Büyük şehirlerimiz obeziteye yakalandı

TUNÇ Soyer bisikleti seviyor.

Haberin Devamı

 

Ben de severim.
Bu konuda çok defa yazdım.
Perşembe Akşamı Bisikletçileri’ni ilk yazdığımda küçük bir gruptular.
Hürriyet Ege’ye manşet yapmıştık.
Grup epeyce büyüdü; Urla’dan Sasalı’ya kadar geniş bir alanda bisikletlerini sürdüler.
Sonra yeni gruplar oluştu.
Tabii en çok ilgi gören de Süslü Kadınlar Bisiklet Turu oldu.
Binlerce kadınımız en şık elbiselerini giyerek pedal çevirdiler.
Bu grubun yaptıkları bütün Türkiye’de ses getirdi.
Şimdi benzer organizasyonlar Türkiye’nin her yerinde yapılıyor.
Modern arabalar sokaklarda gezinse de bisikletin yerini asla tutmaz.
Zaten gelişmiş kentlerin hepsinde bisikletli sayısı da parametrelerden biri olarak kabul edilir.
Bizde ise ulaşımdaki payı yüzde 0.5’lerde...
Oranın çok düşük olduğunu görüyorsunuz.
Bisikleti çok seven biri olarak inanın kent içinde sürmeye çekiniyorum.
Bazen arabayla bile zor atlattığım kazaların bir tanesi bisikletli olarak geçirsem durum facia olurdu.
Hep söylüyorum.
Türkiye birçok konuda çok iyi şeyler yaptı.
Ama şehirleşmede sınıfta kaldığımız bir gerçektir.
Yayaya saygı göstermeyen, beton yığınına çevirdiğimiz büyük şehirlerde yaşamak gerçekten çok zorlaştı.
Tunç Soyer’in bisiklet sevgisi ve bu konudaki ısrarını destekliyorum.
Ama bunun için yapılması gerekenler olduğunu düşünüyorum.
Birincisi kent içi trafiğini azaltmaktır.
Özellikle merkezin rahatlaması gerekir.
Ancak giderek artan nüfus ve ilgi bunu imkansız hale getiriyor.
İzmir bugünkü altyapısıyla bu trafiği kaldıramaz.
Sadece işe gidiş ve çıkış saatlerinde yoğun olan merkez trafiği artık gün içinde de tıkalı.
İkincisi küçük rötuşlarla büyük sonuçlar almak artık imkansız hale gelmiştir.
O yüzden ikinci çevre yolunu ve körfez geçişini yapmamız gerekiyor.
Aksi halde trafik merkezde yoğunlaşacak, bisikletlilere ve yayalara alan kalmayacaktır.
Büyük şehirlerimizi obeziteye yakalanmış bir hasta gibi görüyorum.
Büyüyor ve daha fazlasını istiyorlar.
Buna ne altyapı yeter ne de başka bir yatırım…
O yüzden daha radikal çözümler şart hale gelmiştir.

Haberin Devamı

 
Bu şartlarda bisiklet
dostu olmamamız zor

Haberin Devamı

DÜNYANN en bisiklet dostu şehirleri sıralamasında ilk 20 şöyle: Kopenhag Danimarka; Utrecht Hollanda, Amsterdam Hollanda, Strasbourg Fransa, Malmö İsveç, Bordeaux Fransa, Anvers Belçika, Ljubljana Slovenya, Tokyo Japonya, Berlin Almanya, Barselona İspanya, Viyana Avusturya, Paris Fransa, Sevilla İspanya, Münih Almanya, Nantes Fransa, Hamburg Almanya, Helsinki Finlandiya, Oslo Norveç, Montreal Kanada...
Tokyo ve Montreal dışında bütün şehirlere gittim.
Bütün bu şehirleri düşününce bana göre Türkiye’de hiçbir kentin bu listeye girmesi mümkün değil.
Yapacak daha çok şeyimiz var.
İzmir bu şehirlere yaklaşabilir.
Paris ve Berlin diğerlerine göre daha kalabalık şehirler ama bisiklet dostu olmayı başarabilmişler.
İki şehri inceleyip yaptıklarını yapmamız bile yeter.

Haberin Devamı

 
Kopenhag niye ilk sırada

ÇÜNKÜ Kopenhag; bisikletli ulaşım altyapı ve tesislerine son on yılda tam 134 milyon Euro ayırmış. Bisikletli ve yayalar için 16 yeni köprü yapılmış ve yapılıyor. Endekse göre kent halkının yüzde 62’si her gün işe ve okula bisikletle gidiyor; her gün otomobil kullananların oranıysa sadece yüzde 9.
İşte bu yüzden Kopenhag, listenin en başında yer alıyor.

 
Bu Z kuşağı ne istiyor

Z kuşağı son dönemde çok tartışılıyor.
ABD merkezli Pew Araştırma Merkezi, Z kuşağının 1997-2012 arası doğanları kapsadığını söylüyor.
Son araştırmalara göre Z kuşağının en rahat yaşayabileceği kentler belirlenmiş.
İstanbul, toplam sıralama açısından 110 şehir içinde 104’üncü sırada yer alıyor.
Z kuşağı için en uygun 5 şehir Londra (Birleşik Krallık), Stockholm (İsveç), Los Angeles (ABD), Toronto (Kanada) ve New York (ABD) olmuş.
Z kuşağının dijital ihtiyaçlarına hazır olan ilk 5 şehir ise: Seul (Güney Kore), Londra (Birleşik Krallık), Boston (ABD), Stockholm (İsveç), Los Angeles (ABD).
Birinci sırada yer alan Londra ortak çalışma alanları, sosyal girişimcilik ve konser kategorilerinde tam puan almış. Aynı zamanda devlet işlerinin dijitalleşmesi, eğitim ve protesto hakkı kategorilerinde de Londra’nın puanı 97’nin üzerinde. Londra’nın en düşük puan aldığı kategoriler ise dijitalleşmiş sosyal alışkanlıklar ve e-spor.
Z kuşağının ihtiyaçlarına ve yaşam biçimine uygunluk açısından en düşük sıralamalarda yer alan 5 şehir ise: Yeni Delhi (Hindistan), Cakarta (Endonezya), Maskat (Umman), Kazablanka (Fas) ve Lagos (Nijerya).
Kedimizi Z kuşağına beğendirmek zorunda değiliz elbette ama değişen dünyanın beklentilerine cevap verecek şehirlerimizin olmasını da isteriz.

Yazarın Tüm Yazıları