Paylaş
En son Mustafa Ceceli’yle evlilik hazırlığında olan Selin İmer kullandı bu sözü.
Sözü magazin dünyasında dolaşıma sokan ise Erhan Çelik.
Aralık 2016’da Gülben Ergen’le boşanma sürecinde, “Gerçeklerin zamanla ortaya çıkma gibi bir alışkanlığı ve güzel tarafı var” diye kullandığı bu söz ünlüler tarafından o kadar sevildi ki, her önüne gelen Mevlana sözü gibi kullanıyor artık bunu...
Oysa Fenerbahçeliler çok iyi bilirler, aynı sözü 3 Temmuz şike operasyonu sürecinden hemen sonra Aykut Kocaman kullanmıştı.
O dönem takımın teknik direktörü olan Aykut Kocaman’ın 11 Temmuz 2011’de söylediği “Gerçeklerin bir gün ortaya çıkmak gibi kötü bir huyu vardır” sözü Fenerbahçelilerin sloganı haline dönüşmüştü...
Ama bu sözün Aykut Kocaman’dan öncesi de var.
Sözü ilk kullanan rahmetli Erdal İnönü...
Tam nerede ve ne için kullandığı bilinmiyor ama Anglosakson kültüründen alarak Türkçe’ye uyarladığı bu sözün yıllar sonra magazin klişesi haline geldiğini görse ne düşünürdü acaba...
Erdal İnönü’den yıllar sonra Aykut Kocaman’ın popüler ettiği, Erhan Çelik’le magazin dünyasına giriş yapan sözü geçen ay Sarp Levendoğlu, boşandığı eşi Birce Akalay’a yönelik olarak kullandı...
Son olarak Selin İmer sözü sosyal medya hesabından paylaşarak konunun üzerine tüy dikti.
Bari kullanıyorsunuz kaynağını bilin istedim...
Erdal İnönü’ye bir rahmet gönderirsiniz belki.
AKM’nin adı AKM kalacak mı...
7-8 yıl öncesinden yazdığım yazılar var, Taksim’in trafiğe kapatılıp, meydanın düzenlenmesini, Atatürk Kültür Merkezi’nin yıkılarak yerine modern bir kültür merkezi yapılmasını savunan...
50 yıldır tartışılan camii şimdi inşa ediliyor Taksim’e...
2020’de Gezi Parkı’nın yerine Topçu Kışlası da inşa edilirse şaşırmam...
AKM ise belki de Taksim projesi içinde çoktan yapılıp bitmesi gereken bir yerdi...
Yıllardır çürümeye terk edilmiş, kullanımda olduğu yıllarda bile işlevini kaybetmeye başlamış, bana hep eski Sovyet binalarını hatırlatan bir binaydı AKM...
Semboller yüklemek, mimari değerler atfetmek de bana anlamlı gelmiyor.
Karaköy’de güzeller güzeli tarihi yolcu salonu, ardından 1’inci derece tarihi bina olan paket postanesi yerle bir oldu kimsenin sesi çıkmıyor, 40 yıllık AKM binasına dokunulmasın diyoruz.
Cumhurbaşkanı Erdoğan sanat ve spor camiasına önceki akşam verdiği iftarda açıkladı, projelerin tamamlandığını ve AKM’nin yıkılarak yerine güzel bir kültür sanat merkezi yapılacağını...
Yeni bir AKM’ye benim itirazım yok...
Tabii binayla birlikte adı da yerle bir edilmezse...
Mutlaka adı korunmalı ve yeni yapılacak binaya da Atatürk Kültür Merkezi adı verilmeli.
Yatakta kopuyorduk!
Cem Yılmaz’ın inişli çıkışlı aşk yaşadığı sevgililerinden Özge Sabuncu’ya bir takipçisi, gecenin yarısı eleştiriler yazıyor sosyal medyadan...
“Cem Yılmaz’ın başka sevgilisi var...
Merve Çağıran evinden çıkarken görüntülendi. Nasıl böyle bir durumu kabul edebilirsin” falan diye...
Hatta ağır saydırdıktan sonra, “Utanmıyor musun, sen hâlâ adamla ne yapıyorsun” diye devam etti takipçi...
Özge Sabuncu, gecenin 03.35’inde anında yanıt veriyor DM’den:
“Yatakta kopuyorduk, zavallı...”
Peki ben bunu nereden biliyorum, söz konusu takipçi DM mesajlarını bana gönderdi de oradan...
Diyorum ya ünlüler ve yakınları için sosyal medya zorlu bir sınav...
Özge’nin sınavı geçip geçmediğine de siz karar verin.
Oyuncuların silah merakı
Tamam atıcılık bir spor, tamam olimpiyatlara kadar çıkmış bir kategori ama ünlülerin elinde tüfeklerle, ağır silahlarla atış talimleri yapmasına hiç ısınamıyorum.
Silahlar, şiddet, ölümler, savaşlar bu kadar hayatımızdayken bari oyuncuların ellerinde ağır silahlar olmasın.
Geçen gün Kıvanç Tatlıtuğ’un Karaköy’den bir tüfek aldığını öğrendim.
Av merakı başlamış dediler ama sonra Instagram’da paylaştı, atış yapıyor. Doğada havaya atılan plakaları vurmaya çalışırken görüntülerini paylaştı.
Sadece Kıvanç Tatlıtuğ mu...
Barış Arduç ve Kadir Doğulu da önceden silah ve atışa merak sarmış isimler.
Özellikle bu ikilinin ellerindeki ağır otomatik silahlar korkunç.
Allah’ı var hepsi iyi atış yapıyor, hedefleri vuruyor ya da vurdukları videoları bize izlettiriyorlar ama bu silah merakınızı gözümüze sokmayın arkadaşlar.
Gençler için fazlasıyla özendirici oluyor.
Pahalı hediyeler
Demet Akalın, Gülşen’e doğum gününde 80 bin lira değerinde Bulgari saat gönderdi... Gülşen de bu jeste karşılık olarak önceki gün 25 bin lira değerinde Hermes çanta hediye etti Demet Akalın’a... Alınlarının teriyle kazandıkları paralar, helal olsun... İster kendilerine harcarlar, ister cömertliklerini arkadaşlıklarına gösterirler, hiçbir şey diyemeyiz...
Ama bu pahalı hediyeleri sosyal medyadan insanların gözüne bu kadar sokmasak daha iyi olmaz mı acaba...
Sokmanız da bir sakınca yok da, acaba diyorum işte...
Paylaş