Hataylıların her zaman yanındayız

Hugo Boss Vakfı’ndan sağlanan kaynak ve Ahbap Derneği işbirliğiyle Antakya’da yeniden inşa edilen Ali Sayar Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi de işte o desteklerden sadece biriydi.

Hatay depremden en fazla zarar gören kentlerimizin başında geliyordu.

Açılış bittikten sonra Hugo Boss Genel Müdürü Arif Kaya’yla şehri dolaştık.

Yıllar içinde bölgeye çok defa gittim. Deprem öncesinin Hatay’ın o dar sokaklarını iyi bilenlerdenim. O canlılık, insanların yüzlerinde gördüğüm o neşeden şimdi sadece izler kalmış. O sarsıcı, yıkıcı deprem Hatay’ı adeta yutmuş, yerle bir etmiş.

Gezindiğimiz, yemek yediğimiz, kaldığımız o eski Hatay’dan hiçbir şey kalmamış. Kendine özgü o mimarisi, enerjisi olan şehir gitmiş; yerine büyük bir şantiye alanı gelmiş.

Devlet belli ki bütün gücüyle imkanlarını seferber etmiş. Şehrin üstünde dev vinçler her yerden görülüyor.

Toz bulutu nereye giderseniz gidin sizi takip ediyor.

Hataylıların yarısından fazlası hala konteynır kentlerde yaşıyor. Bunlar gördüğüm, Hataylıları zorlayan şeyler…

Ama içimizi ısıtan, umutlandıran şeyler de var. Örneğin deprem öncesinde 1 milyon 600 bin olan şehir nüfusu, bugün 1 milyon 450 bin; yani bir iç göç yok. Deprem sonrasında gidenler de geriye dönmüşler.

Bütün zorluklara rağmen kentlerine sahip çıkıyorlar.

Konteynırda yaşamanın zorluklarını anlatıyorlar ama bu sıkıntılar bile bir başka yerde yaşam kurma hayalini tetiklemiyor.

“Hatay bizim terk etmeyiz” diyorlar.

Bu konuşmalar geçince benim de Arif Kaya’nın da Haluk Levent’in de gözleri doldu. Dedim ki:

"Bu Hatay birkaç yıla yine o eski Hatay’a döner.”

Tabii bu kenti yeniden inşa edenlerden bir de ricaları var. O eski dokuya yakın bir mimari istiyorlar, bölgenin enerjisini yeniden hissetmek için bu kent ayrıntılarına dikkat edilmesini söylüyorlar.

Çok haklı buluyorum hepsini...

Hatay’ın, Hataylıların yanındayız.

Ahbap gençleri de

kadınları da unutmamış

BİR şeye daha mutlu oldum.

Haluk Levent’in genel başkanlığını yaptığı Ahbap Derneği bölgede gerçekten dikkat çeken şeyler yapıyor. Çok iyi bir ekipleri var. Genel Koordinatör Gonca Akpınar ve ekibi sürekli sahada… Çok etkilendiğimi söylemeliyim.

17 okul tamamlanmış; hedefleri sadece Hatay’da 40 okul yapmak. Sadece okul yapmıyorlar; bölgede yaşayan herkesi, özellikle de gençleri yeni hayata hazırlıyorlar.

Üniversite öğrencilerinin akademik ve kariyer planlarını desteklemek amacıyla; sektörde profesyonel olarak çalışan mentörler ile öğrencileri bir araya getirerek mentörlük desteği sağlamışlar.

6 Şubat depreminde Adıyaman, Gaziantep ve Hatay’da toplam 436 okul yıkıldı veya ağır hasar aldı. İlk etapta 21 çelik konstrüksiyon okulun inşası için yerel yönetimlerle protokol imzalanmış. Hatay’daki 17 okul dışında Adıyaman’da 9, Gaziantep’te 4 okulda eğitime başlanmış.

Bu arada kapsamlı bir kırtasiye kiti projesi de başlatmışlar. Sadece bu yıl Hatay, Kahramanmaraş ve Adıyaman'da anasınıfından lise son sınıfa kadar toplam 20 bin öğrenciye yardım yapılmış.

Gezici Bilim TIR’ları projesini de hayata geçirmişler.

Bu TIR’larda her yaştan çocuğun bilimi eğlenerek öğrenebilmesi için çeşitli aktiviteler, deneyler ve atölyeler düzenlenmiş.

Çocuklar bilim, teknoloji, mühendislik, matematik eğitimleri almış. Bilim TIR’ları ışık, beyin, gökyüzü, yaşam döngüsü, ekolojik denge ve ses olmak üzere 6 farklı konsept temadan oluşmuş. Gezici bilim merkezleri 26 bin öğrenciye dokunmuş.

Deprem bölgesinde eğitimde fırsat eşitliği yaratmak için birçok okulda kütüphane, müzik sınıfı ve teknoloji sınıfları kurmuşlar.

Her biri ayrı, önemli ve çok değerli işler.

Alkışlar Ahbap Derneği’ne…

Hayata tutunmaya çalışıyorlar

HATAY’da şehrin hemen dışında bir gastronomi sokağı yapılmış. Ama o eski Antakya gastronomi sokağının yerini asla tutamaz.

Yine de bölge insanının buluşma yeri olmuş. Eskisinin yerine yenisi yapılıncaya kadar; herkes kent merkezinde buluşuncaya kadar yeni adres burası artık...

İşletme sahipleriyle, çalışanlarla konuştum.

Morallerini yüksek tutmaya, hayata tutunmaya, Hatay’ı ayağa kaldırmaya çalışıyorlar. Ama biraz daha desteğe ve bazı dokunuşlara ihtiyaç var gibi gözüküyor.

Örneğin burada çalışan gençler gece 18.00’den sonra konteynır kente gitmek için toplu ulaşım bulmakta zorlandıklarını söylüyor. Bu saatler yeniden düzenlenemez mi; bir telefonla çözülür gibi geliyor.

Hataylılar Hatay’ı bırakmamış, sahip çıkıyorlar.

Bizler de desteğimizi unutmayalım.

Antakya’nın yanında olduğumuzu her alanda hissettirelim.

Teknoloji yenileniyor

alışkanlıklar değişiyor

AHBAP Derneği’nin yaptıklarını Arif Kaya’yla birlikte dinliyorduk. Ahbap özel gereksinimleri olan çocukları da unutmamış.

O çocuklar için terapi giysileri hazırlamışlar. Bu özel giysiler, çocukların ayakta daha uzun süre kalabilmelerini, duyu girdilerinin artmasını, dikkat sürelerinin uzamasını ve arkadaş ilişkilerinde daha kolay iletişim kurabilmelerini sağlıyormuş.

O kadar önemli ki bu detaylar…

Aslında tekstil sektöründeki değişimleri arada Arif Kaya’yla konuşuyoruz.

Teknik kumaşlar hayatımıza girmeye başladığından beri alışkanlıklar da değişti. Daha rahat, daha sürdürülebilir, daha doğa dostu kıyafetler giymeye başladık.

Hugo Boss bu süreci en iyi yöneten markalardan… Markasını hep dinamik, hep genç, hep güncel şirketlerden biri...