Paylaş
Sadece İstanbul da değil, Anadolu’daki pek çok şehir de durum aynı...
Peki madem AVM’ler hayatımızın vazgeçilmez bir parçası artık, buraları daha verimli kullanmak gerekmiyor mu?..
Buyurun bir öneri;
Bu ülke insanı müzeye gitmez, kendi tarihine, yaşadığı toprakların geçmişine meraklı değildir.
Madem öyle müzeleri insanların ayaklarına götürmeye ne dersiniz...
Türkiye’de müzelerin depoları eser doludur, Anadolu’nun tarihi yer altı zenginlikleri eşsizdir ama dönüp suratına bakan yok...
Sorarım size; En son müzeye ne zaman gittiniz?.. Çocuğunuzu elinden tutup bir heykel, bir sanat tarihi müzesine ne zaman götürdünüz?..
Ama herkes, çoluk-çocuk alışveriş merkezlerinde...
Öyleyse buralar Kültür Bakanlığı ve Müzeler Genel Müdürlüğü tarafından neden daha verimli kullanılmaz.
Müzeler Genel Müdürlüğü, Müze Kart uygulamasıyla çok başarılı bir işe imza atmıştı...
Bunun devamını getirmeli, müzeleri halkın ayağına götürmeli.
Çocukların, gençlerin ilgisini çekecek şekilde yapılacak sergiler, emin olun sanata, kültüre, tarihe meraklı kuşakların yetişmesinde önemli bir adım olacaktır.
Bu yılın başında “Da Vinci İcatları” sergisini açmıştı Metrocity Alışveriş Merkezi...
Çocukların icatları deneyebildikleri sergiye gösterdikleri ilgiyi gözlerimle gördüm...
Kültür Bakanı Ertuğrul Günay, Müzeler Genel Müdürlüğü, AVM yönetimleriyle işbirliği yaparak “Sosyal AVM’ler” yaratmanın adımlarını atmalı. Anneleri-babaları çocuklara sanatı, tarihi, müzeyi sevdirmiyor... Ayaklarına götürerek bari siz sevdirin...
Kırkpınar Lokantası
Pek çok alışveriş merkezinde görmüşsünüzdür belki ama ben Kırkpınar Lokantası’nı yeni keşfettim. Gazetelerin yayın ilkesi gibi onların da ‘yemek ilkeleri’ var. “Katkı maddeleri, bulyon, yapay asitler, mısır şurubu, suni tatlandırıcı, gıda boyası kullanmıyoruz” diyen uzun bir liste yayınlamışlar. Her yer pırıl pırıl, temizlik akıyor. Yemekler de, benim diyen restorandan lezzetli. O kadar şaşırdım ki, beğenimi burada aktarmasam olmazdı.
Belediye haklı
Adalar Belediyesi, klip çekmek isteyen Yeşim Salkım’dan 3 bin lira para istemiş. Yeşim kızıyor ama bence haklılar. Yaz aylarında ada vapurlarına 50 kuruş zam yapılmasını bile önerdim. Adalar’ı kalkındırmak için gelen günübirlikçilerden toplansın bu para. Ayrıca pek çok belediyenin dizi/klip setlerinden para talep etmesi de normal. Mahsun’a sorun bakalım New York’ta film çekmek için işgaliye parası ne kadar ödemiş...
UFO gören masum köylü
Bence bu yaşanan GORA filminden daha komik. GORA’da oynayan dedenin parmağına kağıt tabak geçirmişler. “Son arzusu Cem Yılmaz’ı görmek” haberleri yazıldı. Gazetecilerin mi yakınlarının işi mi bilmem ama rahmetliyi alet etmek ayıp oldu. Ünlülerden bunu beklemek haksızlık arkadaşlar. Ne yani Yılmaz hayatı boyunca filmlerde görev yapanların yardımına mı koşsun...
RTÜK doğruyu söylemiyor
RTÜK’ün “Biz NTV’ye cezayı şaraptan değil, mekan tanıtımından verdik” açıklamasını dün yayınladım.
Ancak RTÜK’ün kestiği cezada gerekçeli karara bakınca ortaya bir tuhaflık çıkıyor.
Gerekçeli kararda gizli mekan tanıtımı gibi bir madde yok.
Resmen üzüm çeşidiyle şarap markası karıştırılmış, bu yüzden ceza verilmiş. RTÜK sonradan yaptığı açıklamayla bunu kamufle etmeye çalıştı.
Paylaş