Paylaş
∆ Annabel’s:
Londra’da yaşıyor olsam, her akşam gideceğim mekân. Görmek isteyeceğiniz herkes Annabel’s’te. Yemekler muhteşem, ambiyans çok iyi, eğlence geç saatlere kadar sürüyor. Kesin görün derim. Ayrıca pazar aile brunch’ları da çok meşhur.
∆ George:
Şehrin en eskilerinden olan mekân, geçen sene yenilenerek ‘hit’ler arasına giriş yaptı. Yemekleri çok lezzetli. Sezar salatası ve dil balığını mutlaka deneyin derim. Cuma-cumartesi günleri restoranın alt katı keyifli bir eğlence mekânı oluyor. Rezervasyonsuz gitmeyin, kapıda kalma olasılığınız çok yüksek.
∆ Maison Estelle:
Londra’nın en keyifli sosyal mekânlarından. Kocaman bir villa düşünün, içinde beş-altı mekân var. İsterseniz aşağıda laptop’ınızı açıp çalışın, isterseniz teras kısmında kokteylinizi yudumlayıp sohbet edin, isterseniz orta katta kız kıza toplanıp Londra dedikodusu yapın, tercih sizin...
∆ Chiltern Firehouse:
“Açık mekânda oturalım” denince akla gelen ender yerlerden. Menüsü, personeli ile sizi mutlu edecek bir mekân. Şömine başında oturup keyifli saatler geçirebilirsiniz burada. İçeride Türkleri görmeme ihtimaliniz de yok. “Merhaba merhaba” diyerek mekâna girme garantili!
∆ Twenty-two:
Şehrin en şık mekânlarından. Açılışı olay olmuştu; Kim Kardashian’lar, Kanye West’ler birçok ünlü yıldız gelmişti. Son dönemde enerjisini biraz kaybetmiş ama yemeklerinin lezzeti hâlâ aynı. Bence bu kış ivme kazanır tekrar.
∆ Lulu’s:
Perşembe-cuma akşamları alt kısımdaki barına gidenler eğlenceyi garantiledi demektir. Bilenler bilir Etiler Şamdan eğlencesini.
Onun aynısı diyebilirim. Müzikler, ambiyans, dekor da inanılmaz andırıyor Şamdan’ı. Burası üyelikli bir mekân. Gitmek için kendinize üye olan bir arkadaş edinin, sonra hopp içeridesiniz. Kısacık bir Londra rehberi verdim size. Ben artık dönüyorum, 2 hafta fazlasıyla yetti bana. Gidecek olanlara bol keyifler dilerim...
Paylaş