Geceyarısı Ekspresi’ne yıllarca neden kızdık...

1970’li yıllarda Türkiye’de hapishaneye düşen Billy Hayes’in yaşadıklarını anlatan film yıllarca bizde yasaklandı.
“Türkiye’yi karalıyor” dendi...
Bizi dünyaya kötü göstermek için çekilmiş bir film olarak görüldü...
Hatırlıyorum 1990’larda HBB bu filmi Türk televizyonlarında ilk defa gösterdiğinde büyük olay olmuştu.
Peki Geceyarısı Ekspresi öyleydi, böyleydi de bugün bir yabancı yönetmen gelip Antalya Cezaevi’nin filmini çekse farklı ne anlatacak dersiniz?
Geceyarısı Ekspresi’nden 40 yıl sonra 2013 Türkiye’sinde Alan Parker’ın filmde anlattığından daha korkunç şeyler yaşanıyor Antalya Cezaevi’nde...
25 kişilik koğuşta 36 kişi kalıyor...
Yemeklerde kıl ve böcek var...
O kadar kişiye sadece bir tuvalet ve bir banyo var...
Fare ve hamamböceğinden geçilmiyor...
Mahkumlar cezaevinde çırılçıplak aranıyor...
Tuvalet önlerinde, merdiven boşluklarında üst üste yatıyorlar...
Gay ve trans mahkumlar diğer mahkumların şiddet ve tacizi altında...
İnsanlık dışı bir manzara yani...
Üstelik bunu söyleyenler hükümete muhalifler falan değil.
Antalya Cezaeviyle ilgili bu iddiaları ortaya çıkaran raporun altında iki AK Parti, bir CHP, bir de BDP milletvekilinin imzası var...
Hükümetin kendi vekilleri söylüyor bunu...
Sadece Antalya’da değil, geçen yıl Adana Pozantı Cezaevi’nde çocuk mahkumlara yapılan muameleler hâlâ aklımızda...
Öyleyse biz Alan Parker’a yıllarca neden sövüp durduk...
Geceyarısı Ekspresi’ne neden küfür ettik.
40 yıl sonra bile aynı noktadaysak utanması gereken Alan Parker yerine, biz değil miyiz...
Geceyarısı Ekspresi bugün hâlâ sürüyor...

Betül’ün butları!

İtiraf edeyim, ben kalçayla diz arasına baldır dendiğini sanıyordum...
Hıncal Uluç önceki günkü yazısında uyarınca doğrusunu öğrendim.
Meğer baldır denilen bölge, dizle bilek arasında kalan yermiş.
Ben bacağın iki bölümüne birden baldır dendiğini biliyordum.
Hayır! Kalçayla diz arası but, dizle bilek arası baldırmış...
Ancak sadece ben değil, toplumun büyük kesimi kalçayla diz arasına baldır diyor...
“Roberto Carlos’un baldırları” dediğimizde aklımıza ne geliyor?
Carlos’un bacaklarının üst bölümü mü, alt bölümü mü?
Tabii ki, neredeyse bir insan beli kadar olan bacaklarının üst bölümü...
Hiç, “Roberto Carlos’un butları” diyen birini duydunuz mu?..
Hıncal Abi’de yıllardır, sokakta kullanan dilin ve yaygın olan söylemin önemli olduğunu söyler.
“Vatandaş nasıl kullanıyorsa o dil öyle şekillenir” der...
Bu durumda benim;
“Betül Demir’in baldırı” mı demem daha doğru...
“Betül Demir’in butları” demem mi Hıncal Abi?
İstersen Betül’e soralım, bakalım hangisini tercih edecek...

İBB android’de kötü

İBB Trafik akıllı telefonlarda en fazla kullanan uygulama...
Ben İBB Trafik’e bakmadan asla arabaya binmiyorum.
Karla birlikte ne kadar önemli olduğu bir kez daha ortaya çıktı bu uygulamanın.
Şehirde hangi yollar tıkalı, hangisi açık canlı görüyoruz.
Ancak Apple store’daki uygulaması çok iyiyken, Google Play’deki uygulaması kullanışlı değil İBB Trafik’in...
Çok daha yavaş ve anlaşılması zor bir şekilde...
İBB Trafik’in android uygulamasını en kısa sürede düzeltmesi umuduyla...
Bu arada trafiğin yoğunluk haritasını gösteren uygulama önceki gün çökmüş durumdaydı.
Not: Bu arada Yandex’in trafik uygulaması da çok başarılı. Ara sokakları bile çok doğru şekilde veriyor. En ufak detaya kadar trafiğin durumunu göz önüne seriyor. Tavsiye ederim...

Kar seyrine eşlik eden en güzel 5 şey...

1- Sıcak şarap
2- Tarçınlı salep
3- Limonlu ıhlamur
4- Vefa Bozası
5- Çay