Paylaş
Mısır’da 18 kral ve 4 kraliçe mumyası “Firavunların Altın Geçidi” olarak adlandırılan kortejle Kahire’deki müzeden Giza’daki yeni müzeye taşındı.
Ve bu tören 400 televizyon kanalından canlı yayınlandı.
Yeni Mısır Medeniyeti Ulusal Müzesi’ni herkes gibi ben de merak ediyorum.
Pandemi biter bitmez ilk gideceğim yerlerden biri de Mısır olacak.
Kortej kral ve kraliçelerin iktidarda oldukları döneme göre kronolojik olarak dizilmişti.
Kral II. Ramses Mısır’ı MÖ 1279’dan itibaren 67 yıl boyunca yönetmiş, tarihte bilinen ilk barış anlaşmasını imzalayan hükümdardır.
Mumyası taşınan kadın Kraliçe Hatşepsut, dönemin gelenekleri kadınların Firavun olmasına izin vermese de III. Thutmose, kral olmak için yaşının çok genç olması nedeniyle Firavun naibliği görevini almış ve ülkeyi 30 yıl tek başına yönetmişti.
Programı sunan spiker bu tarihi tören ve geçit için Mısırlıların aylardır prova yaptıklarını söyledi.
Ve mumyaların yolculuğunda sarsıntıya karşı emici özelliklere sahip altın renkli, nitrojen doldurulan koruyucular kullanıldığını da öğrendik.
Bunu şundan dolayı yazıyorum.
Turizmde tanıtım sürekli olmalı.
Hatta pandemi döneminde daha fazla olmalı.
Ertelenmiş seyahatler salgın sonrasında misli olarak yapılacak emin olabilirsiniz.
İnsanlar başlangıçta çekinse de ilk fırsatta seyahat planları yapacaklar.
Çünkü herkes gezmeyi, yeni yerler görmeyi, kalabalıklar içinde olmayı çok özledi.
Mısır bu canlı yayınla iyi bir iş yaptı.
Bizler de yapmalıyız.
Klasik bir hikaye
ama içi dolduruldu
TURİZMDE strateji odaklı tanıtım nasıl yapılır?
Ben Mısır’ı bu konuda başarılı buluyorum.
Çünkü Mısır’da krizler hiç bitmedi, siyasi çalkantılar hiç durulmadı.
Ama kendine göre bir klasik hikaye tutturdu ve bunu güzel işledi.
90’ların ikinci yarısından 2000’lerin ilk çeyreğine kadar
Christian Jacq’ın Ramses seri eserleri, Louvre Ramses II sergileri, mumya filmleri serileri çok etkili oldu.
Küresel ölçekte Mısır modasını bir fenomen haline getirildi.
“Firavunların Altın Geçidi” projesi de öyle...
Evet, uçaklar azalmıştı, insanlar seyahat edemiyordu ama ekranlar açıktı.
İster televizyon başında, ister sosyal medya üzerinden akıllı telefonlardan...
Bana göre iyi bir iş olmuş.
Firavunların laneti var mı?
BENİM bütün okuduğum kitaplarda, izlediğim filmlerde bu klasik öykü de hep işlenir. 1922’de genç bir firavunun bulunduğu kazı çalışmalarını destekleyen İngiliz Lord Carnarvon, mezarın açılmasından aylar sonra kan zehirlenmesi nedeniyle ölmüştü.
Bu hikaye de çok işlendi sonra...
Mezara ilk giren araştırmacılardan biri de ertesi yıl ölünce firavunların laneti iyice konuşulmaya başlandı.
İlginç olan geçen hafta yaşananlar...
Mumyaların taşınma töreninden birkaç gün önce Mısır’da yine felaketler yaşandı.
Sohag’daki tren kazasında onlarca kişi, Kahire’de de bir binanın çökmesi sonucu 18 kişi öldü.
Taşınma için hazırlıklar sürerken Mısır’da Süveyş Kanalı da Ever Given yük gemisinin karaya oturması sonucu tıkandı.
Bence yeni filmler geliyordur.
Tanıtıma ara vermeyelim
O yüzden diyorum ki;
Türkiye kendini daha iyi anlatmalı.
Ve bunu turizmi üzerinden yapmalı.
Anadolu’da Mısır’daki gibi yüzlerce, binlerce benzer öykü var.
Üstelik her bölgenin ayrı bir zenginliği, medeniyeti ve tarihsel zenginliği bulunuyor.
Bütün otellerimiz yeni ve hizmet sektöründe Türkiye bana göre rakipsiz...
Yereli öne çıkararak, tarihimizi anlatarak, doğal güzelliklerimizi sunarak çok daha iyisini yapmalıyız.
Yeter ki tanıtıma ara vermeyelim.
Pandemi bana göre bir fırsat.
Çeşme projesini bekliyoruz
NİSANA geldik.
Turizm Bakanı Mehmet Ersoy, nisan ayından sonra Çeşme projesiyle ilgili somut adımlar atacaklarını söylemişti. Biliyorum planlar yapılıyor, ihaleler için teknik şartnameler hazırlanıyor.
Ben Çeşme’nin geleceği için bu projeyi çok önemsiyorum.
Aslında olaya sadece Çeşme ve İzmir diye de bakmamak gerekir.
Antalya’dan sonra devletin ikinci büyük turizm yatırımı Çeşme olacak.
Antalya bana göre dünyanın en başarılı turizm modellerinden biridir.
Çeşme de öyle olacak.
Ve Türk turizmine önemli katkılar sağlayacak.
Sabırsızlıkla bekliyorum.
Paylaş