Plajlar halkındır!

“Parayla denize giriyoruz. Brezilya’da, İspanya’da böyle bir ‘kıyı faşizmi’ yok” dedi.
Haklısın Melis...
Yeni gittiğim Rio’dan bir örnek vereyim sana...
Ipenama’da, Copacabana’da tek bir otel sahil kenarında değildir.
Bütün sahiller halka açıktır.
Tek bir otel var kendine ait plajı olan; Ipenama’nın en sonunda bulunan ünlü Sheraton...
Sadece müşterilere ait nefis bir koyu var...
O oteli ne yapıyorlar şimdi biliyor musun? Yıkıyorlar.
Gerekçe; otelin arkasında bulunan mahallede yaşayanların otel yüzünden özgürce denize girememesi...
Oysa 100 metre ilerisi de plaj...
Ipenama’da 3, Copacabana’da 4 kilometre uzunluğunda halka açık plaj var...
Ona rağmen tek bir otelin bile sahili işgal etmesine izin vermiyorlar.
Plajlar halkındır, otellerin ve beach’lerin değil...

Şafak Sezer (2)

Şafak Sezer iyi ki politikadan falan anlamıyormuş...
Başbakan’dan özür diledikten sonra kendisi öyle demişti.
Ama gördük ki, hiç fena değilmiş aslında politikada!
Beyaz TV’de oyunu AK Parti’ye verdiğini söyledi, hedef gösterilen Memet Ali Alabora’yı “Dünyanın en korkak adamıdır” diyerek yeniden hedef tahtasına oturttu...
Resmen siyasetin dik alasını yaptı...
Ama bunu da bugünün rüzgârına kapılıp yaptığını çok iyi bildiğim için Şafak’a asla politik bir oyuncu diyemeyiz.
Onun siyaseti Erman Kuzu’nun çapı kadardır!
Şafak’a tek tavsiyem, bu konuyu daha fazla uzatmaması.

Kadınlara karışmayın

Yeter artık ya, bırakın kadınların bedenini konuşmayı, bırakın başkasının bedeni üzerinde kendinizi hak sahibi sanmayı...
Hamileyken, karnı burnunda gezilmezmiş sokakta...
Ahlaksızlıkmış...
Bizim terbiye sınırlarımıza uygun değilmiş...
Yeter artık ya...
Kim koyuyor kardeşim bu terbiye sınırlarını?
Kim size bu ahlâk bekçiliği görevini veriyor?
Yok kürtaj, yok hamilelik, yok ertesi gün hapı...
Ne kadar meraklıymışsınız erkek kafasıyla kadın bedenini kurcalamaya...
İsteyen hamileyken gezer...
İsteyen hiç dışarı çıkmaz...
Size ne!
Bunun kararını verecek tek bir kişi vardır; o da kadının kendisi...
Gerisi saçmalıktan öte bir şey değil.

Çalıntı logo!

Avea, logosunu değiştirerek, imajını yenileyerek geçen ay yeni bir atağa kalktı...
Yeni logosu için hemen çalıntı olduğu söylendi.
Avea’nın yeni logosundaki ikon, wi-fi ve mobil bağlantı sinyaline gönderme yapıyor...
Google Wallet’in logosunu da dik çevirirseniz, Avea’nın logosuna benziyormuş.
Bu yüzden Avea’nın logosunun çalıntı olduğu iddiaları ortaya atıldı.
“Dik çevir, yandan bak” işlerine gireceksek eğer, dünyada hiçbir logonun özgün olmadığını söyleyebiliriz...
Bakın Mimar Sinan Üniversitesi’nin logosuna: Baykuş...

Eski Yunan’da bilgeliği simgelediği için baykuş amblemini yıllar önce kullanmaya başlamış üniversite...
Tripadvisor adlı popüler seyahat sitesinin logosu da aynı şekilde baykuş...
Üstelik site, üniversitesin logosu gibi cepheden görülen, büyük gözleri öne çıkan, neredeyse aynı tarzda bir logo seçmiş kendine.
Bu durumda Tripadvisor’ın logosu Mimar Sinan Üniversitesi’nden çalıntı diyebilir miyiz?
Dersek saçma olmaz mı?