Paylaş
Bilim Kurulu sahillerde, parklarda, bahçelerde kişiler arasında 2 metre mesafe olması halinde maske takmaya gerek olmadığını düşünüyor.
Ama daha önemlisi haziranda hedefin günde 1 milyon kişiye 1 milyon BioNTech aşısı yapılması.
Haziran sonunda 30 milyon insan ilk doz aşısını olacak.
BioNTech’te ilk aşıdan sonra yüzde 70’in üzerinde bir antikor oluşuyor.
Bunun anlamı şu;
Yaz sonundan itibaren Türkiye eski günlere dönebilir.
Üstelik Türk aşıları da gelince çok daha rahatlarız.
Bu süreçte iyi yaptıklarımız olduğu gibi eksik bıraktıklarımız da var.
Bana göre salgının ilk aylarını çok iyi yönettik. Disiplinliydik, dikkatliydik. Aylar ilerledikçe gevşedik ve her gevşemenin sonu kötü bitti.
Pandemi, devletlerin hazırlıksız olduğu bir konuydu.
Ama anlıyoruz ki, bundan sonra hayatımızın bir parçası olacak.
Daha iyi yönetmemiz gereken bir konu okullardı.
Bütün dünya okullarını açık tutmak için kapandı ama biz okullarımızı açık tutamadık.
Aşılamayı özellikle ana sınıfı ve ilköğretim okul öğretmenlerinden başlamalıydık.
İkincisi hizmet ve yiyecek içecek sektörü...
Bu dönemin en mağdurları onlar oldu.
Bütün dünyayı takip ettim.
Kapanmalarda bu sektöre devletler önemli destekler verdi.
Ciro kayıplarını telafi ettiler.
Bununla birlikte kredi desteği sağladılar, yapılandırmada yardımcı oldular.
Bence bu sektörün desteğe ihtiyacı var.
Yakında başlayacak nefes kredisi gerçekte önemli ama inanın yeterli olmayacaktır.
Eğitimdeki açığı, çocuklarımızın eksiklerini nasıl tamamlarız bilmiyorum.
Ama özellikle okullara yeni başlamış çocuklarımızın ayrı bir desteğe, ilgiye ihtiyaç duyduklarını gözlemliyorum.
Yaz tatili gerekirse daha kısa tutulur, okula geri dönüşler hızlandırılır.
Dersler çıkarmamız gereken bir dönemi bu aşılarla kapatıyoruz.
Sevdiğiniz mekanlara destek olun
BİR arkadaşımızla, bir dostumuzla kahve içmeyi bile özledik değil mi?
Ben de özledim.
Uzun masaları, kalabalık buluşmaları, güzel sohbetleri hep özledik.
Ama gittiğiniz restoranların, kafelerin ne kadar zor günler geçirdiklerini de unutmayın.
Ben öyle yapacağım.
Bir buçuk yıllık mağduriyetlerini telafi etsinler diye sevdiğim mekanlara daha çok gideceğim.
Mavişehir’de rakamın
düzeltilmesi gerekir
İZMİR Mavişehir’in emlak vergileriyle ilgili küçük bir yazı yazdım. Sayfalar dolusu mesaj geldi.
Bazı okurlar karşılaştırmalı, rakamlarla örnekler vermişler.
Gerçekten de emlak fiyatları aynı olan birçok yerin üç, dört katı emlak vergisi var.
Ben dile getirmiş oldum, konunun takipçisi olduğumu da bilmenizi isterim.
Nasıl düzelir bilemem ama düzeltilmesi gerektiğini herkes söylüyor.
İyi gazetecilere her
zaman ihtiyaç var
İZMİR Gazeteciler Cemiyeti’nde haziranda genel kurul var. Üç liste yarışacak. Ama listelerin çoğalabileceği söyleniyor. Bazı derneklerin, vakıfların başkan adayı bile bulmakta çekindiği bir dönemde bu kadar ilginin olması dikkat çekici...
Her listede arkadaşlarımız var, beraber çalıştığımız dostlarımız var. Kim seçilirse, hangi liste başarılı olursa şimdiden başarılar diliyorum.
Ben gazeteciliğin önemli ve kutsal bir meslek olduğunu düşünüyorum. Elbette eleştirilecek yönlerimiz var. Ama her sektörde benzer eleştiri konuları yok mu?
Önemli olan mesleğe saygı duyan, habercilik namusu olan, objektif kriterlere sadık meslektaşlarımızın çoğalmasıdır.
Demokrasinin olmazsa olmazı medyadır.
Kaçıncı güç olduğu önemli değildir.
Medyasız bir demokrasinin olamayacağını çok iyi biliyoruz çünkü...
Türkiye geçmişe göre çok daha güçlü bir ülke...
Ama sorunları da büyük...
Bunları aşmanın, çözmenin yolu da daha güçlü demokrasiden geçiyor.
Habere olan ihtiyaç hiçbir zaman bitmeyecek. Aksine markalı, güvenilir içerik her zaman kıymetli olacak.
Gazetecilere geçmişte olduğundan daha çok ihtiyaç olacak.
Çünkü bilgiye olan açlık, ihtiyaç artacaktır.
İçerik kral olmaya devam edecek.
O yüzden ben İzmir Gazeteciler Cemiyeti’ndeki bu hareketliliği değerli buluyorum.
Geçmişten daha çok geleceğin konuşulacağı, meslekte gençlerin kazanılacağı, deneyimli kadroların daha mutlu, daha özgür olacakları bir dönem olsun diyorum.
Ve herkese başarılar diliyorum.
Kullanım yüzde 38 düştü
SOSYAL medya detoksum iyi gidiyor. Böyle olunca telefonumu da elime almıyorum. Her hafta başında telefonumun ekranına düşen rapor da yüzümü güldürdü. Pazartesi gelen rapor şöyle; “Geçen haftaya göre kullanım oranınız yüzde 38 düşmüştür...”
Hiç fena değil.
Paylaş