Paylaş
Dün iddianın sahibi Giresun Üniversitesi akademisyeni Prof. Dr. Aygün Attar’la konuştum.
Aygün Hanım 30 yıldır Türkiye’de yaşayan, Türkiye-Azerbaycan ilişkilerinin gelişmesi için çaba gösteren Azeri kökenli bir eğitimci...
“Bu sahne bizi rencide etti” diyor.
“Filmlerin verdiği mesajlar önemlidir, hiçbir Azeri vatandaşı, bir Türk’ün karşısına cenk etmek için çıkmaz” diyor...
“Bu filmdir, şakadır” desem de ikna edemedim Aygün Hoca’yı...
Şahan da bu tepkiler üzerine fragmanda olmayan o sahnenin tamamını yayınladı.
Recep İvedik ringe çıkıp, “Gardaş birbirimize çok yüklenmeyelim tamam mı, iki bayrak tek vatan biliyon, Azerbaycan-Türkiye gardaş” diyor...
Azeri boksör, “Ben buraya cenk etmeye gelmişem” deyip iki tane patlatıyor İvedik’e...
“Napıyon lan, insan gardaşının suratına vurur mu” diye şaşıran Recep İvedik, “Madem öyle ben de senin ağzını burnunu kırmaya gelmişem gardaş” deyip yumruğu patlatıyor.
Azeri boksör ringin bir ucuna uçuyor...
Aygün Attar’ın tüm Azerbaycan adına filmden çıkarılmasını istediği sahne bu işte...
Peki Şahan bu hassasiyeti kestirebilecek tecrübede bir sinemacı, burada Azeri boksör yerine başka bir ulustan boksör koysaydı olmaz mıydı?
Bir şey söyleyeyim mi Attar Hocam, olmazdı...
O zaman işin mizahı böyle çıkmazdı, iki kardeşin birbirini dövmesi üzerine, Recep’in her zamanki uyanıklığı üzerine yapılan mizah bu kadar çarpıcı olmazdı...
Azerbaycan halkını rencide edici, küçük düşürücü bir şey yok ortada, tam aksine iki ülkenin kardeşliği üzerinden yapılan bir mizah var.
Zaten Şahan da Azerbaycan halkına selamlarını iletti, “En kısa sürede orada yapacağım galada buluşmak üzere” dedi...
Artık Recep İvedik 5’e Bakü’de gala yapmak farz oldu Şahan...
Bizim şüphemiz yok da gidip bir de orada samimiyetini Azeri kardeşlerimize göstermelisin...
All Star geliri hangi şehitlere
Başlığı yazarken bile zorlandım, ne demek hangi şehitlere...
Bu ülkenin şu şehidi, bu şehidi mi olurmuş, bu toprak için canını veren herkes şehit değil midir?
Ama sormadan da edemiyor insan. Mesela şu son yapılan All Star maçı... Arda’nın da yer aldığı çok da güzel bir gösteriydi, tüm geliri şehit ailelerine bağışlanacağı açıklandı...
Sadece 15 Temmuz’dan sonra şehit düşenlere mi, terör saldırılarında hayatını kaybeden güvenlik güçlerine mi, Güneydoğu’da yıllardır gözünü kırpmadan şehit olan kahramanlara mı, Suriye’de vatan toprağından uzakta şehit düşen askerlerimizin ailelerine mi?
Umarım hepsine birdendir...
Hepsi bizim şehidimiz çünkü...
Bir çikolatalı fındık kreması tavsiyesi
Benim son günlerde tartışılan meşhur fındık kremasıyla tanışmam bundan 40 yıl önceye dayanır... O zamanlar Türkiye’de sadece çok zenginlerin ya da ‘Alamancı’ çocuklarının bildiği bir şeydi bu ürün. Ben ilkine girmediğim için ikinci kategorideydim ve bizimkilerin Almanya’dan getirdiği kavanozları iple çekerdim...
Tanışmam gibi ayrılmam da çok uzun zaman önce oldu, son 10 yılımda bu üründen yediğim bir kavanoz bile değildir...
Ya çocuklar olduktan sonra?
Bu yazıyı da o yüzden yazdım zaten, nispeten daha sağlıklı fındık kreması arayanlar için...
Çocuklar olduktan sonra Nocciolata’yı keşfettim, İtalyan menşeili organik bir ürün...
Doğal şeker kamışından üretiliyor, içinde palmiye yağı yok, ayçiçek yağı kullanılıyor...
Doymuş yağ oranı muadillerine göre çok daha az...
Bu yüzden de meşhur markanın 400 gramlık kavanozu 9 lirayken, Nocciolata’nın 270 gramlık kavanozu 22 liradan satılıyor.
Muadillerine göre çok daha pahalı ama illa çikolatalı fındık kreması yiyeceğim diyorsanız bu tür ürünleri tercih edin...
Muslera haksız rekabet...
Galatasaray kaleciden yana her zaman yüzü gülmüş bir takımdır. Turgay Şeren’den başla Simoviç’ten Taffarel’e, Mondragon’dan Muslera’ya kadar...
Hangisi daha iyi diye sorsalar Avrupa’da kupalar kaldırdığı ve Galatasaray’a çok emeği olduğu için Taffarel derim ama bugün 20 yaşındakiler için tartışmasız Muslera efsanedir... İtiraf edeyim ben de büyük bir Muslera fanıyım...
İnanın Galatasaray maçlarında bazen bizim kalede tehlike olsa da panter kurtarsa diye bekliyorum...
Aslında Muslera’yla ilgili en güzel tanımı geçen yaz Akhisar Teknik Direktörü Cihat Arslan yapmıştı...
Galatasaray’a evinde 3-1 kaybettikleri maçtan sonra, “Muslera haksız rekabete yol açıyor... Önemli bir performans sergiliyor. Bugün de bizim öne geçmemizi engelledi. Muslera bu ligin rekabetini bozuyor” demişti Cihat Hoca...
Doğru söze şapka çıkarılır, gerçekten Muslera’yı izlemek büyük keyif.
Bu yüzden Milliyet Yılın Sporcusu ödüllerinde bu sene ‘yılın futbolcusu’ kategorisinde oyum Fernando Muslera...
Diğer adaylar Arda Turan, Hakan Çalhanoğlu, Wesley Sneijder, Gökhan Gönül, Jose Fernandao...
Göreceksiniz Muslera sadece bu ödülü almakla kalmayacak, Bruma ve yeni transfer Rodrigues’le bu yıl şampiyonluğu da kucaklayacaktır.
Blacklist mi, Breaking Bad mi?
Hastalık nedeniyle cuma öğleden sonra eve kapanıp, pazartesi sabahı çıkınca geç de olsa, izlemek istediğim bir diziye takılayım dedim Netflix’te.
Breaking Bad’i seyretmeye başladım...
Tıpkı Fargo’daki gibi sıradan bir insanın suç makinesine dönüşmesi üzerine güzel bir yapım, dendiği kadar varmış...
Şimdilik ikinci sezonu bitirdim Breaking Bad’e devam ediyorum, bir yandan da üçüncü sezonun sonuna geldiğim Blacklist tam gaz sürüyor...
Arada dur kim kimdi diye bir kalsam da, iki diziyi aynı anda izlemek iki kitabı aynı anda okumak gibi bir şey...
Paylaş