Rehine görüntüleri ne kadar yayınlanmalı?

Düşünün televiyonu açıyorsunuz, eşiniz, babanız ya da kardeşinizin kafasına dayanmış bir silah, gözü dönmüş bir terörist tarafından ateşleniyor.

Açıkçası silahın ateşlendiği anın bile bazı kanallar tarafından gösterilebileceğinden korkmuştum. Korktuğumuz olmadı ama yayınlanan görüntüler bile fazlasıyla yetti...

Bazı kanallar silahın doğrultulduğu anda yayını kestiler (CNN Türk), bazıları öldürülen Murat Yüce’ye okutulan bildiriyi bile ekrana getirmediler (NTV). Bazıları ise ikinci el silah sıkıldığında kanlar içinde yerde yatan rehinenin vücudunun kasıldığı görüntüyü bile verdiler (TGRT). Kimisi de kanlar içindeki görüntünün üzerine silah efekti döşediler (atv).

Peki hangisi doğru ve rehine görüntüleri ne kadar yayınlanmalı?

El Kaide’nin de istediği bu değil mi? Şiddeti yaygınlaştırmak, mümkün olduğunca çok insanın gözünü korkutmak. Adamlar bunun için neredeye özel stüdyo kuruyorlar, kamerayı çalıştırıyorlar, bildirilerini okuyorlar, rehineye istediklerini söyletiyorlar sonra da infazı gerçekleştiriyorlar. Baştan aşağı kurgulanmış bir şiddet gösterisi izliyoruz.

Televizyonlar da bunu sonuna kadar yayınlayarak şiddetin yayılmasına zemin hazırlıyorlar.

Tabii ki bu infaz haberdir ve tabii ki televizyonlar bunu haberleştirecektir. Ancak ben o haberde ne teröristlerin okuduğu bildiriyi ne de kurbanlarına zorla okuttuklarını dinlemek istiyorum.

Hele ateş edildiği sahneler, kanlar içindeki görüntüler asla yayınlanmamalı.

Bu Irak’ta olmasa bizim Güneydoğu’da yaşanmış bir terör eylemi olsa televizyonlar aynı şekilde görüntüleri yayınlar mıydı merak ediyorum? Şiddet her yerde şiddet değil mi?

Belki de en doğrusu bu haberleri donuk karelerle, fotoğraf olarak vermek. Video görüntüsünü yayınlamak El Kaide’nin kurgusuna alet olmak alamına geliyor.

Üstelik sadece Türk rehineler için söylemiyorum bunu. Irak’ta yaşanan tüm rehine olaylarında aynı yol izlense sanki şiddetin ve vahşetin dozuyla birlikte acılarımızı da daha hafifleteceğiz.

Güntekin NTV’de

Hafta başında futbol programlarının hangi kanalda kimlerle olacağını yazmıştım. O yazıda Güntekin Onay’ın atv’ye geçebileceğini söylemiştim ama Onay dün ani bir kararla NTV ile anlaştı.

Güntekin Onay’la konuştum. ‘Dediğin doğru, atv ile görüştüm hatta prensipte anlaştık ama tam o sırada NTV’den teklif gelince hiç düşünmeden kabul ettim’ dedi.

Onay NTV’de Almanya ve İngiltere Ligi maçlarını anlatacak, bir de furbol programı hazırlayacak. Kendisinin de dediği gibi artık kavgadan, dövüşten uzak olacak.

Sunucular da bulunduğu kabın şeklini alıyor anlayacağınız. Artık Telegol’den çok farklı ve çok daha iyi bir Güntekin Onay izleyeceğimizden hiç kuşkum yok.

TRT-Digitürk anlaşması nedeniyle Show TV’de Maraton’un yayınlanmayacağını da yazmıştım. Erman Toroğlu ve Şansal Büyüka, Lig TV’de program yapma önerisini kabul etmiş gözüküyorlar. Büyüka, dün Medyatava.net adlı internet sitesine yaptığı açıklamada, ‘Toroğlu’yla birlikte sözleşmelerini yenilediklerini’ söyledi. Maraton artık Lig TV’de yayınlanacak.

Almancamız gelişti

Berlin in Berlin pazartesi akşamının en iyi filmiydi. Ancak Kanal D, filmde yer alan Almanca bölümlere alt yazı vermeyi düşünmedi.

Berlin in Berlin sayesinde Almanca’mız gelişti.

TV bombaları

Başın mensubu
Dün başına yansıyan görüntüler.
Habertürk spikeri