Paylaş
Güzel bir mekan
En iyi manzaralı restoranlarlistesine ekleyin lütfen...
Arasında benim de bulunduğum bir grup jüri, zaman zaman İstanbul’un en iyi manzaralı restoranlarını seçiyor...
Liste için son adayımı açıklıyorum:
Gümüşsuyu’ndaki Opera Hotel’in terasında yeni açılan Chef Mezze...
Benim gittiğim gece açılışının 41’inci günüydü...
Klasik “41 kere maşallah” esprisi yapmadan geçmedik elbette Gazi&Bilal Ateş kardeşlere...
Ateş kardeşler devam eden döner zincirleri dışında, ilk olarak 2014’te Sortie’nin içinde açmışlardı Chef Mezze’yi...
Burası oradan da güzel ama...
Tepeden Kız Kulesi’ni, Boğaz’ı, tarihi yarımadayı gören müthiş bir İstanbul manzarasına sahip...
Kısa sürede şaşırtıcı bir müşteri sadakati sağlamışlar...
“41 günde 3-4 kez gelen çok sayıda müşterimiz oldu. Bir gelen mutlaka bir daha geliyor” dedi Gazi Ateş...
Manzaranın dışında mezelerin lezzeti de bunda en büyük neden...
Rezervasyonsuz gitmeye kalkmayın, benden önce keşfeden çok insan olmuş çünkü burayı...
Hafta içi akşam gitmemize rağmen tıklım tıklımdı...
Güzel bir kampanya
İzmir’e doyamazsın...
İstanbul’da İstiklal Caddesi’nde kapanan dükkanlar haftanın en çok konuşulan konularından biriydi...
Ardından Bağdat Caddesi’nin durumu gündeme geldi.
Bunun üzerine İzmir’in Gül Sokak esnafından bir mail aldım...
Maalesef ülkenin her yerinde şehirlerin lokomotifi olan cadde çarşıları çok kötü günler yaşıyor.
Ekonomik durgunluk, terör, yüksek kiralar, AVM’lerin etkisi başta olmak üzere onlarca sebebi var bunun...
İstanbul’da Nişantaşı Abdi İpekçi Caddesi neyse, İzmir’de Gül Sokak odur ve şu anda sadece bu sokak üzerinde 15 dükkan kiralık...
“Peş peşe pek çok ünlü marka caddedeki mağazalarını kapattı” diyorlar...
Yani İstanbul’daki esnafın durumu neyse, İzmir’deki, Ankara’daki, ülkenin dört bir yanındaki esnafın da durumu aynı...
Kepenk kapatıyorlar, yaşanan olumsuzluklardan doğrudan etkileniyorlar...
“Beyoğlu Belediyesi İstiklal için ne yapıyor?” diye sormuştum...
İstiklal’i canlandırmak için kimsenin henüz bir planı yok ama İzmir Turizm ve Tanıtma Vakfı (İZTAV), İzmir turizmindeki durgunluğu kırmak için güzel bir kampanya başlattı...
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu’nun yönetim kurulu başkanlığına seçilmesiyle etkinliğini artıran bir vakıf İZTAV...
9 günlük kurban bayramı tatili öncesinde de tatilcileri hedefleyen çok doğru bir tanıtım kampanyasına imza attılar...
“İzmir’e doyamazsın” sloganıyla yürütülen kampanyada şehrin kültürü, tarihi, denizi, lezzetleri tanıtılıyor...
Tarihe doyarsın, İzmir’e doyamazsın...
Spora doyarsın, İzmir’e doyamazsın...
Denize doyarsın, İzmir’e doyamazsın...
Müziğe doyarsın, İzmir’e doyamazsın...
Özgürlüğe doyarsın, İzmir’e doyamazsın...
Bir şehri tanıtmak, hareketlendirmek, esnafına kazanç sağlamak için çok yerinde ve doğru bir kampanya...
Vallahi o tanıtımları gördükçe İzmir’e gidesim geliyor...
