Paylaş
Hep söylüyorum.
İnsanoğlu var olduğu sürece gazetecilik de hep olacak.
Son yıllarda kamuoyunu yanıltan bazı yorumlar yapılıyor.
Kağıdın pabucunun dama atıldığı sosyal medyanın, dijital medyanın bunun yerine aldığı şeklinde...
Gerçek böyle değil.
Geleneksel medyasız hala olmuyor, olmayacak da...
Dijital medyanın geometrik bir büyüme içinde olduğunu kabul ediyorum. Ama etkisini ve iz bırakma gücünü hepimizin düşünmesi gerekir.
Bir de şunu unutmamak gerekir.
Sosyal medyanın o derin sularında bir şeyi bulmak için gerçekten de çok dikkatli olmanız gerekir.
Üstelik her yazılan doğru da çıkmıyor.
Ve öylesine büyük bir bilgi kirliliği var ki, bazen bizi yanıltabiliyor.
Sosyal medyayı ben de kullanıyorum.
Ama işin içinde olan biri olarak net söylüyorum.
Bu Kovid-19 için evlerde kaldığımız günlerde markalı içeriğe olan ilgi daha da arttı.
Ve yine söylüyorum.
Bundan böyle güvenirliği kanıtlanmış, bilinirliği yüksek, kurumsal içerik markaları yükselecektir.
İddia edildiği gibi kağıttan gazete okumaya devam edeceğiz.
360 derece iletişim planları yapmayan kaybedecek.
Yerel medya desteği hak ediyor
ŞUNU söylemem gerekir.
Medya her dönemde olduğu gibi bu dönemde de kendi üzerine düşeni yapmıştır.
Dünyanın durduğu, Kovid-19 salgınına çare aradığı, insanların eve kapandığı bir süreçte gazeteciler haber için sokaklardaydı, yine halkın içindeydi.
Dernekler, odalar, sivil toplum örgütleri bana göre medyaya daha çok destek olmalılar.
Hem içerik desteği, hem de medyanın daha güçlü olması adına ilanlarda bu desteği göstermeli.
Ben son yıllarda bunu az görüyorum.
Yerel medyanın güçlü olabilmesi için güçlü destekler şart.
Aksi halde güçlü bir demokrasi olamaz.
O odalar, dernekler, sivil toplumu temsil eden kurumlar ulusal medyada yeterince yer bulamaz.
Yerel medyanın böyle bir gücü var.
Bu gücü hiç unutmasınlar.
İç turizmle sektörü ayakta tutacaksa
TURİZM Bakanı Mehmet Ersoy temmuz ayıyla birlikte sektörün açılacağını söylüyor.
Temmuzla birlikte yurtdışı uçuşlar da başlayacak.
Göreceksiniz düşündüğümüzden çok daha hızlı toparlayacak dünya...
Ama ülkeler önce iç turizme yöneliyor, teşvikler getiriyor.
Turizmin yıldızı İspanya için bile durum aynı...
Her yıl 80 milyondan fazla turist çeken İspanya bu yıl 10 milyonu başarı olarak görüyor.
Demek ki iç turizmle ülkeler sektörü ayakta tutmaya çalışacak.
O yüzden okulların 15 Ağustos’ta açılma kararını, daha doğrusu telafi derslerinin başlamasını gözden geçirmek gerekiyor.
Telafi elbette gerekebilir.
Ama başka formüller de geliştirilebilir.
Ara tatillerin kısaltılması, cumartesi günleri ders koyulması gibi...
CV’ler artmaya başladı
BANA gelen CV’lerde yine artış var. Çoğu iyi eğitimli, yabancı dilleri olan gençlerimiz...
Türkiye’nin bir an önce istihdama odaklanması gerekir.
Gençlerimize yeni iş imkanları yaratmak zorundayız.
Bunun için Türkiye’nin daha çok üretmesi, ürettiğini ihraç etmesi gerekir.
Kovid-19 ile mücadele edeceğiz elbette ama siyaset buna odaklanmalı.
Bana göre işsizlik en az Kovid-19 kadar tehlikelidir.
Onlar için üzüldüm
HAFTA sonu İzmir Kordon’daki görüntüler gerçekten dehşet vericiydi. O kadar emeği, o kadar tedbiri çöpe atan hareketlerdi. Asıl ben 65 yaş üstü büyüklerimize üzülüyorum. Çünkü onlar gerçekten de çok titiz ve özenli davrandılar. Kurallara uydular, disiplinli oldular. Ve bu görüntülerden dolayı hala kısıtlı bir sokağa çıkma izni aldılar. Bu görüntüleri görünce onlar için üzüldüm.
Paylaş