Geçmiş değil bugün gibi

Soğuk ve karlı bir Ankara gününde Kuğulu Park’ta çekilmiş hatıralarla dolu bir fotoğraf...
Belki bu fotoğraftan bir hafta sonra yaşandı o elim trafik kazası, belki bir ay sonra bilemiyoruz...
Hayat boyunca unutulmayacak, aklına geldikçe kalbini sıkıştıracak, düşündükçe burnunu sızlatacak bir acı...
Beren bu büyük travmayı yaşadığında 19 yaşındaydı...
Bugün 35 yaşında...
Üzerinden 16 yıl geçmiş, biliyorum hiçbir zaman küllenmeyecek, biliyorum üzerinde beş 16 yıl daha geçse de unutulmayacak ama Beren’in hayatında bir aşk var...
Eğer varsa tabii...
Yeni bir ilişki, yeni bir erkek var...
Üstelik evli olarak sürdürüyor bu ilişkiyi.
Çok merak ediyorum bu paylaşımları yaparken Kenan’ı kırar mıyım acaba diye düşünüyor mu?
Eğer gerçekten kırmak için yapmıyorsa tabii...
Aynısını Kenan yapsaydı ne yapardı Beren...
19 yaşında kaybettiği sevgilisinin fotoğrafını Kenan sayfasında paylaşıp dursa Beren ne hissederdi?
Elbette unutsun gitsin demiyorum eski aşkını, bitmiş gitmiş diyecek kadar hoyrat da değilim...
Gençlik aşklarının unutulmayacağını da bilirim.
Sadece Efe’yi düşündüğü kadar Kenan’ı düşünmemesinin kırıcı olduğunu söylüyorum.
Tüm bu boşanıyorlar dedikoduları doğum gününde paylaştığı Efe fotoğrafından sonra çıkmıştı zaten...
Efe’yle fotoğraf paylaşıp Kenan’la olanları kaldırmıştı...
Tam şimdi ikisi de evliliğimiz yolunda, işimizdeyiz gücümüzdeyiz, bir sorun yok derken...
Tam evliliklerini kurtardılar yorumları yapılırken yeniden bir Efe fotoğrafıyla gündeme geldi Beren...
Bu sefer Efe’nin doğum günü mü, ölüm yıldönümü mü bilmiyoruz, belki de aşklarının başladığı tarih...
Şimdi göreceksiniz duruldu derken, yeniden ayyuka çıkacak boşanma dedikoduları.
Bugünü değil geçmişi yaşıyor Beren...
Kenan’ı değil Efe’yi seviyor...
Bugününden mutsuz, geçmişinden mutlu...
Belki de tüm bunlar duygusal bir boşluktan kaynaklanıyor, Kenan’la çok mutlu olsa Efe bu kadar aklını çelmeyecek Beren’in...
Acısını yüreğine gömüp yaşayacak, herkese göstermeyecek her fırsatta...
Arada bir diline İlhan Şeşen’in unutulmaz şarkısı dolanacak:
Geçmiş değil bugün gibi...
Yaşıyorum hâlâ seni...
Sen hep benim yanımdasın...
Gündüzümde gecemdesin...
Çalınmasın söylenmesin...
Sen benim şarkılarımsın...

Pelin Diştaş’ın yeni görevi bize ne anlatıyor?

Pelin Diştaş, Netflix Türkiye sorumlusu oldu... Kimdir Pelin Diştaş?
Kanal D’nin eski genel müdürü, son olarak Ay Yapım’da Kerem Çatay’ın proje ortağı...
Bu görevini bırakarak Netflix’ten gelen teklifi kabul etti...
Bir yıl boyunca Amsterdam’da yaşayacak, ardından Türkiye’ye gelip Netflix ofisinin başına gelecek.
Türkiye projelerinden tam yetkili olacak...
Pelin’in bu göreve gelmesi iki şeyi gösteriyor bize...
1- Netflix, Türkiye’de sürdürdüğü agresif büyüme politikasına hız kesmeden devam edecek... Hatta artıracak.
2- Piyasanın dilini çok iyi bilen birinin Netflix’e gelmesiyle bizim diziler platformda çok daha fazla yer bulacak, dünyada çok daha fazla aboneye ulaşacak...
Tabii bunun ağır yan etkileri de olacak.
Yapımcılar Netflix’e çok daha kolay ulaşıp projelerini anlatacak ve iş satabilecekler...
Ve uzun süredir söylediğim şey gerçek olacak... 2-3 yıl için Türkiye’nin ulusal kanalları tutturacak dizi bulamayacak, kalibresi düşük işlere yönelecekler...
Bu sezon tutmayan onlarca dizi bunun ipucunu verdi, göreceksiniz seneye işleri daha da zor olacak kanalların.
Çünkü dijital platformlar seyirciyi kısa ve nitelikli işlere hızla alıştırıyor.
Bizim ulusal kanallar oturup Netflix’e karşı ortak bir planı geliştirmezse yakında yayınlayacak ne iddialı Türk dizisi ne de oynatacak ‘büyük’ oyuncu bulacaklar...

Baltalı sürücü

Belli ki sol şeridi kapatan kamyonet yol vermemiş.
Belli ki arkadan gelen araç buna köpürmüş...
Peki ne yapıyor sürücü?
Balta çıkarıyor balta!!!
Be adam baltayı nereden buldun da arabana koydun, hangi akla hizmet arabanda balta taşıyorsun?
Sonra seyir halinde giderlerken kamyonete yanaşıyor ve baltayı kamyonetin kasasına vuruyor...
Bıçak, levye, sopa, ‘haydar’ görmüştük de balta ne birader...
Füze taşısaydın daha etkili olurdu, kökünden çözerdin olayı.
Ben diyorum ki vatandaşlık kredisi olmalı...
Suçun sicile yazılmasından daha etkili bir durum bu...
Örneğin her TC vatandaşlık numarasının 1000 kredisi olmalı...
Kırmızı ışıkta geçenin 3 puanı gitti, vergisini ödemeyenin 100 puanı gitti gibi bir sistem olacak...
100 puana düşenler bankada hesap açtıramayacak hale bile düşecekler...
Siz olsanız böyle bir baltalı sürücüden kaç puan düşerdiniz?

Yarın:
Yasmin Erbil anlatıyor...

◊ 22 yaşında ilk kez kendi parasını kazanacak olan Yasmin’in ilk alacağı şey ne olacak?
◊ Babası Mehmet Ali Erbil gibi adamları mı beğeniyor, yoksa tam tersi mi?
◊ Babasının 4 kez evlenmiş olması evliliğe olan inancını sarstı mı?
◊ Mehmet Ali Erbil ne zaman taburcu olacak?
◊ Babasının kendi yaşında sevgilileriyle karşılaşınca yaptığı şey ne?
Yarın Pazar Kelebek’te...