Paylaş
BIE Genel Sekreteri Vincente Gonzales Loscartales, her fırsatta Ankara’yı İzmir’e, İzmir’i Ankara’ya şikayet etmiyor muydu?
Yine BIE’nin üst düzey görevlileri, “EXPO’nun ev sahipliğini belediye başkanı yapar” deyip, Başkent’te de “Dış İşleri Bakanlığı olmasa bu işler zor yürür” serzenişinde bulunmuyorlar mıydı?
Bu görevliler Milano’ya gidip, İzmir’e geldikten sonra, “İtalyanların her şeyi hazır, sizde arpa boyu yol kat edilmediğini üzülerek görüyoruz” demiyorlar mıydı?
İnciraltı’na dudak büküp Milano’nun muhteşem fuar alanını ballandıra ballandıra anlatmıyorlar mıydı?
İtalyanların gerçek bir uyum gösterdiklerini, Türklerin ise paramparça olduklarını yüzümüze çarpmıyorlar mıydı?
Hükümet desteğinin olmazsa olmaz olduğunu söyleyip, Türkiye’nin projeye nasıl kaynak aktarabileceğini bahane etmiyorlar mıydı?
O dönemin Başbakanı Silvio Berlusconi’nin EXPO heyetini evinde ağırladığını, hatta kendilerine piyano çaldığını; İzmir’de ise karşılamanın sönük geçtiğini ifade etmiyorlar mıydı?
Türkiye’de fuar geleneğinin olmadığını, uluslararası büyük organizasyonların az olduğunu belirtip, İtalyanların ise bu alanda bir marka olduklarını bizlere söylemiyorlar mıydı?
Peki ne oldu?
İtalyanlar mı değişti, yoksa biz mi?
Gerçek bir birliktelik yoktu da İtalyanlar EXPO 2015’i bir siyasi malzeme olarak mı kullandı?
BIE, bu yarışta hakemlik görevini unuttu mu?
Objektif değil de sübjektif mi davranıldı?
Sonuç belliydi de Türkiye bu yarışta kullanıldı mı?
Yanlış tercihlerden dolayı giderek kan kaybeden EXPO’ya bir heyecan katmak için mi İzmir ismi ortaya atıldı?
Yoksa kimsenin günahı yok mu, bu bir öngörüsüzlük mü?
İtalyanların bu konudan bu kadar kısa sürede uzaklaşacakları tahmin edilemedi mi?
İşte, bu soruların yanıtlarını merak ediyorum.
Önce siyasetçiler, sonra mafya şimdi de bakandan veto
İnanın bizim kadar İtalyan medyası da konuyu gündemden düşürmüyor.
Roma Temsilcimiz Reha Erus’la iki haftadır, İtalyan gazetelerinde çıkan haberleri yakından takip ediyoruz.
Merkez sol Romano Prodi’nin başbakanlığı sırasında İzmir’e karşı 21 oy farkla kazanılan organizasyonun, Berlusconi hükümeti tarafından desteklenmediği özellikle vurgulanıyor.
İtalyanlar bu durumu bir prestij kaybı olarak görüyor.
Berlusconi hükümetinde yer alan ve İtalya’nın Kuzey bölgesine, daha doğrusu merkezi Milano olan Lombardia bölgesine egemen ayrılıkçı Kuzey Birliği’nin siyasetçileri fuarı hem küresel krizden dolayı hem de stratejik olarak istemiyor.
Sanki bu fuar merkez solun eseriymiş gibi davranan Başbakan Silvio Berlusconi de verdiği demeçlerle zaman zaman yan çiziyor.
Hatta fuar yönetiminin randevu taleplerine bir türlü yanıt vermiyor. Fuar bugüne kadar üç CEO değiştirdi.
İşe mafya bulaştı.
Kalabriya mafyası “Ndrangheta” Kuzey İtalya’da adeta karargah kurmuş ve EXPO 2015 Milano Fuarı’nın ihalelerini almak için paravan bir şirket kurarak, kamu görevlilerini ve bölge yönetimini tehditle ele geçirmeye çalışmış.
3 bin güvenlik görevlisinin katıldığı operasyonda 304 kişi gözaltına alındı.
Şimdi de İtalya Ekonomi Bakanı Giulio Tremonti, Milano EXPO 2015 için satın alınması gereken 1 milyon metrekarelik fuar alanının arazisi için veto hakkını kullandı.
BIE de 15 Ekim’e kadar süre tanıdı.
Türkiye’nin, İzmir’in koordinasyonsuz olduğunu iddia edenlerin İtalya’da yaşananlarla ilgili herhalde bir özeleştiri yapması gerekir diye düşünüyorum.
Merak ediyorum
Gerçekten bugün için BIE Genel Sekreteri Vincente Gonzales Loscartales’in ne düşündüğünü merak ediyorum.
Yüz ifadesinin nasıl olduğunu merak ediyorum.
İzmir’e söyleyecek sözünün olup olmadığını merak ediyorum.
“Yanlış yaptık” sözünü söyleme cesaretinin olup olmadığını merak ediyorum.
Etrafına “Bir bahane bulsak da EXPO 2015’i İzmir’e versek” deyip demediğini merak ediyorum.
Paylaş