Son star: Emrah Keskin

Televizyonlarımız her hafta bir star çıkarmaya devam ediyor. Geçtiğimiz haftaki starımız Selçuk’un ardından, bu kez de yeni star Emrah Keskin’le tanıştık.

Türkstar uzun maratonun ardından Emrah Keskin’in galibiyetiyle sonlandı. Jürinin Simge’ye olan mesafeli yaklaşımının final gecesinde de sürdüğü son programdan akıllarda kalan bir-iki nokta var.

Armağan’ın önümüzdeki sezon jüride yer almayacağını 10 gün önce yazmıştım. Bu yazıdan sonra Armağan’sız bir Türkstar’ın tadı olmayacağını söyleyen çok sayıda mail aldım. Ancak Armağan fikrinden vazgeçmedi ve önümüzdeki sezon olmayacağını söyleyerek izleyiciye veda etti.

Bu da demek oluyor ki, Armağan olmayacak ama Türkstar olacak. Bu star yarışmalarının önümüzdeki sezon devam edeceği artık kesin. Ancak hem Popstar hem de Türkstar programın formatında ciddi değişiklikler yapmak zorunda artık. Yoksa, aynı formatla üçüncü sezona girecek star yarışmalarını kimse izlemez...

Türkstar’da reytingin tavan yaptığı bölüm herhalde Seray Sever’in dansıydı... Bir yandan müziğin ritmiyle olduğu yerde zıplayan, diğer yandan eliyle elbisesini sürekli yukarı çeken Seray Sever’in göğüsleri ha çıktı ha çıkacak diye merakla bekledi izleyici. Sever de bunun farkındaydı. Zaten başta Gamze Özçelik olmak üzere herkesten rol çalarak, ilgiyi toplamak için yapılmış küçük bir numaradan başka bir şey değildi bu.

Emrah Keskin’in Türkiye’nin yeni pop idolü sıfatıyla söylediği ilk şarkıda sözleri unutması ise tam bir talihsizlik. Umarım bundan sonraki pop yolculuğunda da böyle tökezlemez.

Avşar’a değil, kendinize kızın

Şimdi Hülya Avşar’ın son reklam filminde, ‘oktan’la Oktay’ı karıştıran, her şeyi yanlış anlayan magazin muhabirlerini ‘aptal’ yerine koymasına sinirleniyoruz ama çuvaldızı da biraz kendimize batırmamız gerekmiyor mu?..

Program ismi vermeyeceğim ama bir magazin muhabirinin Doğa Rutkay ve Rutkay Aziz’le yapılan röportaj sırasında Doğa Rutkay’a sorduğu şu soruya bakar mısınız:

- Anneni mi babanı mı daha çok seviyorsun?

Şimdi sorulacak soru mu bu?

Dalga geçer gibi değil mi?

Hiçbir hazırlık yapmadan röportaj yapmaya gidersen, takıldığın yerde böyle ilk aklına geleni sorarsın işte. Artık üç yaşındaki çocukların bile yanıt vermediği sorularla, Hülya Avşar’a daha çok malzeme olursun.

Doğa Rutkay da ne yapsın; ‘İkisini de ayıramam’ dedi, soru bile diyemeyeceğim bu zırvalığa...

Sigaralı basın toplantısı

Her şeyimiz alaturka olmak zorunda mı? Türkiye’nin en önemli oyuncularının rol aldığı, iddialı bir filmin basın toplantısı bile... Hülya Avşar’lı Oktay Kaynarca’lı Zaman filminin basın toplantısı, genç oyuncu Arda Kanpolat’ın intiharıyla gündeme geldi ama gözden kaçan bir şey vardı.

Avşar, Kaynarca, Ali Özgentürk, Birol Ünel ve diğer oyunucular masada yanyana oturuyor. Karşılarında Türkiye’nin bütün TV’lerinin kameraları, en önemli gazeteleri, bir medya ordusu...

Ama sanki onlar kendi aralarında sohbet ediyor. Bir yanda Özgentürk yakmış bir sigara, diğer yanda Birol Ünel tüttürüyor. Böyle bir gayri ciddiyet olur mu?

Sigara kötü örnek oluyor gibi bir itiraz değil benimki... Yaptığımız işe, birbirimize, kendimize de mi saygımız yok? 10 yıl sigara içmiş biri olarak biliyorum ki, yarım saat orada sigara içilmese kimse nikotin krizine girmez. Ama içilirse ortaya çıkan fotoğraf gayri ciddi ve yapılan işin kalitesini aşağıya çeker nitelikte olur!..


TV bombaları

Ateşli su

Olimpiyat şelalesini zaten bin kişi taşıyacak...

Hülya Avşar, Olimpiyat meşalesinden bahsediyor
Yazarın Tüm Yazıları