Paylaş
5 günlük Paris turum bana nasıl iyi geldi anlatamam...
Hele hele hava sıcaklığının 25-26 derecelerde olması, güneşin iç ısıtması paha biçilmezdi.
Gelelim Paris’te olup bitenlere...
Burada hayat normale dönmüş dersem, eksik söylemiş olurum. Normalin de üstünde yaşanmaya başlanmış Paris’te.
Bütün restoranlar açılmış ve neredeyse hepsi tamamen dolu. Gece kulüplerinin önündeki uzun kuyruklar, diğer sokaklara taşmaya başlamış. Kulüplerin içinde adım atmak, dans etmek kalabalıktan zor olsa da her şey çok güzel.
Özlediğimden herhalde, sabahlara kadar dans ettim, yeni yeni arkadaşlar edindim.
Sadece garibime giden şu oldu... Dün dönerken havaalanında hiçbir kafe, mağaza ve lounge’un açık olmadığını gördüm.
Şehrin içinin o kadar rahat olduğu bir yerde havaalanının sessizliğini tuhaf buldum açıkçası...
Gelelim Paris tavsiyelerime. Giderseniz, bahsettiğim bu yerlere bir göz atın mutlaka...
◊ Lapérouse Paris:
Paris’in en tatlı ve şık mekanlarının başında geliyor. Benim listemde ilk sıraya yerleşti bile.
Büyük bir villa içinde, bölüm bölüm odalarda küçük gruplarla eğleniyorsunuz.
İstediğiniz müziği çaldırabiliyorsunuz. Mesela genel alanda restoran müzikleri çalarken, yukarıdaki küçük odada Arap bir grup kendi müzikleriyle eğleniyordu.
Yemekten sonra ise restoranın alt katındaki 100 kişi kapasiteli barda DJ eşliğinde gecenin geç saatlerine kadar eğlenebiliyorsunuz.
Mekanın Emma adında bir müdürü var, giderseniz onu bulup selamımı söyleyebilirsiniz.
◊ Pavillon Gabriel:
Gabriel Caddesi’nde yer alan 3 Michelin yıldızlı bir restoran. Sadece iyi yemek yemek isteyenlerin uğrak yeri.
Test menülerini tercih ederseniz, kişi başı 400 euro’yu gözden çıkarmanız gerekiyor. Ama her şey inanılmaz keyifli ve yemekleri çok lezzetli.
Buradayken bir şeyh veya dünya starıyla karşılaşma olasılığınız da çok yüksek.
Bar kısmının kokteyllerini deneyimlemeyi de unutmayın.
◊ Balagan Restaurant:
Genelde sadece bilenlerin tercih ettiği küçük bir Fransız restoranı olan Balagan, Yahudi mutfağından lezzetler sunuyor.
Giriş kısmının yanında küçük bir barı var. Bara rezervasyon gerekmese de restoran bölümüne girebilmek için günler öncesinden yer ayırtmak gerekiyor.
Cuma veya cumartesi giderseniz, eğlence garantisi de var.
Paris’teki 5 favori mekanım
◊ Pazar günü güzel bir brunch için Les Deux Magots’u tercih edebilirsiniz.
◊ Güzel bir öğlen yemeği yemek istiyorsanız, bir klasik olan L’Avenue’ye ya da LouLou’ya gidebilirsiniz.
◊ “Akşam yemeğini yedik, hadi biraz dans edelim” derseniz önerim Matignon’un alt katı. Saat 01.00’i geçiyorsa Raspoutine’e de gidebilirsiniz.
Ama uyarayım, tüm bu mekanlara rezervasyon yaptırmadan gitmeyin. Yoksa kapıda kalma olasılığınız yüksek...
Paylaş