Türbanlı kadının balerin kızı

Haldun Dormen aylar önce, "Burası İstanbul’un en iyi tiyatro salonu" deyip beni meraklandırmasa salı akşam trafiğinde onca yolu göze alıp Küçükçekmece’ye gitmezdim.

Dormen burada Kibarlık Budalası’yla sahneye çıkmış ve bir sohbetimizde anlata anlata bitirememişti salonu.

Küçükçekmece Belediyesi’nin inşa ettiği o salonun (Cennet Kültür ve Sanat Merkezi-CKSM) açılışı vardı işte.

Girişte sergilerin yapıldığı geniş bir fuaye...

430 kişilik pırıl pırıl bir salon.

Her açıdan çok iyi görünen geniş bir sahne, hem de döner sahne...

İyi bir akustik.

Arkaya geçtim, kulislere...

Her oyuncu için ayrı bir oda, hepsinde duş, dinlenebileceği bir kanepe var...

Oyuncu rahata kapılıp sahnesini kaçırır valla...

Onun da çözümünü düşünmüşler, her odaya bir plazma tv koymuşlar, oyuncu kuliste dinlenirken kapalı devre sistemle içerdeki oyunu izleyebilsin diye.

Salonun açılış oyunu Yıldız Kenter’den Ben Anadolu...

Oyunu beklerken baktım etrafta piyano, keman çalan, gitarıyla mini konser veren 10-12 yaşında çocuklar, bale gösterisi yapan aynı yaşta kızlar var.

"Bunlar nereden" diye sordum.

Tam 4 bin çocuğa çeşitli sanat dallarında eğitim veriliyormuş kültür merkezinde.

Küçükçekmece, Cennet, Sefaköy civarında oturan ailelerin çocukları bunlar.

Fuayede küçük kızların mini bale gösterisini izledik, gösteri bitti çocuklar annelerine koştu.

Annelerin yarısı türbanlı...

Türbanlı anneler küçük kızlarını tesettüre sokmak yerine, bale kıyafetleri giydirip, kültür merkezine gönderiyor.

Bölge halkının salona ilgisi bu kadarla da sınırlı değil.

Her oyun akşamında uzun kuyruklar oluşuyormuş salonun önünde, en büyük şikayet "Bilet bulamıyoruz"...

"Karmakarışık"la burada sahneye çıkan Ali Sunal’ı gördüm, "İnanılır gibi değil, 350-400 kişiye oynuyoruz" dedi.

CKSM’nin Aralık ayı programına baktım; Ali Poyrazoğlu, Emre Kınay, Günay Karacaoğlu’nun oyunları, çocuk tiyatroları, sinema gösterimleri var.

Daha sonra Yıldız Kenter’in oyununu Küçükçekmece Belediye Başkanı Aziz Yeniay’la yan yana izledik.

"Kaç lira harcadınız buraya Başkan" dedim?

"20 milyon lira" dedi.

"Haldun Dormen’in dediği kadar varmış, burası İstanbul’un en iyi tiyatro salonu olmuş" dedim.

"Hayır, ikincisi" dedi.

Daha büyüğünü ve daha iyisini, 550 kişilik salonu Ocak ayında Sefaköy’de açacaklarmış.

"Helal olsun Başkan" dedim.

İstanbul’da bu yıl 6.500 etkinlik yapıldı

İstanbul’da yılda 6.500 etkinlik yapıldığını biliyor muydunuz?

2008 yılı tahmini rakamı bu, bilgiyi Biletix’ten aldım.

Bu rakamın içine konser, gösteri, sanat ve spor etkinlikleri dahil.

4 milyon bilet satılmış 2008’de bu etkinlikler için...

Futbol maçları çıkartılırsa, konser-sanat etkinlikleri için satılan bilet sayısı 2 milyon civarında...

Sadece Biletix’in bilet sattığı etkinlikler için geçerli bunlar.

Şehir ve Devlet Tiyatroları’yla çalışamadıkları için bu rakam daha da yüksek anlayacağınız.

Bu rakam her yıl artıyor, İstanbul için işin en sevindirici yanı bu.

Ancak herkesin dile getirdiğini Biletix’çiler de söylüyor, İstanbul’da kapalı konser salonu yok...

Bu yüzden İstanbul’da konser sezonu sadece Mayıs-Eylül olmak üzere maksimum 4,5-5 ay...

Oysa büyük kapalı salonlar olsa, bu etkinlikler bütün yıla yayılacak.

Büyük salonların yapılması kadar Şükrü Saracoğlu, Seyrantepe gibi stadların üstlerinin kapatılması da çözüm olabilir. "Bu iki stadın üstü kapansa İstanbul’da konser sezonu kışın da sürer" diyor Biletix’çiler.
Yazarın Tüm Yazıları