Paylaş
Rahmi Koç çok haklı
NE diyor Rahmi Koç...
“Dünyanın en güzel yeri Çeşme...”
Haklı...
Gerçekten de Çeşme, Türkiye’nin son dönemde en fazla konuştuğu tatil beldelerinden biri oldu.
Rahmi Bey’in Çeşme sevgisi bugün başlamış değil.
En yakın dostlarından biri İzmir’in duayen işadamı Selçuk Yaşar’la zaman zaman Ildırı’ya gelip balık avına çıkarlar, bazen de Altın Yunus’ta bir araya gelirler, bazen de Rahmi Bey’e Alaçatı sokaklarında rastlayabilirsiniz.
Alaçatı’da Nilüfer-Kemal Çavuşoğlu tarafından yaptırılan Mercan Köşk Butik Otel’in açılış kurdelasını da Koç Holding Onursal Başkanı Rahmi Koç kesti.
Mercan Köşk, son dönemde Alaçatı’da açılmış butik otellerden sadece biri...
Odaları birbirinden farklı dizayn edilmiş bu butik otelin de Çeşme’ye çok şey katacağına inanıyorum.
Sadece Alaçatı’nın yatak kapasitesi 2 binin üzerine çıktı.
Yeni oteller de geliyor.
Geçen akşam Çeşme Marina’ya gittim.
Müthiş bir kalabalık vardı.
Ege sahillerinin en renkli, en güzel marinalarından biri oldu.
Restoranlar, kafeler, butikler doluydu.
Hafta içi olmasına rağmen iğne atacak yer yoktu.
Çeşme Marina Müdürü Can Polat, çok haklı olarak bir konuya dikkat çekiyor.
Ve diyor ki...
“Çeşme’nin en büyük sıkıntısı sezonun kısalığı... İki en fazla 2.5 ay. Bu yüzden tüm mağazalara 12 ay açık kalma zorunluluğu getirdik. İzmirlilerin deniz merakı da geliştikçe, yelken gibi çeşitli aktiviteler düzenledikçe kışın da Çeşme’ye gelineceğini düşünüyoruz.”
Alaçatı’nın butik otelleri, marinanın getirdiği hareketlilik, Çeşme’nin her bölgesinin farklı olanaklar sunması Rahmi Koç’u daha da haklı çıkarıyor.
“Dünyanın en güzel yeri Çeşme...”
Hayallerini feda edenlere böyle mi davranmalıyız
GÖRÜNTÜLERİ izlemiş, haberleri gazetelerden okumuşsunuzdur.
Orman Bölge Müdürlüğü’nün geçici işçi alımı için başvuranlar bir sınava tabi tutuluyor.
Ama ne sınav...
İşi isteyenler koşuyor, sınavı yapanlar da “kim daha iyi koşuyor” diye bakıyor.
Sonra puanlama yapılıyor.
Şansın yaver gider, bir tanıdık da araya sokulursa “geçici işçi” oluyorsun.
Haberin kahramanı Engin Yaşar da koşuya başlıyor, ama devamını getiremiyor.
Çünkü ayağına takılmış platin Yaşar’ın koşmasına engel oluyor, bin 500 metreyi koşamıyor.
Engin Yaşar bundan 12 yıl önce teröristlerin kurduğu pusuda düşen ve 17 gencin çatışarak şehit düştüğü helikopterden sağ kurtulan tek askerdi.
Kardak harekâtına katılan Albay Ali Türkşen’in, “Çıkarmada kullandığımız botun benzinini kendi kredi kartımızla aldık” sözleri kadar, Engin Yaşar’ın o fotoğrafları da beni çok etkiledi.
Engin Yaşar, bir terör mağduru...
Şu an 32 yaşında ve 12 yıldır bir hayat mücadelesi veriyor.
Bazen Türkiye’nin gündemini farklı ve gereksiz konularla işgal edenlere isyan etmek geliyor.
Bazen de bu örnekler; herkes gibi benim de mücadele gücümü arttırıyor.
Geleceğini, hayallerini bu ülke için feda edenlere böyle mi davranmamız gerekir?
Gözünü kırpmadan harcayanlara “geçici işçilik” değil, hayata yeniden başlayıp güzel düşler kurabileceği yeni fırsatlar yaratmamız gerekir.
O yüzden Konak Belediye Başkanı Hakan Tartan’ı, Engin Yaşar’ın hayata yeniden tutunmasına neden olacak yolu açmasından dolayı kutluyorum.
Karaosmanoğlu’nun işi hem kolay, hem zor
EGE’nin, Türkiye’nin birçok yeri gibi Urla’yı da seviyorum. Urla yazdıkça mesajlar yağıyor. Anlıyorum ki... Urla sevenlerin sayısı artıyor. Bu Urla Belediye Başkanı Selçuk Karaosmanoğlu’nun işini hem kolaylaştırıyor, hem de zorlaştırıyor. Kolaylaştırıyor; çünkü büyük bir gönüllü ordusu arkasında... Zorlaştırıyor; çünkü beklenti her gün artıyor. Örnek... Birçok Urlalı diyor ki, “Bugüne kadar hiç çekmediğimiz kadar su sıkıntısı yaşıyoruz...”
Benden söylemesi...
Paylaş