Görüntüler GS TV’den sızdı

Galatasaray’ın mercan renkli formasını beğenmemiş, antrenman öncesinde de Ayhan ve Sabri’yle muhabbetini yapıyorlar.
Küfürleşiyorlar...
Argo konuşuyorlar...
Erkek muhabbeti yapıyorlar...
Ne zannediyordunuz, soyunma odasında futbolcuların hiç küfürlü konuşmadığını mı?
Hiç geyik çevirmediklerini mi?
Buradan hareketle Arda’nın Galatasaray sevgisini sorgulayanların akıl yaşını sorgulamak lazım.
Hepimiz bunu yapmıyor muyuz?
İşimiz, eşimiz, patronumuz, sevgilimiz, arkadaşımızla ilgili konuşmuyor muyuz?
Hangimize gizli kamera, telefon kaydı yapılsa illa ‘ilginç’ bir şeyler çıkar...
Ona küfür ederiz, bunun dedikodusunu yaparız, bir başkasını çekiştiririz.
Hele böyle bir erkek muhabbetinin ortasına kamera koyarsan, seyreyle gümbürtüyü!
Arda formaya küfür etmiş...
Ayhan el hareketi çekmiş...
Bunların hiç önemi yok.
Asıl bu video Adnan Polat yönetiminin başarısızlığının nedenini ortaya çıkardı.
Kulübün sportif direktörü enseye tokat olmuş futbolcularla...
Abi-kardeş ilişkisi değil bu, disiplinsizlik.
Adnan Sezgin futbolcularla saygı değil, laubalilik çerçevesinde bir ilişki kurmuş.
Düşünün yıllarca futbol kulübü böyle yönetilmiş.
Üzerinde durulması gereken bir başka konu da, bu görüntülerin nasıl çekildiği...
Antrenman sahasında gazeteciler olamaz, taraftar olamaz...
Olsa da futbolcular onların yanında böyle rahat geyik çevirmez.
Görüntüler cep telefonuyla çekilmemiş, profesyonel kamera izlenimi var. Bu durum da akıllara sadece Galatasaray TV kameralarını getiriyor.
O bölüme sadece GS TV kamerası girebilir.
Yani futbolcular kamera olsa da kayıtta olmadığını düşünerek, kendilerini güvende hissettikleri bir ortamda konuşuyor.
Ama ya kameraman ya da muhabirler tarafından bu görüntüler gizlice kaydediliyor.
Yani Galatasaray yine içeriden vuruluyor.

Benim hangi siteye gireceğime devlet karar veremez

İnterneti düzenleyen Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu (BTK), yeni bir uygulamayı yürürlüğe sokmaya hazırlanıyor.
“Güvenli internet istiyorum” diyerek yola çıkan BTK, önümüze dört seçenek sunuyor.
Aile profili, çocuk profili, yurtiçi profili, standart profil... Birini seçmek durumundayız...
Aile profilinde BTK’nın kara listesindeki siteler yer almayacak.
Hangi site kara, hangisi ak kim belirleyecek bunu?
Beğenilmeyen bir haber sitesi kara listeye alınırsa ne yapacağız?
Çocuk profilini seçenler, BTK tarafından seçilen beyaz listedeki sitelere girebilecek sadece. Sosyal paylaşım sitelerine erişim yasaklanacak.
Yurtiçi profili, sadece yerli sitelere erişime izin verecek.
Standart profil ise bugün ulaşabildiğimiz kadar siteye erişim imkanı sağlayacak.
Çocukların, gençlerin korunması adına yapılmak isteniyor böyle bir uygulama.
Ancak bu uygulamanın sansürü, keyfi uygulamaları da beraberinde getireceği ortada.
Bizim hangi siteye girip girmeyeceğimize devlet neden karar veriyor?
Devletin işi bu mu?
Filtrelemeyi neye göre yapacak? Senin çocuğuna uygun bulmadığın siteyi ben belki uygun bulacağım?
Demokrasilerde bunun kararını devlet değil, birey verir.
Türkiye dünyada internet özgürlüğünde zaten alt sıralarda, BTK’nın bu kararı yürürlüğe girerse sonunculuğa demir atacağız demektir.

Grup Yorum’a iade-i itibar

Gençliğimizde Grup Yorum dinlediğimiz için iyi gözle bakılmazdı bize. Grup Yorum’a zaten hiç iyi gözle bakılmadı.
Gözaltılar, işkencelerden geçtiler, yıllarca terörist muamelesi gördüler.
Önceki akşam Bakırköy’de 50 bin kişiye verdikleri konseri haberlerde izlerken bunu düşündüm.
Öyle ya da böyle Türkiye değişiyor.
En azından protest müzik yaptıkları için bir müzik grubuna terörist diye bakmamayı öğrendik.
Türbanlısı, genci, yaşlısı 50 bin kişiyi toplayan Grup Yorum’un haberlerine müzik şöleni olarak geniş şekilde yer veriyor medya....
Onlar zaten müzikseverlerin gönlünde hep itibarlıydılar.
Şimdi medya da iade-i itibar yapıyor Grup Yorum’a...