Ses ver Candan!

Özbek şarkıcı Yıldız Usmanova, “Yalan’ı Almanya’da Özbekçe okumuştum. Türkiye’den bir müzik şirketi arayıp şarkıyı istedi. ızin vermedim. Sonra bir baktım şarkım Candan Erçetin’in albümünde. Bırakın bana telif ödemeyi, albümüne adımı bile yazmadı” diyor.
Muhabirler günlerdir Candan Erçetin’e ulaşmaya çalışıyor ama ses seda yok.
Tamam Candan magazin sayfalarında görünmeyi seven, bu tür polemiklerin peşinde koşan biri değil.
Ama ortada da bir iddia var.
Candan Erçetin’in basın için değil, hayranları için bir açıklama yapması gerekmiyor mu?
Yoksa biz de “Sükut ikrardan gelir” deyip iddialara inanalım mı?..
Bu arada ıslak imzayı savcılığa ulaştırmak için 5 ay bekleyen albay gibi, Usmanova’nın da “şarkı benim” demek için yıllarca beklemesi enteresan..

Toplu taşıma ve hijyen

Domuz gribi nedeniyle toplu ulaşım araçları dezenfekte ediliyor.
Metro vagonları, belediye otobüsleri hatta şehir hatları vapurları bile...
Özel giyimli görevliler koltuklara, tutunacak yerlere, köşe bucak her yere dezenfektan püskürterek hijyenik kalmasını sağlıyorlar.
Çok güzel bir uygulama...
Güzel de bunu yapmak için neden domuz gribi bekleniyor?
Periyodik olarak toplu taşıma araçlarının böyle temizlenmesi gerekiyor.
Yüzbinlerce insanın bindiği, dokunduğu, kullandığı yerlerin bir süre sonra mikrop yuvasına dönüşmesi kaçınılmaz.
Sadece domuz gribinin değil her türlü hastalığın bulaşabileceği alanlar bunlar.
Bu yüzden toplu taşıma araçlarında bu güzel uygulamayı periyodik olarak her zaman istiyoruz, domuz gribi salgını bittikten sonra da...
NOT: ıstanbul metrosunun dünyanın en temiz metrolarından biri olduğunu da söylemeliyim.
O kadar metro gördüm, en temizi ve bakımlısı bizimkisi...
ıstanbul Ulaşım Aş’nin metrolara iyi bakması kadar, ıstanbul halkı da özenli kullanıyor vagonları...

Düzeltme; önceki günkü yazımda bir soyadı karmaşası oldu ve tasarımcı Hakan Yıldırım’la Hakan Baykam’ın soyadları karıştı. Yani Cavalli defilesiyle ilgili açıklama yapan Hakan Baykam’dı. Düzeltir, özür dilerim.

Diyanet şaşırttı

Sağlık Bakanı bir süre öpüşmeyin, hatta tokalaşmayın diye uyarıyor...
Ama önümüz bayram.
Diyanet ışleri Başkanı Ali Bardakoğlu’ndan ilginç bir açıklama geldi:
“Büyülerinizin elini öpmekle bir şey olmaz. Korkmayın, siz büyüklerin elini öpün, duasını alın. Büyüklerinizden size hep iyilik gelir...”
Sayın Bardakoğlu, virüs bu virüs... Ne anlar büyüğe saygı, küçüğe sevgi gibi Türk geleneklerinden...
Büyüklerin elini öpmekten de bulaşır, küçüklerin öpüşmesinden de...
Üstelik en çok ellerden bulaştığını söylüyor yetkililer, “Günde 10 kez ellerinizi yıkayın” diye uyarıyorlar.
Siz diyorsunuz ki “Büyüklerin ellerini öpmekle bir şey olmaz”...
Haydaaaa...
Oysa Bardakoğlu, çağdaş ileri görüşlü bir din adamıdır.
Bu konudaki tutumu hayal kırıklığı yarattı bende.