Pazar günü 21.00

Ak Parti ve CHP’nin dünkü ortak basın toplantısında detaylar açıklandı.
Ekrem İmamoğlu ve Binali Yıldırım, Lütfi Kırdar Kongre Merkezi’nde canlı yayına çıkacak...
İsteyen kanal sinyali alıp canlı yayınlayabilecek.
Günlerdir tartışılan moderatör meselesi de çözülmüş oldu, tartışmayı İsmail Küçükkaya yönetecek.
Muhalif çizgideki Fox’un haber yüzlerinden birinin seçilmesi Binali Yıldırım’ın kendine güvenini gösteriyor.
Ama ben şuna kesin inanıyorum...
Bulunduğu kurum muhalif haber çizgisiyle tanınsa da İsmail Küçükkaya’nın adalet terazisinden zerre şaşmayacağına ve taraf tutmayacağına sonuna kadar inanıyorum.
Çünkü bu yayını Fox adına değil, bütün Türkiye adına yaptığının bilincinde olacak kadar tecrübeli bir isim.
Ayrıca bu işin bu kadar abartıldığı, bu kadar gerilim yaratılan bir mesele olmadığını da hep birlikte göreceğiz...
İki aday son derece medeni bir şekilde çıkıp görüşlerini açıklayacak ve iyi bir demokrasi sınavı verecek...
Göreceksiniz kazanan Türkiye olacak...
Pazar akşamı 21.00’de hangi kanallar yayını alıp canlı ekrana getirecekler merak ediyorum.
Haber kanalları yapacak da büyük kanallar da topa girecek mi acaba?
Ve öyle olursa aynı içerikle reytingi hangi kanal daha çok alacak?

Hangi düğün daha güzel?

Bayram sonrasında düğün haberleri peş peşe gelmeye başladı, hafta sonu önce Amine Gülşe-Mesut Özil ardından Berfu Yıldırım-Eser Yenenler evlendi.
İlki davul zurnalı ve mehter takımlı, ikincisi dansların ve eğlencenin öne çıktığı bir düğün oldu.
İkisinde de oturmayan şeyler vardı...
Mesut Özil’in neredeyim ben dercesine şaşkın bakışları ve duruşu...
Eser Yenenler’in The Lumineers şarkısında halay çekmesi gibi.
Sosyal medyada Eser’in dansının geyiği çok döndü...
“İyi ki ünlü değilim, bu düğüne davet edilip bu dansı canlı izlemek zorunda kalmadım” diyenler çıktı.
İki düğünle ilgili o kadar çok görüntü izledim ki, her ikisine gitmiş kadar oldum.
Mesut beni şaşırttı, Almanya’dan İngiltere’den arkadaş grubu yerine bizim magazin ünlüleriyle düğün yaptığı için...
Eser beni şaşırttı, aldığı kilolarına rağmen seçtiği damatlığıyla...
Ve sonunda
karar verdim,
hangi düğün daha güzeldi diye.
İkisinin de dozu ayarlanamadığı için ikisi de değil dedim.
Tabii burada önemli olan bizim değil, gelin-damadın beğenmesi...
Onlar ermişse muradına bize kerevetine çıkmak düşer.
Mutluluklar diliyorum her iki çifte de...

Tuvalet fırçası

YouTube kanalı için Emre Belözoğlu’na tuvalet fırçası uzatan İzlandalı dangalak bunun eğlenceli bir şey olduğunu düşünüyor muhtemelen.
Takipçi sayısını artıracağını tahmin ediyor.
Yeterince iyi like alacağına inanıyor. Yalan mı? Şampiyonlar Ligi finalinde sahaya mayoyla atlayan kadının söylediklerine bakın;
◊ 300 bin takipçim bir anda 2 milyona fırladı. Böyle bir şeyi parayla satın alamazsınız...
◊ Bir anda dünya çapında üne kavuştum ve iş teklifleri gelmeye başladı.
◊ İnanılmaz bir sonuç aldım ve daha mutlu olamam. Hayatımın en büyük işi oldu.
◊ 30 yaşımda emekli olmayı düşünüyordum, şimdi bunu hayata geçirebileceğim.
◊ Sevgilisi de, “Benim hatun Şampiyonlar Ligi finaline girdi, seninle gurur duyuyorum, sen benim her şeyimsin” dedi.
Böyle bir dünya varken Şampiyonlar Ligi finalinde sahaya mayoyla atlayan da çıkar, ülkesine gelen futbolcuya tuvalet fırçası uzatan da...
Ne yazık ki üretmeden, düşünmeden en kolay yoldan parayı bulmaya odaklandı bütün insanoğlu...
Bu yüzden tuvalet fırçasına kızmayın. İzlandalı futbolcular, buraya geldiğinde bizimkilerin içinden de klozetle karşılayanlar çıkabilir.
Çünkü sadece aptallık kazanıyor artık.