Paylaş
Onun dışında genel olarak beğenilmiş gece.
İki yıl önceki Altın Kelebek’te de “Yalan Dünya” ekibinin sunumu benzer şekilde eleştirilmişti...
“Neden oyunculara sundurmakta ısrar ediyorsunuz” deniyor...
Ben de soruyorum, kime sunduralım?
Şovmenler dışında bana bu tür ödül törenlerini kusursuz sunacak 5 kişilik bir liste yapar mısınız?
Zorlanırsınız...
Bulacağınız isimlerin çoğu da geçmişte Altın Kelebek’i sunmuştur.
Ne yazık ki Türkiye’de böyle bir sıkıntı var...
Bence oyunculuk okulları sadece rol yapmayı değil, canlı yayın yapmayı da öğretmeli genç oyunculara.
Yeni isimler kendilerini bu alanda geliştirmeli...
Bizim oyuncuların çoğu canlı yayına bir programa bile çıkmaktan çekiniyor.
Çıktıkları zaman da kasılıp kalıyorlar...
Bu yüzden yıllar önce, “Oyuncudan sunucu olmaz” iddiasını ortaya atan benim...
Genç kuşak oyuncuların kendilerini bu konuda geliştirmeleri, oyunculuk okullarının da bu işe ağırlık vermeleri gerekiyor.
Reyting iyiydi
Pazar akşamı Altın Kelebek Ödül Töreni, televizyonda en çok izlenen 5’inci program oldu.
3.38 reyting, 11.26 izlenme payı aldı...
Reytinglerin 3-4 puan düştüğü haziran sonuna göre hiç fena bir sonuç değil. Tören, pazar günü sosyal medya reytinglerinde de birinci oldu...
İtalyan işi!
Bu ay başında Napoli’nin güneyine Positano’ya gitmiştim...
Geçen yıl gittiğim için iyi biliyorum daha 3 yaşına gelmemiş bir çocukla Positano’ya gitmenin delilik olduğunu...
Çünkü buraya ‘vertical city’ (dikey şehir) deniyor, dik kayalara kurulu olduğu için de her yere merdivenle ulaşılıyor.
Yani çocukla gidilecek bir yer değil.
Ama bu küçük kasabanın denize sıfır tek oteline rezervasyonum olduğu için rahatım.
Çocukla merdiven çıkmayacağım, odamın önünde küçük bir bahçe var, önüm deniz...
Napoli’den araba kiraladım, Positano’ya vardığımda saat 17.00...
Otele gittim, odam yok!
Genel müdür nerede? O da yok!
“Kusura bakmayın bir hata yaptık” diyor bir görevli...
Ne hatası ya?
Şaka mı bu?
Genel müdürü bulup telefona bağladılar. Son derece sakin şekilde “Hata yaptık” diyor, beni iyice delirtiyor. Bir süre sonra telefonda nasıl bağırıp çağırmaya başladım anlatamam...
Oteli ayağa kaldırdım!
Herif hâlâ sakin, “Sizi başka bir otele yerleştirelim” diyor... Otel nerede? Dağın tepesinde, çıkmak için 500 merdiven tırmanmak lazım.
Manyak mısın be adam!
Karşımda olsa boğazına sarılacağım...
“Siz İtalyanlar hep böylesiniz” falan diye hakarete başladım artık. Sonunda terk ettim oteli! Akşam oldu 18.00, elde bavullar ve çocukla bir restorana çöktüm...
Şarap ve pizza söyledim! Gece kalacak yerimiz yok biz ziyafeteyiz.
Sonunda bir otel buldum, 250 merdiven yukarıda. O tatilde üç gün boyunca denize inmek için 250 merdiveni çocukla indim çıktım...
Ama otelimiz o kadar güzel, odamız o kadar harikaydı ki, Positano’ya çocuksuz yolunuz düşerse Hotel Miramare aklınızda olsun...
Booking.com
Booking.com uzun yıllardır yurtdışı otel rezervasyonlarımı yaptığım bir site...
Positano’daki oteli de onların sitesinden ayarlamıştım.
Telefon açtım, “Nedir bu rezalet” diye...
İtalya’dan arayınca İtalyanca...
Türkiye’den arayınca Türkçe konuşan görevli çıkıyor karşına...
İşlerini çok iyi yapıyorlar.
Positano’daki karışıklıkta onların bir suçu yok.
“İstediğiniz bir otelde kalın, farkını biz ödeyeceğiz. Önerimiz şunlardır” diyerek krizi çözen de onlar oldu.
Bir kere daha çok iyi çalıştıklarını test etmiş oldum.
Mizaha gel!
Sibel Can’la makara yapıyor sosyal medya, Altın Kelebek’te saçına taktığı aksesuvar yüzünden...
Önce bizim hurriyet.com.tr yaptı haberi.
“Rihanna’ya benzemeye çalışırken Emine Beder oldu” diyorlar...
Vallahi çok yaratıcısınız...
Her yapılanı bir şeye benzetmek, zorlama kulplar takmak, ünlülerin her adımıyla dalga geçmek gibi bir ‘ergen hastalığımız’ var artık.
Gülsen gülünmüyor...
Bu mizah anlayışı vallahi eğlendirmiyor...
Taciz diyecekler
Ediz Hun bugüne kadar hangi ödül töreninde hangi programda beyefendilik sınırlarını zorlamış...
Centilmenlik dışına taşmış bir hareket yapmış da Serenay Sarıkaya’ya yapsın...
Neredeyse sahnede tacizle suçlayacaklar Ediz Hun’u...
Törene eşiyle beraber geldi, Ediz Hun sahnedeyken salonda eşi de vardı...
Sahnede yaptığı da sıcak, samimi bir tebrikti.
Ötesinde bir mana aramak Serenay ve Ediz Hun kadar, salondaki eşine de haksızlık...
Dünya Kupası günlüğü
TRT bence bu Dünya Kupası’nda bir rekor kırıyor...
Tanıtım rekoru...
Eskiden maç sırasında spikerler maç sonrası başlayacak programı...
Hadi en fazla o hafta başlayacak yeni dizinin tanıtımını yaparlardı...
TRT spikerleri bu Dünya Kupası’nda eylülde başlayacak dizilerin tanıtımını yapıyor.
Bence yetmez, yılbaşı programının tanıtımını da yapsınlar!
Paylaş