Mahsun, Talat Bulut yüzünden filmini erteledi

İlk filmi izleyenler bilir; Talat Bulut, Mahir isimli bir öğretmeni canlandırıyordu Mucize’de...

İzmir’den doğu illerinden birine tayin olan Mahir öğretmenin orada yaşadıkları üzerinden engelli insanların hayatına bakan bir filmdir Mucize...

Geçen hafta canlı yayında Talat Bulut’la tartışırken, “Mahsun Kırmızıgül’ün, Mucize’nin kadrosundan sizi çıkardığı söyleniyor, doğru mu?” diye sordum...

Taciz suçlamalarıyla karşı karşıya kalan Talat Bulut şaşırdı, biraz duraksadıktan sonra “Bunu bana değil, Mahsun’a sorun” dedi...

Ben de Mahsun’a sordum, daha doğrusu Mahsun’un yol arkadaşı ve filmin yapımcısı Murat Tokat’a...

Murat, bu taciz suçlamaları sonrasında filmin çekimlerini ertelediklerini söyledi.

Temmuzda çekeceklermiş filmi, “Ancak bu tartışmalar çıkınca hiçbir şey olmamış gibi motor diyemezdik, bu yüzden eylülde başlayacağız çekimlere” dedi.

Onlar da Yasak Elma dizisinin yapımcısı Fatih Aksoy gibi bir yol izleyecekler.

Talat Bulut hakkında dava açılırsa, sözleşmeyi feshedeceğini bizzat bana söylemişti Fatih Aksoy...

Murat Tokat da “Eğer dava süreci başlarsa B planımızı yürürlüğe koyacağız” diyerek aynı tavrı sergileyeceklerini açıkladı.

“Davanın sonuçlanmasını bekleyecek misiniz?” dedim.

“Dava açılırsa eylüle kadar sonuçlanması mümkün değil. Bu yüzden sonucu bekleyemeyiz. Konu önemli ve hassas...

Üstelik bizim filmimizde bir öğretmeni canlandırıyor Talat Bulut... Eylüle kadar sürecin nasıl işleyeceğini bekleyeceğiz” yanıtını verdi.

Bu gidişle bir taciz olayından dolayı kariyeri tepetaklak olan ilk oyuncu olarak tarihe geçebilir Talat Bulut...

Eski dönem yok artık...

Eskiden de setlerden taciz dedikoduları kulağımıza gelirdi ama her seferinde olayın üstü kapatılırdı.

Yapımcılar ve söz konusu ünlü, büyük bir dayanışmaya girer, olay unutturulurdu.

Tacize uğrayan kadın “işini kaybedersin” tehdidiyle sindirilir ve bir şekilde “ikna” edilirdi...

19 yaşındaki bir genç kadın Yasak Elma setinde yaşadıkları karşısında sessiz kalmayınca cin şişeden çıktı.

Çünkü artık sosyal medya var, kadınlar tacize karşı sesini yükseltiyor...

Sesini yükselten kadına, kamuoyundan ve medyadan büyük destek geliyor...

İşte bunu somut olarak gördük...

Yasak Elma’nın kadın oyuncuları çok açık bir şekilde rol arkadaşlarından değil, set çalışanından yana tavır koydular.

Yapımcı dava açılırsa sözleşmeyi feshedeceğini açıkladı.

Mahsun cephesi film kadrosundan çıkarmayı seçenek olarak düşünüyor.

56 yönetmen ve yapımcı ortak bir bildiri imzalayıp Talat Bulut’la ve adı tacize karışmış oyuncularla çalışmayacaklarını açıkladılar.

Bu olayın sonucu ne olur bilmiyorum ama Türk dizi ve sinema sektöründe bir dönem kapandı, yeni bir dönem başlıyor artık.

Kadının daha çok itibar gördüğü, tacize karşı sessizliğe bürünülmediği bir dönem...

Ali Koç, Saracoğlu’nu konserlere açacak mı?

Stat konserleri yıllar sonra Shakira’yla birlikte yeniden hayatımıza girecek gözüküyor...

Peki nasıl olacak? Konser yapılacak stat var mı İstanbul’da?

Görünen o ki elde sadece Beşiktaş Vodafone Park var...

Madonna konserinden sonra Galatasaray’ın Türk Telekom Stadı’nda çimler bozuldu bozulmadı tartışması yaşanmıştı.

Bir daha da Türk Telekom’da konser yapılmadı.

Aziz Yıldırım, çimler bozulur gerekçesiyle Şükrü Saracoğlu’nun kapılarını tek bir konsere bile açmadı...

Açan tek bir başkan var; Fikret Orman...

O destekleyip izin vermese, 11 Temmuz’daki Shakira konseri de hayata geçemeyecekti.

Müzikseverlerin ve İstanbul kültür hayatının Fikret Orman’a bir teşekkür borcu var...

Peki şimdi yeni başkan Ali Koç ne yapacak?

Aziz Yıldırım gibi, Saraçoğlu’nun kapılarını kültür-sanat etkinliklerine kapatacak mı, yoksa İstanbul’da konserleri destekleyecek mi?

İkincisini yapacağına inancım tam çünkü artık yeni teknolojiler sayesinde konser verilen statlarda çimler korunabiliyor.

Doğruyu buldu...

Fatma Girik’in Talat Bulut’u savunan, “Asla yapmamıştır” diyerek kefil olduğu açıklamalarını ilk okuyunca “Ah Fatma Abla konuyu bilmeden olaya balıklama dalmış” demiştim...

Çünkü kendisini bilirim, bu taciz meselelerine, kadınların ezilmesine pabuç bırakacak değildir.

Sesini yükseltir hem de öyle böyle değil gür şekilde...

Kesin olayın iç yüzünü öğrenince düzeltecektir bu açıklamasını dedim, aynen de öyle oldu...

“Heyecanla meslektaşımı savundum. O gencecik kızın hakkını yemek istemem. İşin mahkemeye taşınması en doğrusu olmuş” dedi...

Yani Fatma Girik eleştirilerden sonra geri adım atmadı, hızlı davranıp kaçırdığı doğruyu geç de olsa buldu.

İyi bayramlar...

“Bayramda İstanbul ne güzel bomboş” temalı yazıyı bu bayram kim yazacak diye beklerken piyango bana çıktı...
Bayramda gazetede çalışacağım için İstanbul’da olacağım.
Benim gibi İstanbul’da kalıp şehrin tadını çıkaranlara da... Tatile gidip keyif yapanlara da iyi bayramlar...