TÜRKİYE en son bir adet cari başbakan ile bir adet eski cumhurbaşkanı arasında yapılan, samimiyetten yoksun, bir sorunsala (türban) çözüm üretme niyetinden tamamen uzak bir "kayıkçı kavgası" ile uğraşadursun, ben insana yatırım yapan ülkeleri kıskanmaya devam edeceğim.
Dün İrlanda’yı yazmaya başladım. Bu ülke 1950’lerde, Türkiye’ye çok benzediği bir dönemde, dışa açılarak üretimi içinde ihracatın (dış satımın) payını %70’lere çıkarmış, nüfusu içinde %40-45 oranında olan köylülüğü %8-9’lara indirmiş.
* * *
İrlanda dış dünya ile rekabete dayanan ekonomisini "bilgi odaklı ekonomi" olarak tarif ediyor. Bilimin yönlendirdiği sektörlerde uzmanlaşmayı kendine hedef seçiyor. Bu nedenle elektronik, ilaç sanayii ve mühendislik alanlarında uzmanlaşıyor.
Bilimsel çalışmaların teşviki, araştırma-geliştirme için altyapının kurulması vebiyoteknoloji İrlanda’nın geleceğini bağladığı alanlar.
"Bilgi odaklı ekonomi" neticelerini anında vermiş. Örneğin, 1960’ların sonunda araştırma yapan ilaç firmalarını ülkeye çekmeye başlayan İrlanda bugün itibarıyla dünyanın en büyük 20 ilaç firmasından 16’sının doğrudan yatırım yaptığı bir ülke haline gelmiş.
Dünyada en fazla satan 25 ilaç arasında 12 tanesi bu ülkede üretiliyor.
Sadece son yıllarda Wyeth (biyo-ilaç) 1.269 milyar, Amgen 1 milyar, Centocor 700 milyon, Abbot 406 milyon Euro’luk yatırım yapmışlar. İlaç sektörü bugün itibarıyla İrlanda’da 120 firma ile temsil ediliyor, milli gelirin %70’ini oluşturan ihracat rakamları içinde %46 (yarı yarıya) paya sahip. İlaç ihracatı rakamları 37.5 milyar Euro’yu buluyor ve sektör 4 milyon nüfuslu ülkede 24.000 kişi istihdam ediyor.
* * *
"Bilgi odaklı ekonomi" ne demek?
Üretimde bilimin/bilginin/araştırmanın ön plana geçmesi demek.
Bilgiye dayalı üretim yapmak için de araştırma yapabilecek, yüksek teknoloji kullanarak üretebilecek "bilgili insan" yetiştirmek gerek.
İşte ben İrlanda’nın en çok bu alandaki başarısından etkilendim, bu alandaki hamlesini kıskandım.
İrlanda insana ciddi yatırım yapan bir ülke!
* * *
Her şeyden önce İrlanda ekonominin ihtiyacına uygun eğitim yapıyor. Dünyada rekabete uygun eğitim yapma konusunda en başarılı 2. ülke. Nüfusun %25’i tam zamanlı eğitim alıyor. Yüksek öğrenim görme oranı %50!
4 milyon nüfuslu ülke sadece 2004 yılında 48.000 kişi üniversitelerden mezun olmuş.
Bilim ve teknoloji alanında verdiği mezun sayısı Avrupa Birliği ortalamasının %9 üstünde.
Tekrar nüfusu vurgulayarak yazıyorum. 4 milyon nüfuslu ülkede 8 üniversitede 75.000, 15 Yüksek Teknoloji Enstitüsü’nde 52.000, özel yüksek okullarda 7.000 öğrenci eğitim görüyor.
Bizdeki TÜBİTAK’ın karşılığı olan İrlanda Bilim Vakfı biyo-teknoloji başta olmak üzere bilimsel araştırma yapan kişi ve kuruluşlara 646 milyon Euro vermiş!
İrlanda son 7 yılda sadece araştırma-geliştirme için 2.4 milyar Euro harcamış. Şu anda araştırma-geliştirmenin milli gelir içindeki payı %1.6 iken bu oran 2010’da %2.5’a çıkacak.
Kamu harcamaları içinde %13.2 oranı ile Avrupa Birliği içinde eğitime en fazla para harcayan ülke yine İrlanda.