Paylaş
Selfi diye (sonunda neden ‘e’ olmadığını hâlâ anlamış değiliz) yine daha önce denenmemiş bir işe imza attı. Hülya’nın yenilikçi, farklı kafasını göstermesi açısından güzel bir iş...
Ama Hülya bu farklı işi gereksiz bir gişe tartışmasının içine sokarak yanlış yaptı...
İlk 3 günde sadece 1302 kişi izledi filmi.
Gazetelerde, internette hep aynı başlıklar:
Hülya’ya Selfi şoku... Gişede çakıldı... Hülya’nın gişe hüsranı...
Oysa vizyona girecek, gişe işi bir film değil.
Tamamen butik, Hülya’nın kendine verdiği değeri anlattığı, otobiyografik bir çalışma...
Hülya bunu sinemaya sokup, gişede yarıştırarak kendine haksızlık yaptı.
Bu filmi çektin, daha montaj aşamasında TV’ye sattın...
Bunun üzerine bir de Apple TV’de satışa sunsaydın tamamdı zaten...
Dileyen, isteyen Apple TV’den parasını öder izlerdi.
İstersen daha sonra YouTube kanalına yüklerdin, olur biterdi...
Şimdi böyle farklı bir çalışma “Hülya gişede çakıldı” başlıklarıyla anılıyor.
Butik bir çalışma, butik bir platformda satışa çıkmalıydı.
Hülya doğru bir işi, yanlış pazarlamaya kalktı, olmadı...
4 yaşındaki çocuğun sosyal medya hesabı olmaz
Demet Akalın kızı Hira’ya Instagram hesabı açtı.
Olmaz Demet, olmaz...
4 yaşında çocuğun sosyal medya hesabı olamaz. Olmamalı...
“Kendi istiyor” diye açıkladı durumu, çocukların her istediğini yapıyor muyuz Demet?
Bütün uzmanlar bas bas bağırıyor çocukları tabletlerden, cep telefonlarından mümkün olduğu kadar uzak tutun diye...
Sen eline tableti verip, sosyal medyadan beğeni aldırıyorsun...
Biz yetişkinler için bile sosyal medya bir bağımlılık.
Bu çocuklar 4 yaşında bağımlı olursa 14 yaşına geldiklerinde ne yaparlar?
4 yaşında çocuğa sosyal medya hesabı açılabilir...
Buse Terim de yeni doğan çocuğuna açtı...
Ama o hesabı çocuğun oyuncağı haline getirmek doğru değil...
7 yaşına geldiğinde kontrol edemezsin, sensiz de sosyal medyaya girmeye başlar, istenmeyen kötü mesajlarla, mutsuzluklarla karşılaşabilir...
Like aşkı uğruna ufacık çocukların psikolojisini neden bozuyoruz?
Fare dağa küsmüş
Yapımcı Moko Murat böyledir, magazin dünyasında gereksiz tartışmalar çıkarmakta mahirdir...
Kerimcan Durmaz konser verdi diye Muazzez Abacı’yı Bostancı’ya çıkarmamıştı...
Muazzez Hanım, benim haberim yok demiş, gereksiz yere ‘homofobik’ damgası yemek istemeyen Sezen Aksu bile Kerimcan’ı aramak zorunda kalmıştı... Şimdi de Muazzez Abacı’yı konuk almıyor diye Beyazıt Öztürk’ü hedef göstermiş... Abacı’yı konuk olarak çıkarmak isteyen Moko Murat, Beyaz’ın ekibinden sezon sonuna kadar doluyuz yanıtını alınca düğmeye basmış... Ali Eyüboğlu da dün ‘nasıl çıkarmaz’ diye bir yazı yazmış köşesinde... Sevgili Ali, hadi Moko’yu biliyoruz da bari sen yapma...
Bir yayıncıya şunu neden yapmıyorsun, bunu neden konuk almıyorsun diye baskı yapılır mı?
Belki gerçekten dolu Beyaz’ın programı... Belki Muazzez Abacı’yla birlikte alacak konuk bulamıyor, belki iyi sohbet kuramayacağını düşünüyor...
Belki sezonun son programlarını pop yapmak istiyor, vesaire vesaire...
Bunun gibi 10 tane sebep sayabilirim sana...
Ben sana neden Abacı’nın klibini ya da Tarkan’ın son klip şarkısını yazmıyorsun, neden TV programında konuşmuyorsun diyebilir miyim... Asla...
O senin tasarrufunda olan bir şey... Programına kimi alacağının kararını vermek de sonuna kadar Beyazıt’ın tasarrufunda olan bir şeydir...
İster Muazzez Abacı’yı almaz, ister Hülya Avşar’ı...
İsterse kimseyi almaz tek başına stand-up yapar... Bunun için Beyazıt’a hesap sormak nasıl bir mantıktır arkadaşlar...
Tosun Paşa Cem’e yakışırdı
Cem Yılmaz ve Şahan Gökbakar’ın ayrı ayrı dönemlerde Tosun Paşa’yı yeniden çekmek için Arzu Film’e başvurduğu söyleniyor. Bu unutulmaz filmlerin yaratıcısı Ertem Eğilmez’in oğlu Ferdi Eğilmez her iki talebi de reddetmiş... Gerekçe peki...
Babasının filmlerinin yeni versiyonun çekilmesine sıcak bakmıyormuş.
Öyleyse Ferdi Eğilmez’in 2004’te çektiği Hababam Sınıfı Askerde’yi ve 2005’te çektiği Hababam Sınıfı Üçbuçuk’u ne yapacağız? Anladığım kadarıyla Ferdi Eğilmez, babamın filmlerini sadece ben mahvederim başka kimseye izin vermem diyor...
Öyleyse kendisinden yeni bir Tosun Paşa bekliyoruz... Oysa Tosun Paşa, Cem Yılmaz’a çok yakışırdı...
Not: Ferdi Eğilmez dün Hürriyet’te çıkan bu haberi yalanladı, “Ne bize gelen böyle bir teklif var ne de reddetmişliğimiz” dedi.
Sevgili Ferdi biz bu haberi uydurmadık, sormadan bu haberi yapar mıyız?
Keşke bizi yalanlamaya kalkmadan sen de ortağına, akrabana sorsaydın konuyu. İsmail Bayrak’ın bizzat Arzu Film’i arayıp yaptığı bir haberdi bu.
Sanıyorum Arzu Film’in ortaklarının birbirlerinden haberi yok.
Aynı ortak-akrabanın İsmail Bayrak’a “Bizim Aile’yi verdik tiyatro yaptılar, berbat ettiler” dediğini de belirteyim.
Paylaş