Paylaş
Bu yıkımla birlikte Kâbe’de Osmanlı’dan kalan son izler de silinecek. Çünkü Kanuni Sultan Süleyman’ın emriyle Mimar Sinan’ın hazırladığı ve 1590’da Mimar Mehmed Ağa tarafından uygulanan revaklar da (avlunun etrafındaki kemerli alan) yok olup gidecek.
Suudi Arabistan yönetimi 2000’de Kâbe’nin çevresindeki Osmanlı Kışlası’nı, 2002’de de Osmanlı’dan kalan Ecyad Kalesi’ni yıkmıştı...
Revaklar da yıkıldıktan sonra Kâbe’de Osmanlı’nın izi hiç kalmayacak.
Suudi yetkililere kızıp köpürmeye hakkımız var mı?
Biz tarihi eserlere ne kadar saygılıyız ki, Suudi Arabistan’ın saygılı olmasını bekliyoruz?
Koskoca İstanbul’a damgasını vurmuş Bizans’ın surları unufak olup gidiyor, dönüp bakan yok...
Osmanlı’nın hanları, hamamları, çeşmeleri harabeye dönmüş, el atan yok. Restorasyon adı altında tarihi yapılar korkunç şekilde katlediliyor.
Biz kendi toprağımızda Osmanlı’nın eserlerine sahip çıkmazken, Suudi Arabistan çıkmamış çok mu?
Biz değil miyiz 400 yıllık Sultanahmet Camii’nin tarihi siluetini bozup arkasından gökdelenler yükselten? Elin Suudi’si 420 yıllık Osmanlı revaklarını yok etse ne olur, etmese ne olur...
Dr. Oz’un başarısı
Doktor Mehmet Öz’ün Amerikan televizyonlarında yakaladığı başarı yabana atılır cinsten değildir.
En son, “En İyi Gündüz Kuşağı” programı dalında Emmy ödülü kazandı.
Home TV’de yayınlanan programlarını izliyorum Dr. Oz’un...
Televizyon ekranında olması gereken ne varsa var programında...
Görsellikse görsellik...
Bilgiyse bilgi...
Şovsa şov...
Eğlenceyse eğlence...
Son derece sıkıcı sağlık bilgilerini bile müthiş bir televizyonculuk sosuna bulayarak anlatıyor Mehmet Öz...
Programında sadece sağlık değil, televizyonculuk dersi veriyor Dr. Oz...
Bir Türk doktorun Amerikan televizyonlarında kazandığı bu başarıyı gururla izlememek mümkün değil.
Gazeteci mi, boksör mü?
Bana oturduğun yerden ahkâm kesiyorsun diyen magazinci arkadaşlar...
“O gece muhabirleri neler yaşıyor biliyor musun” diyen köşe yazarları...
Sadece şunu merak ediyorum;
Gece muhabirleri ağır şartlarda çalıştığı için...
Üç otuz para kazandıkları için...
Zaman zaman hakarete uğradıkları için...
Gerçekten de eziyetin en büyüğünü çektikleri için...
Haber kaynaklarıyla yumruklaşma hakkı mı elde ediyorlar?
Altı-yedi muhabirin kameralarını kapatıp kendilerine küfreden yönetmene saldırmalarını (Dikkat! Bu görüntüler kayıtlarda yok) gazetecilik çerçevesi içinde nasıl izah edersiniz?
Neden spor, ekonomi ya da politika muhabirleri değil de sürekli magazin muhabirleri kavga ediyor?
Yanlışı düzeltmeye çalışacağınıza hâlâ yanlışı savunup duruyorsunuz...
Bu arada Habertürk’teki arkadaşlara bir not: “Volkan Konak’a ayıp ettiniz” dediğim için bana saldırdınız ama bakın yayın yönetmeniniz Fatih Altaylı da Volkan Konak’a hak verdi...
Paylaş