2019 yarışı şimdiden başlar

Ama bu arada siyasetin tansiyonunun da düşmeyeceğini şimdiden söyleyebilirim.

CHP’nin Ankara’dan başlattığı “Adalet Yürüyüşü” nü yaz boyunca konuşacağız.
AK Parti’nin buna karşı stratejisi tam netleşmedi ama belli ki bir karşı hamle gelecek gibi gözüküyor.
MHP’de iptal edilen kongre kararından sonra parti içi muhalefetin yaz tatili yapacağını zannetmiyorum.
Bu arada CHP’de olağan kongre, kurultay süreçleri var.
İlçe ve il kongreleri yapılacak.
Yani çok sıcak bir yaza hazır olun.
Ve şimdiden söyleyeyim.
Yazın bitimiyle birlikte yerel seçim yarışı da başlamış demektir.
2019 Mart’ında belediye seçimleri yapılacak.
Kulislerde erkene alınacağı dedikoduları var.
Olur olmaz; bilemem.
Ama bu sefer yerel seçim yarışının çok daha zor geçeceğini söyleyebilirim.
Ve yine gözler büyükşehirlerde olur.
En az İstanbul kadar İzmir’in de konuşulacağı bir siyasi atmosfere gireceğiz.
Bu sefer yarışın sadece büyükşehir adayında değil; ilçeler için de geçerli olacağını görüyorum.
Bu siyasi atmosfer 2019 yarışını öne çekecektir.

 
Anıt daha görkemli olacak
herkesin içi rahat olsun

Karşıyakalılar ve İzmir için Anıt’ın ne anlama geldiğini çok iyi biliyorum. O yüzden tartışmaları da anlıyorum.
Ancak söylemem gerekenler var.
Anıt yıkılıp yerine başka bir şey yapılmıyor.
15 metreden 41 metreye çıkarılıyor Anıt...
Daha görkemli ve kentin her yerinden görüleceği kesin...
Bu arada ışıklandırılacak, çevresi düzenlenecek.
Üstelik Anıt’ı 1972 yılında yapan Prof. Dr. Tamer Başoğlu’nun da imzası var.
Ne için imza atmış Başoğlu?
Hem mevcudun onarılamayacak kadar hasar gördüğünü söylüyor, hem de yenisi için altına imzasını atıyor.
O yüzden benim içim rahat...
Aynısı ve daha görkemlisi olacağı için memnunum.
Aksi olsaydı; yani yıkılıp yerine bir şey yapılmasaydı, sembol olmuş bu yapı anılarda bırakılsaydı önce ben karşı çıkardım.

 
Tanıtımı kesmeyelim

Bodrum’daydım.
Okullar bitince, üniversite sınavları tamamlanınca Bodrum gibi sahil beldeleri doluyor.
Bodrum doluydu.
Ama daha çok yerli turist vardı.
Yabancılar da var elbette ama benim alışık olduğum o fotoğrafı yine göremedim.
Türkiye tanıtıma hız vermeli, tanıtımı kesmemeli.
Geçmişte birçok örnek var böyle...
Bu işin sırrı tanıtımdır, bu gelip geçicidir.
Çünkü Türkiye’nin tesisleri yeni, doğal güzelliği eşsizdir.
Bir de...
Tatil beldelerimizdeki sezonu mutlaka uzatmamız gerekiyor.
Sanat, kültür ve gastronomi en güçlü temalar...
Bunun için de elimizde çok çeşit malzeme var.

 
Değer bilmiyoruz

Trabzon’a belirli aralıklarla birçok kez gittim.
Ve her seferinde şok oldum, çok beğendiğim Trabzon’u tanıyamadım.
Aslında Karadeniz’in tamamı için bunları söyleyebilirim.
Uzungöl’ün eski ve yeni fotoğraflarını gördünüz mü?
Ne yazık ki; buranın böyle olacağını 15 yıl önce tahmin etmiştim.
Yani Uzungöl’ün Hüzüngöl’e dönüştüğünün farkına varmıştım.
Birçok yerde olduğu gibi...
Güzelim yaylalara neredeyse gökdelen diken, muhteşem kıyılarımıza denize sıfır siteler yapan bir milletiz işte...
Kıymet bilmiyoruz, değerini bilmiyoruz.
Çok üzülüyorum.

 
Şamdan da anılardaki yerini aldı

Şamdan’dan daha iyisi var mıydı?
Geçmişte yoktu.
Eğlence denilince en önemli adreslerden biri Şamdan’dı.
Ve onu kuran Mehmet Tuna...
Tuna’yı kaybettik.
Zaten Şamdan da; çoktan anılardaki yerini almıştı.
Tanımaktan keyif aldığım biriydi Mehmet Tuna; o da nurlar içinde yatsın...