Teoman’ın genç rock’çılara özür borcu var

Galatasaray Üniversitesi’nin her yıl ilkbaharda düzenlediği şenlikte gençler bu iki sanatçıyla eğlendi, coştu...

Ama üzülenler de vardı...

Teoman’dan önce şenliklerde alt grup olarak üç genç rock grubu sahne alacaktı.

Palekanon, Tramway ve The Revolters...

Teoman’ın da bundan haberi vardı.

Şenlik programına da bu rock grupları yazılmıştı zaten.

16.00’da Palekanon, 18.00’de Tramway, 19.00’da The Revolters sahnede olacaktı.

Ancak son gün Teoman altında çalacak başka bir grup istemediğini söylemiş şenlik organizatörlerine.

Ne yapacaklarını şaşıran organizatörler Teoman’ın ikna etmeye çalışsalar da başaramamışlar.

Çareyi genç grupların programını iptal etmekte bulmuşlar.

Sabah enstrümanlarını alıp evden çıkan, şenliklerde sahne alacağını sanıp büyük bir heyecanla yola koyulan genç grup elamanları şimdi nasıl kızgın Teoman’a anlatamam...

Hadi Palekanon ve Tramway genç gruplar. Ama The Revolters gibi daha tecrübeli bir grubu bile engellemiş Teoman.

Erken çıkmak istediği için falan desem o da değil...

20.30’da çıkması gerekirken 21.30’da sahne almış ünlü rock’çı.

Alt grupların sahneye çıkmasını engellediği için de 21.30’a kadar müziksiz devam etmiş Galatasaray şenlikleri...

Teoman kendisi de o yollardan geçip şöhret olmuş, gençlerin dilinden anlayan bir sanatçı sonunda...

Ancak kapris denilen şey insanın gözünü kör ediyor herhalde.

Şimdi hem o rock gruplarına hem de şenliği saatlerce müziksiz bıraktığı için Galatasaray Üniversitesi öğrencilerine büyük bir özür borcu var Teoman’ın...

Nasıl öder bilemiyorum artık...

Atatürk canlı yayındaymış kaçırdım, tekrarı var mı acaba

Atatürk’ü pastanın içinden çıkarırsan, sunucunun biri de kalkıp ekranda mumyasını böyle konuk eder işte...

Seda Sayan diyor ki;

“Ne yaptık, Atatürk’ün aziz hatırası önünde dansöz mü oynattık?”

Onu da seneye yaparsınız artık.

Mumyanın eline bir kadeh rakı bardağı koymayı da unutmayın ama...

“Alişan’la Çağla şıkel de aynı mumyayı çıkardılar programa, onlara niye bir şey söylenmiyor” diye soruyor Sayan.

Ne diyelim Seda bacı, Allah akıl fikir versin.

Demek bu işler hep Show TV ekranında oluyor.

Merak ediyorum, Show TV stüdyolarında Atatürk’ün mumyasını kapan canlı yayına çıkarıyor da, orada bir yönetici de çıkıp “Ne yapıyorsunuz arkadaşlar” demiyor mu?

Saner’e, Haluk’a, Caner’e, Ender’e soruyorum bunu...

Merak etmeyin, RTÜK’çüler buna ceza vermez. ıçten içe seviniyorlardır “Atatürk’ü bu komediye de alet ettiler” diye. Merak ediyorum, siz bir ceza verecek misiniz?

Vapurda alem yapılmaz

Hafta sonu Kabataş-Adalar seferini yapan şehir hatları vapurunda içki krizi yaşandı. “Ada yolcusuna kaptan işkencesi” diye okuduk haberi.

Dört, beş kişi içki içtiği için vapuru kaldırmamış kaptan.

Buraya kadar haklı.

Vapurda içki içemezsiniz, eskiden olduğu gibi darbuka çalarak da gidemezsiniz adalara artık.

Toplumsal kurallar var ve bunu hepimiz öğreneceğiz.

Ancak kaptan dört kişiyi güvenlik güçlerine bildirip indiremediği için diğer vapur yolcularını neden mağdur ediyor?

Ne hakla milletin poşetlerini içki var mı yok mu diye kontrol ettiriyor?

Kimin poşetinde içki olduğu İDO’nun işi mi?

Adam belki adadaki evine rakı götürüyor ne biliyorsun? Her poşetinde içki olana vapurda içecek muamelesi yapmak niye?

Kaptanın yapması gereken, vapurda içki içen ve huzursuzluk yaratan yolcuyu ilk durakta güvenlik güçlerine bildirmektir.

Gerisine ne kaptan ne de İDO karışır...