Türk tıbbı, İbo’ya fotoğraftan teşhis koyacak kadar ilerledi

En doğrusunu yaptılar.
Başbakan’ın İbo’yu ziyaretini Anadolu Ajansı muhabiri görüntüledi ve bütün gazetelere servis ettiler.
Hem ilk fotoğraftı...
Hem de İbo’nun Ak Parti’den milletvekili adaylığıyla birleşince iyi haber oldu.
Böylece Tatlıses ailesi medyaya yansıyacak abuk bir ilk fotoğrafın da önüne geçmiş oldu.
Hatırlasanıza Ecevit’in komadayken çekilmiş fotoğrafını, çok mu hoştu?
Benim en çok şaşırdığım, bu fotoğraftan hareketle anlı şanlı doktorların Tatlıses’e teşhis koymaya kalkması.
İki kare fotoğrafa bakıp “Felç kalır, şarkı söyleyemez, yaşadıklarının farkında değil, göründüğü kadar iyi değil” yorumları yaptılar.
Meğer Türkiye’de tıp ne kadar ilerlemiş!
Demek artık hocalar, profesörler tek bir fotoğrafa bakarak MR çekebiliyor, check-up yapabiliyorlar!
Biri de çıkıp, “Fotoğrafa bakarak hastanın durumu hakkında yorum yapmak doğru olmaz” demiyor. Helal olsun!

Kusturica’ya ne diyeceksiniz

Altın Portakal zamanı “Emir Kusturica’yı siyasi görüşüyle değil, sinemacı kimliğiyle değerlendirin” dedik ama kimseye dinletemedik.
“Bosna’yı sattığı için”, Kültür Bakanı’ndan sinemacılara kadar herkes linç etti adamı. Sonunda o da jüri başkanlığından ayrılıp arkasına bakmadan kaçtı Antalya’dan.
Peki Kusturica’yı altı ay önce Antalya’da yerden yere vuranlar, şimdi onun Cannes Film Festivali’nde jüri başkanı olmasına ne diyecekler?
Kusturica, 11-22 Mayıs’ta yapılacak Cannes Film Festivali’nde “Belirli Bir Bakış” bölümünün jüri başkanı oldu.
Kusturica’yı Altın Portakal’a yakıştırmayanlar, Altın Palmiye’ye yakıştırırlar mı acaba...

Beğendin mi yaptığını

Geçen akşam Hıncal Uluç aradı.
“Beğendin mi yaptığını” dedi.
“Hayrola abi?” dedim.
“Kia’nın reklam filmi için ‘gay friendly’ diye yazdın, o bölümü çıkarmışlar reklamdan” dedi.
Arabada iki erkeğin bulunduğu sahneyi keserek yayınlıyorlarmış reklamı artık.
“Ne yapayım, ben markayı ‘gay dostu’ ilan etmiştim.
Bu kötü bir şey değil, tam aksine bugün dünyada pek çok markanın olmak istediği bir şey.
Demek ki Kia’cılar ‘gay friendly’ değilmiş” dedim.

Ulus’a mezarlık!

Ulus’ta eskiden sosyete pazarının kurulduğu yerin mezarlık yapılacağını aralık ayında yazmıştım.
Muhtarlık, Ulus esnafı, semt sakinlerinin itirazını Büyükşehir Belediyesi dinlemedi.
Önceki gün Rıfat Abi (Ababay) aradı...
“Dediğin çıktı, şu an önünden geçiyorum, mezarlık yapım çalışmaları başlamış burada” dedi.
Mezarlık olarak bir-iki yılda ağzına kadar dolacak kadar ufak bir arazi orası.
Bir yıl sonra mezarlık yeri arasak bulamayız orada.
Şehrin göbeğindeki ufacık araziyi park olarak koruyup kollamak yerine, mezarlık yapmak nasıl bir belediyeciliktir anlamış değilim.

Twitter’dan bir aşk dedikodusu

Twitter’da “Cerilevis” her hafta en popüler twit’leri yazan, ünlülerin ‘belalısı’ bir isim... “Pucca” daha popüler; sarışın seksi kızın blog’u var, çok satan bir kitabı çıktı, Milliyet Cadde’de köşe yazıyor.
Meğer Pucca’yla Cerilevis sevgiliymiş.
Cumartesi günü NTV Radyo’ya sevgili olduklarını bilmeden davet ettim onları.
Ben de yayında öğrendim.
Program boyunca gülmekten yerlere düştük.
Not 1: En popüler, en fırlama twit’leri yazıyor ya, sanatçı menajerleri Cerilevis’e “Bizim şarkımız/klibimizle ilgili twit yazsana” diye haber gönderiyormuş.
Not 2: Pucca’yla yayıncısı arasındaki davalık konu çok ilgimi çekti. Bu konunun detaylı bilgisini öğrenip ‘kölelik sözleşmesi’ üzerine bir yazı yazacağım.