Aktörler popüler kaybeden Ankara

Yazımın ardından hem okurlarımızdan hem de kent yöneticilerinden geri dönüşler oldu. Her ne kadar ‘karşıyı’ suçlama olsa da farklı düşüncelerden pek çok kişi, kentteki siyasi çekişmenin aktörlere popülerlik kazandırıp, Ankara’ya bir şey kazandırmadığı konusunda hem fikirdi.

* * *



Konuştuğum isimler arasında AK Parti’li ve CHP’li iki ismin söyledikleri çok önemliydi.
Altındağ Belediye Başkanı Asım Balcı’yla başlayalım. Balcı, Ankara Büyükşehir Belediye Meclisi’ndeki gerginliklerin kente bir faydasının olmadığına inanlardan. Meclis’te Başkan Mansur Yavaş’la, AK Parti Grup Başkanvekili Murat Köse arasındaki Büyükşehir-ilçe belediyelerinin hizmet alanları konusundaki tartışmadan rahatsız olduğunu belirterek özetle şunları söyledi:
“Kentin tarihi kent merkezi Ulus, hepimizin ortak değeri. Meclis binaları, Ankara Kalesi ve tarihi cadde-sokaklar hepimizin sorumluluğunda, yetki olsun olmasın. Biz de bu zamana kadar bizim bölgemiz, Büyükşehir’in yetkisi ayrımı hiç yapmadık. Ne temizliğinde ne de bakımında. Tüm çalışanlara verdiğim talimat da bu doğrultuda.

GİDELİM ŞEHRİ ADLİYEDEN YÖNETELİM

Son Meclis toplantısında, ‘Kimse kimseye yardım etmesin, aksi takdirde suç duyurusunda bulunulacak’ gibi bir noktaya gelindi. Belediye başkanları olarak bizlerin mesele Ankara olduğunda bir araya gelmesi gerekiyor. Aksi takdirde karşılıklı suç duyurularında bulunulacaksa gidelim şehri adliyeden yönetelim. Kentteki bu gerginlik haline çok üzülüyorum. Yerel yöneticinin önceliği vatandaştır ve mesele vatandaşın öncelikleriyse siyaset bunun hiçbir yerinde olmamalı.”



ÜZÜLEREK SÖYLÜYORUM İSTEKSİZCE GİDİYORUM

Ankara kent siyasetinin deneyimli ismi Yenimahalle Belediye Başkanı Fethi Yaşar da şehirdeki siyasi gerginlikten rahatsız olanlardan. “17 yıldır üyesi olduğum Ankara Büyükşehir Belediye Meclisi’ne isteksizce gidiyorum” diyerek söze başlıyor ve şöyle devam ediyor:
“Yerel seçimlerin ardından maalesef kürsüden sık sık seçmene selam verilen konuşmalar yapılıyor. Bu da Ankara’nın çok önemli sorunlarının çözümünün konuşulması gereken Meclis’i siyasi bir arenaya çeviriyor. Ankara’nın ortak sorunlarına muhalefetiyle iktidarıyla ortak çözümler bulacağımız Meclis’te yaşananları halkımız ibretle izliyor. Bu gereksiz gerginlikler siyasete olan güveni de zedeliyor. 17 yıldır üyesi olduğum Büyükşehir Belediye Meclisi’ne üzülerek söylüyorum ki isteksizce gidiyorum. Ankara’nın hayrına olmayan konuşmalar birbirimizi kırmaktan başka hiçbir işe yaramıyor. Ankara’nın çok büyük sorunları var. Meclis’in buna destek olması gerekiyor. Demokrasinin de gereği budur. Kimin neyi nasıl engellediği ya da yapıp yapamadığını halkımız zaten not ediyor ve günü geldiğinde bunu değerlendirecek. Ankara’nın sorunlarını Belediye Meclisi’nde bekletmenin kimseye bir faydası yok. Tüm gruplar buna odaklanmalı ve buna engel olmalı.

AKKÖPRÜ’NÜN TEMİZLİĞİ NEDEN BEKLETİLİYOR

Çözülmesi gereken sorunlara pek çok örnek var ama bir örnekle açıklayayım. Sayın Mustafa Tuna’nın Büyükşehir Belediye Başkanlığı döneminde, dönemin Orman Bakanı Veysel Eroğlu’nun talimatıyla Başkan Mustafa Tuna ve Altındağ Belediye Başkanı Veysel Tiryaki’yle birlikte ortak bir proje kararı aldık. Büyükşehir o dönem yetkiyi Yenimahalle’ye verdi. Tarihi Akköprü çevresi mezbelelik halinden kurtarılacaktı. Varlık Mahallesi’ni de kapsayan, kurban kesim yerlerini kaldıran bir değişimi ortaklaşa gerçekleştirecektik. Proje DSİ’nin istediği şekilde hazırlandı. Zaten büyük bölümü Altındağ sınırında. Koku gidecek, su temizlenecek metruk yapılar yıkılacak.
Neden her seferinde Ankara Büyükşehir Belediye Meclisi İmar Komisyonu’nda erteleniyor. Biri çıkıp bana neden ertelendiğini açıklayabilir mi? Ankara’nın ortasında mezbelelik bir alanın temizlenmesinin nasıl bir siyaseti olabilir. Neredeyse 2 yıldır Belediye Meclis’inde yaşanan yersiz tartışmalara son verip Türkiye’nin başkentinin sorunlarını el birliğiyle çözmeliyiz.”

* * *

Her iki başkanın tespitlerine ve yorumlarına katılmamak elde değil. Seçilenin de muhalefet edenin de elbette bir partisi var. Elbette siyaset yaparak bugün o koltuktalar. Ancak seçim geride kaldı, sonraki seçime de epey vakit var. Aynı tonda aynı gerilimler belli bir süreden sonra herkese kaybettirir. Benden hatırlatması...