Devir yaptığını anlatma devri

Aktif gazetecilikten ayrıldıktan sonra bir spor ajansı kurdular.
Her zaman yazıyorum; tematik işler yapanlar farkındalık yaratıyorlar.
Danışmanlığını yaptıkları kurumlar, kulüplerde de öyle oldu.
Örnek bir model olduğu için size Ali ve Özgür’ün kurdukları Medyaall’ı anlatmak istedim.
Ajans 2013 yılında kuruldu.
Önce yerel, sonra ulusal ve şimdi de uluslararası danışmanlıklar yapıyorlar.
Başlangıçta “Medyaspor” ismiyle sadece İzmir’deki spor kulüplerine iletişim danışmanlığı yaptılar; kulüplerin sayısı artınca “Medyaall” ismiyle tam hizmet ajansına dönüştüler.
Şu anda teknik direktörler ve sporculara stratejik iletişim, kariyer ve sponsorluk yönetimi, iş geliştirme ortaklıkları, psikolojik, finans ve hukuk danışmanlığı veriyorlar.
Belki bunları tek tek veren kurumlar, kişiler var.
Ama bir bütün içinde ve başlangıçta kurgulanan bir stratejiyle bu hizmeti veren az sayıda ajans var.
Dünyadaki örnekleri çok tabii...
Zaten büyük kulüplerin algısının bu kadar güçlü olmasının arkasında da işte bu altyapı bulunuyor.
Fırsat buldukça yazıyorum.
Hangi işi yaparsanız yapın, ne üretirseniz üretin; zamanınızın yarısını buna, diğer yarısını da yaptıklarınızı anlatmaya ayırın.

İlk keşfeden Lucien Arkas

MEDYAALL’u ilk keşfeden isim yaklaşık 15 yıl önce Lucien Arkas olmuş. Arkas Spor Kulübü’nü kurduğu anda iletişimin gücüne inanan Lucien Arkas, kulübün emekleme ve büyüme dönemlerinde stratejik tüm iletişimi Medyaall firması ile yürütmüş. Arkas, her zaman ileri görüşlüdür ve iletişimin gücüne hep inanır.
Başka kimler var?
Fenerbahçe tarihinin en erken şampiyonluğunu yaşayan Teknik Direktör Ersun Yanal, ülkemizde bir takımda en uzun süre görev yapan isim Hüseyin Eroğlu, Avrupa’nın en üst düzey birinci liglerinde görev alan prolisanslı ilk Türk teknik direktör olan Fuat Çapa, dünya rekortmeni modern pentatlet İlke Özyüksel...
Bana göre bu isimler Türk sporunun önemli oyuncuları ama asıl böyle kariyerdeki isimlerin iletişim stratejilerini iyi kurgulamaları gerekiyor.
Başarılı olmuş ve zirveye yerleşmiş insanların iletişimdeki yol haritalarını çok önceden belirlediklerini görüyoruz.
Başarının parametreleri artık çok değişti.
Bütün bunları düşünmek, planlamak ve aksiyona dökmek gerçekten çok zor değil.
Yeter ki; iyi bir stratejiniz olsun.

Altınordu doğru modeldi

BEN Altınordu’yu hep destekledim.
Çünkü doğru modeldi; çünkü Türkiye’nin ihtiyacı olan altyapı modeline sahipti, çünkü gençlerin hayallerini gerçeğe dönüşmesini sağladı.
Bence Ali de, Özgür de Altınordu’daki performanslarıyla bu alanda iyi olduklarını kanıtladılar.
Medyaall, kuruluşundan bu yana içerisinde yer aldığı Altınordu markasını sadece İzmir ve ülkemizde değil, uluslararası futbol sektöründe tanınan kulüp olmasını sağladı. Avrupa’nın 12 yaş kategorisindeki en büyük turnuvası U12 İzmir Cup’ın da iletişimi ve organizasyonunu yürüttüler.
Tabii buna inanan Seyit Mehmet Özkan gibi bir başkanı da unutmamak gerekir.
Altınordu CEO’su olarak görev yapan Barış Orhunbilge de yakın bir zamanda Medyaall’ın yönetici ortağı oldu. Voleybol Kadın Milli Takımımızda çalışan Klinik Psikolog Dr. Seren Akıncı Özdurulmuş ve avukat Ege Engin Meriç de bu aileye güç katacak eminim…

Hüseyin Eroğlu
örneğini hatırlatayım

ALTINORDU istikrarlı bir kulüp... Örneğin Hüseyin Eroğlu, 10 yıl boyunca teknik direktörlük yaptı. Geçtiğimiz haftalarda ismi Galatasaray Futbol Direktörü olarak anılan Eroğlu, Altıordu’da birçok gencin önünü açtı. Çağlar Söyüncü’den Cengiz Ünder’e kadar onlarca yıldız yetiştirip tüm kulüplerin para kaybettiği bir dönemde kulüp kasasına yaklaşık 600 milyon lira girmesini sağladı. Eroğlu, Almanya’ya gidecek, ardından yine büyük bir proje ile Türkiye’ye dönecek. Eroğlu gibi sürdürülebilir yapıyı koruyan teknik adamların çoğalması lazım.
Dediğim gibi kariyer yolculuğu tek başına yapılmıyor.
Zaten hayatın kendisi de öyle...
O yüzden iletişim, daha fazla iletişim lazım.