EXPO’ya yeniden aday olmalıyız

EXPO 2020 Dubai sonunda açıldı ve 182 gün boyunca dünyanın dört bir yanından tahmini 25 milyon ziyaretçiyi ağırlayacak. Dubai’deki fuarın teması “Zihinleri Birleştirmek, Geleceği Yaratmak”tı.
Son 170 yılda 35’inci dünya fuarı Dubai’deki...
Açılış töreninde dünyaca ünlü tenor Andrea Bocelli, şarkıcı ve söz yazarı Ellie Goulding ve Grammy ödüllü Angelique Kidjo gibi isimler sahne aldı.
Etkinliğe 192 ülke katılıyor. Üç alt tema sürdürülebilirlik, hareketlilik ve fırsat olarak belirlendi.
Birçok etkinlik çevrimiçi olarak canlı yayınlanacak, ancak seyahat kısıtlamaları küresel olarak kolaylaştığı için önceki ev sahibi Milano’dan daha fazla ziyaretçi çekmeyi bekliyorlar.
Orta Doğu, Güney Asya ve Afrika bölgesinde düzenlenecek ilk dünya fuarı olması açısından da önemli bir fuar...
Aslında Türkiye’nin de işlediği tezlerden biri de buydu.
Dubai’yi bilemem ama Milano’yla olan yarışta EXPO Genel Sekreterliği büyük bir fırsatı tepmiş oldu.
Bu fuar sadece Türkiye için değil, onlar için de bir avantajdı.
Ve doğrusunu söylemek gerekirse, Milano ikinci kez düzenlediği EXPO’dan tam da istediklerini alamadı.
Farklı bir coğrafya ve ülke olması açısından İzmir bu organizasyona çok daha değer katabilirdi.
Dubai’deki fuarı yakından takip ediyorum.
Benim gibi bu süreci bire bir yaşayanlar da takip etsin.
Çünkü İzmir EXPO’ya yeniden aday olabilir.
Ve olmalıdır da...
Geçenlerde İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer ile sohbet ederken bu konuyu da sordum.
Hazırlıklarının olduğunu söyledi.
O dönemde İzmir adına EXPO Genel Sekreterliği görevini üstlenmiş biri olarak, başkanlık sürecinde de bu başvuruyu yapması doğal karşılanmalı.
Ve ben bunu destekliyorum.
İzmir gibi gelecekte de önemli olacak bir kentin uluslararası büyük organizasyonlara aday olması gerekir.

Türk şefler de
ödüllendirilmeyi
hak ediyor

Michelin Rehberi, ilk kez dokuz Moskova restoranını yıldızlarıyla ödüllendirdi.
İkiz kardeşler Ivan ve Sergei Berezutsky tarafından yaratılan Twins Garden ve Artem Estafev’in şefi Artest iki yıldızla ödüllendirildi.
“White Rabbit”, “Biologie” ve “Grand Cru” restoranları da dahil olmak üzere yedi restorana bir yıldız verildi.
Michelin Rehberi’nin uluslararası direktörü Gwendal Poullennec, “Son beş yılda, Moskova’nın yüksek kaliteli ürünler, çok yetenekli ve gelecek vaat eden şeflerle gerçekten çok geliştiği görülüyor” demiş.
Michelin’in en prestijli ödülü olan üç yıldız hiçbir restona verilmemiş.
Uluslararası restoran derecelendirme standardı ile tanınan Michelin Rehberi’nin temsilcileri, Moskova’daki ilk tavsiye baskısını da yayınlamış.
Rehber tarafından 69 restoran önerildi.
Rusya, Michelin Rehberi’ne sahip 35’inci ülke...
Türkiye’de de artık çok iyi restoranlar ve şefler var.
Ve birçoğu da ödüllendirilmeyi hak ediyor.

Çok şık dursa da
Yatay mimari tercihim

Dubai EXPO sayfalarında, haberlerinde buna benzer fotoğraflarla Dubai’yi anlatıyor. Dubai’ye birkaç kez gittim, etkilenmemek mümkün değil. Çölün ortasında müthiş bir şehir yaratılmış. Ve her bir bina sanat eseri gibi yapılmış. Ben yine de dikey mimari yerine yatayı tercih ederim. Yüksek yapılar şık, modern dursa da yatay mimari daha samimi, daha sahici ve bize daha uygun gibi geliyor. O yüzden büyükşehirlerimizde yükselen binalara artık dur demek gerekiyor.