YAPMAK MI YIKMAK MI

Atıl yapı denilince hepten kullanılamaz ya da yarıda kalmış yapılar akla gelmemeli. Amacından sapmış ya da ‘Yapıldı kullanılsın’ ısrarı olan yapılar da bu listeye eklenmeli.
Türkiye’nin Başkenti’nde yaşanan ‘proje hatalı’ pek çok yapıyı aklımdam geçirirken, acaba dünyada da amacından sapmış örnekler var mıdır, diye düşünmeden edemedim.
Kent gelişimi, kentsel mimari ve kentsel dönüşüm konusunda, örnek çalışmaları olan Şehir ve Bölge Plancısı Yrd. Doç. Dr. Zafer Şahin’le atıl yapılar hakkında sohbet ettik, Şahin dünyadan hayli ilginç örnekleri sıraladı:
“Gözümüzün önünde olduğu için plansız yapılar sadece bizim ülkemizde ve şehrimizde sanılmasın. Tüm dünya kentlerinde inşasına başlanan ama çeşitli sebeplerle tamamlanamayan ya da kent yaşamında kullanıma sokulamayan birçok proje alanı ve bina bulunmakta.

DÜNYADA DA ÖRNEĞİ ÇOK

Bunların arasında Yeni Zelanda Parlamento Binası, İskoçya Ulusal Anıtı, Rusya’da Yekaterinburg Televizyon Kulesi, Londra’daki Binyıl Kubbesi gibi örnekler sayılabilir. Bunların birkısmı halen tartışılmaya devam ediyor. Özellikle Londra’daki Binyıl Kubbesi’nin hikayesi bizdeki Demir Kafes ve Keçiören’deki Cumhuriyet Kulesi’ne çok benziyor aslında. 2000 yılına girişi temsilen milyonlarca sterline yapılmış dev bir yapı. Beklenen ilgiyi görmeyince dev çadırın içindeki her şey sökülüyor ve özelleştiriliyor. Bugün konser ve festivallerin yapıldığı alan halen Londra’da tartışılıyor.
Rusya’da Yekaterinburg Televizyon Kulesi de inşasından sonra ne yapılacağına karar verilen yapılardan biri.
Ankara’da da dünyada da hayalete dönen yapılar ortak özellikleri, herhangi bir kent planlama ve yatırım planlama süreci yaşanmadan alınan kararlarla ortaya çıkmış olmaları.

KAFESTEN KURTULDUK SIRA KULEDE

Şahin’in dünya ölçeğinde verdiği örnekler çarpıcı. Dünyanın en gelişmiş ülkelerinde de planlama hatasından ya da plansızlıktan benzer durumlar yaşanabiliyor. Ankara’da ‘atıl yapıların simgesi’ olan Demir Kafes neyse ki sökülmeye başlandı. Herhangi bir hukuki engel çıkarılmazsa bu çirkin yapıdan bu kez kurtuluyoruz.
Kent için bir iyi haberi de bu yıl içerisinde Keçiören’deki Cumhuriyet Kulesi’nden bekliyoruz. Siyasi hesaplaşmanın en çirkin sonucu olan bu kule ya yıkılmalı ya da dünyadaki diğer örnekleri gibi ‘amaçlandırılmalı.’
Kulenin yıkılmasıyla ilgili dava süreci ise halen sürüyor. Uzayan süreç de bir an önce sonuçlanmalı, 144 katlı bu hayalet yapı da bir an önce Demir Kafes gibi kent gündeminden çıkarılmalı.

ATO 11 ŞUBAT’A KİLİTLENDİ

ATO’DA merakla beklenen seçim tarihi belli oldu. 11 Şubat’ta 140 bine yakın üyesi olan kurum yeni başkanını seçecek. ATO Başkanı Salih Bezci şimdilik tek aday olarak seçime gidiyor.
Önceki gün yapılan seçim öncesi son Meclis toplantısı ise çok ilginç ayrıntılara sahne oldu.
Başkan Bezci’ye yönelik çok sert açıklamalarda bulunan Büyükşehir Belediye Başkan Vekili Ali Gökşin ile Bezci kucaklaştı.
Özellikle Gökçek’in buzların erimesi yönünde talimat verdiği bilinirken, seçim sürecinde buzların gerçekten eriyip erimediğini görmüş olacağız.
Diğer yandan ATO yönetimine muhalif kanatta yer alan isimlerden olan Ayhan Atalay’ın sözleri ‘savaşın devam edeceği’ sinyallerini verdi.
Atalay’la Bezci’yi savunan üyeler arasındaki sözlü satışma arbedeye dönüşürken, diğer meclis üyelerinin araya girmesiyle olayın daha fazla büyümesi engellendi.
ATO seçimleri öncesi tarafları sağduyuya davet edecek birilerine ihtiyaç var gibi görünüyor...

MÜSİAD: ŞAHSİ HEZEYAN

MÜSİAD’la ilgili geçtiğimiz Cuma günü Başkent Fısıltıları’ndaki yazıma derneğin Ankara Şubesi’nden yanıt geldi. MÜSİAD Genel Merkezi’nin Ankara Şube’den rahatsızlığı, 70’in üzerinde üyenin istifa iddialarını ‘Kişisel hezeyan’ olarak değerlendirilirken, açıklama şöyle devam ediyor:
“Köşe yazınızdaki MÜSİAD İle ilgili yazdıklarınız size bu bilgileri aktaran kişinin şahsi hezeyanıdır. Kurumumuz Kamu Yararına bir dernek olduğundan burada yönetim kademelerinde görev yapan arkadaşlarımız hiçbir karşılık gözetmeden, maddi ve manevi katkılarla gönüllü hizmet vermektedir.
Her dönem ve şartta, bugünkü yönetim de dahil olmak üzere tüm yönetimler, MÜSİAD ve üyelerine her zaman gerekli katkıyı sağlamışlardır. Tüm üyelerimizin ve bu müessesenin 22 yıldır ülkeye ve üyelerine çok ciddi katkılar sağladığı hususu kamuoyunun takdirindedir.”
MÜSİAD Genel Merkezi’nden ise Ankara Şube’yi destekleyen ya da iddiaları yalanlayan bir açıklama gelmesi hayli dikkat çekici...