Emeği geçenleri kutluyorum...
Güzel bir karar
Futbola bu lazımdı...
Futbolda 5 yıl aradan sonra deplasman yasağı kalktı...
Hafta içinde bir araya gelen Kulüpler Birliği yönetimi, ülkede oluşan birlik ve beraberlik havasını futbolda da sürdürmek için bu kararı aldığını açıkladı...
Çok yerinde, çok doğru bir karar...
5 yıl aradan sonra Türk futbol seyircisine “siz yan yana maç izleyemezsiniz” diyen bir ilkellik son bulmuş olacak... Bal gibi de izler...
Yeter ki kulüpler, tribünlerden holiganları uzaklaştırmayı başarsın, bakın yan yana nasıl maç izleniyormuş göreceksiniz... Şimdi görev kulüp yönetimlerine ve başkanlara düşüyor...
Kulüp yönetimleri bunları yapmazsa ilk derbiden sonra yeniden deplasman yasağının gelmesi kaçınılmaz olacak...
Dört büyükler de bu sezondan itibaren gündüz maçları oynayacak...
Geçen sezon bu konuda çok yazı yazmış biri olarak, bu kararın alınmasına sevindim...
Şimdilik pazar günleri hariç olmak üzere Beşiktaş, Fenerbahçe, Galatasaray ve Trabzonspor gündüz maçına çıkacak...
Sonunda yayıncı kuruluş bu konuda ikna oldu. Futbolda bu sezon güzel şeyler de oluyor... Rahmetli Turgay Şeren’in hatırasına herhalde...
Güzel bir pankart
15 Temmuz darbe girişimi sonrası tutulan demokrasi nöbetlerinden birinde görmüştüm fotoğrafı... Bir gencin elinde tuttuğu pankartta aynen şöyle yazıyordu:
“Malkaçoğlu’yla ilkokulu...
Deli Yürek’le ortaokulu...
Kurtlar Vadisi’yle liseyi bitirip...
Diriliş Ertuğrul’la master yapan adama darbe mi yapılır...”
Televizyon hastası bir millet olduğumuz şu darbe karşıtı pankarttan bile belli değil mi...
Güzel bir açıklama
Dolaşım maliyeti artınca...
Hafta içi Turkcell’in yurtdışı paketine yüzde 30 zam yapmasını eleştirmiştim...
Fiyatı günlük 9.90’dan 12.90’a çıkarmalarına itiraz etmiştim...
Turkcell’den bir açıklama geldi...
“Bu hizmeti sağlarken yurtdışında ilgili ülke operatörlerinin, uluslararası dolaşım maliyetlerinde bize yansıttıkları fiyat belirleyici oluyor” dediler...
Yani ilgili ülkelerin fiyat politikaları gelen zammın sorumlusu gözüküyor...
Bu yazım üzerine Vodafone kullanıcısı okurlardan da mail’ler geldi, “Aynı zam bize de yansıdı” diye...
Bu durum, Turkcell’in açıklamasını doğrular nitelikte...
Güzel bir kitap
Çocuk yazarın kaleminden...
Çocuk edebiyatıyla, çıkan yeni yayınlarla son 4-5 senedir el mahkum yakından ilgiliyim...
İkinci çocukla mecburen ilgili olmaya da devam edeceğim...
Arada yerli yabancı çocuk kitaplarını da yazıyorum...
Ama yazarı da çocuk olan bir çocuk kitabıyla ilk kez karşılaştım...
8 yaşındaki Lara Nur Meriç yazmış kitabı... Adı: Bir Bez Bırakma Hikayesi...
Güzel bir kurguyla kendi bez bırakma hikayesini anlatıyor...
Lara’yla geçen yaz Bodrum’da tanışmıştım, şimdi kediler üzerine yaptığı çizimlerini de koyacağı yeni kitabı üzerinde çalışıyormuş...
Çocuk kitapları zenginleşir ve çeşitlenirken, çocuk yazarların çıkmaya başlaması da güzel...
Paylaş