Paylaş
“Medyanın popçulara merakı var. Aklı başında aile sanatçılarına ilgi duyulmuyor. Halkın talebi var ama medya ilgi duymuyor” demiş.
Bu sözlerine katılmak mümkün değil Sabah’ın...
Medyada görünürlük, çok haber olmak başka şey; medyanın aklı başında sanatçıları görmemesi başka şey.
Medya haber yaptığı için mi halk konuşuyor, yoksa halk konuştuğu için mi medya haber yapıyor?
“Mesela Hülya Avşar’ın nesi var?” diyor Coşkun Sabah.
“Her gün medyada olmasa, medyanın ilgi odağı olmasa nedir ki Hülya Avşar” diyor...
Hülya Avşar en çok izlenen programlardan birinin jüri üyesi... Televizyonda izleniyor, millet konuşuyor, bu yüzden de haber oluyor...
Sonra haber olduğu için daha çok konuşuluyor falan filan...
Bu böyle bir döngüdür.
Mesela rahmetli Ferdi Özbeğen’in haber olmadığını söylemek mümkün değil.
Verdiği konserleri, gece programı yaptığı haberleri son yıllarda çok çıktı. Hatta hakkında son yıllarda çok fazla köşe yazısı yazıldı...
Ama bu haberlerin çıkması Ferdi Özbeğen’i Hülya Avşar gibi popüler kılmaz.
Ferdi Özbeğen yarışma jürisinde olsa, o da medyaya malzeme verecek çıkışlar yapsa, emin olun o da çok konuşulurdu.
Erol Büyükburç’un jüri üyesiyken ne kadar konuşulduğunu hatırlayın...
Yani medya konuşulanı görmemezlik yapmaz.
Nerede müşteri memnuniyeti?
TCDD’nin Konya seferlerinde içki servisi kaldırılmış.
TCDD yönetiminin bir kararı değil bu, trende restoranı işleten özel şirketin kararı.
Gerekçesi de ilginç; bu hatta içkiye talep olmuyormuş.
Galiba günlük sütle alkollü içeceği karıştırıyor işletme sahipleri. Trene yükledikleri alkol sanki bozuluyor da, iki gün sonra atmak zorunda kalıyorlar! Bulundurursun birkaç çeşit içki, isteyene verirsin, istemeyen olursa kenarda tutmaya devam edersin.
Müşteri memnuniyeti de bunu gerektirir.
Tamamen kaldırmak, içkiyi yasaklamak ve bu saçma tartışmaları hepimize yaptırmak da niye...
Hayırlara vesile oldu
Fatih Altaylı, Ekşi Sözlük’e karşı açtığı davayı kaybetti ama üzülmesin, kaybettiği 9 bin 500 lira iyi bir hayır işine gitti.
Ekşi Sözlük’çüler bu parayla tam 4 ton (260 adet büyük boy) kedi ve köpek maması alarak, İstanbul çevresindeki hayvan barınaklarına dağıtmış.
Ellerine sağlık...
En azından kazandıkları tazminatla örnek oldular.
Ben de aynısını yapmaya karar verdim.
Bugüne kadar hiç yapmadığım bir şeyi yapıyorum ve hakkımda ipe sapa gelmez iddialarda bulunan internet sitelerinin hepsine dava açıyorum artık.
Kazandığım davaları buradan ilan edeceğim.
Parayı hangi barınaklara gönderdiğimi de...
Zamlı ve hızlı...
Bir arkadaşım 14 Şubat Sevgililer Günü’ne rezervasyon yaptırmak için Zuma’yı arıyor. Zuma’da fiyat adam başı normalde 130-150 lira civarındadır.
“Sevgililer Günü için adam başı en az 225 liralık yemek yemek zorundasınız” diyorlar.
Yani iki kişi minimum hesap 450 lira...
Onu da kabul ediyor bizimki, tam kapatacağı sırada “Ama bir dakika” diyor karşı taraf, “22.00’de masayı boşaltmak zorundasınız. 22.00’den sonra masanın başka rezervasyonu var”...
“Böyle saçma şey mi olur!” diye kapatıyor telefonu bizimki.
Aslında aynı gece aynı masaya çift rezervasyon dünyada popüler restoranların kullandığı bir yöntemdir. Gözünüzün yaşına da bakmazlar, süre dolduğunda burnunuza hesabı dayayıp masayı boşaltmanızı isterler.
Zuma da böyle bir uygulama yapabilir...
Ama özel fiyat uyguladığı Sevgililer Günü’nde mi?
Bu işin doğrusu şudur:
Ya adam başı 225 lira isteme, normal tarife uygula ya da masaya çift rezervasyon yapma...
Paylaş