Federasyon başkanlığı krallık gibi...

Beşiktaş Başkanı Yıldırım Demirören, Futbol Federasyonu Başkanı Mahmut Özgener’i diktatörlükle suçladı ya, fena halde haksızlık yapıyor.

İcraatlarını bir kenara koyalım, şunun şurasında üç yıldır federasyon başkanı Özgener...
Türkiye’de üç yıl, federasyon başkanlığı için çok kısa bir süre.
Ben diktatörlükle suçlamayacağım ama Türkiye’nin spor federasyonlarında müthiş bir krallığın hüküm sürdüğünü söyleyebilirim.
Spordan Sorumlu Devlet Bakanı Faruk Nafiz Özak’a bir çağrım var;
Spor federasyonları mercek altına alınsın.
Buralardaki seçimler, yönetim kurulları, üyeliklerin nasıl yapıldığı incelensin.
Çünkü bu işte bir gariplik var, federasyon başkanı seçilen kişi bir daha o koltuktan kalkmıyor.
İcraatlarına bakılmadan her seçimden galip çıkmayı başarıyorlar.
Başarılı oldukları için mi iki-üç dönem hatta dört-beş dönem yeniden başkan seçiliyorlar?
Öyle olsalar duyardık herhalde. Masa tenisinde, cimnastikte, atletizmde, dağcılıkta kayda değer bir uluslararası başarı olmadığına göre federasyonların ve başkanlarının pek başarılı olduğu söylenemez.
Peki spor dallarında uluslararası başarılar yoksa federasyon başkanları yıllarca koltuklarını nasıl koruyor?
Bunun cevabı bende yok.
Merak ettiğim için de Bakan’a soruyorum...
Türkiye Cumhuriyeti’nin 100’üncü yılında; 2023’te pek çok branşta uluslararası başarı kazanmak için bir spor devrimi yapılmalı der dururum yıllardır.
2011 geldi, bu gidişle 100’üncü yılı da kaçıracağız.
Bu devrim de federasyonların yeniden yapılanmasından başlıyor.
Mısır’da Hüsnü Mübarek bile devrildi, bizde 20 yıl, 30 yıl aynı koltuklarda oturan federasyon başkanları devrilmiyor.
Rekor, Cimnastik Federasyonu Başkanı Atilla Örsel’de. 31 yıldır başkanlık yapıyor.
Çeşitli federasyonlarda 22 yıl, 27 yıl, 19 yıl, 14 yıl başkanlık yapan isimler var.
Soruyorum; bunca yıldır teniste, kayakta, golfte, atletizmde, masa tenisinde 75 milyonluk ülkeden uluslararası bir sporcu çıkmamasında bu başkanların hiç mi kabahati yok?
Önemli olan koltukta ne kadar süre oturduğun değil, oturduğun süre boyunca ne yaptığındır... Rekortmen federasyon başkanlarının listesini vereyim, gerisini hep birlikte düşünelim:

İŞTE REKORTMEN BAŞKANLAR

Basketbol Federasyonu, Turgay Demirel (1992’den beri 19 yıldır)
Atletizm Federasyonu, Mehmet Terzi (2004 yılından beri 7 yıldır)
Otomobil Sporları Federasyonu, Mümtaz Tahincioğlu (1997’den beri 14 yıl)
Binicilik Federasyonu, Armağan Özgörkey (2004’ten beri 7 yıldır)
Cimnastik Federasyonu, Atilla Örsel (1980 yılından beri 31 yıldır)
Kayak Federasyonu, Dr. Özer Ayık (2006’dan beri 6 yıldır)
Boks Federasyonu, Caner Doğaneli (1988’den beri 22 yıl. 2010’da başkanlığı Eyüb Gözgeç’e devretti.)
Sualtı Sporları Federasyonu, Ahmet İnkılap Obruk (2004 yılından beri 7 yıl)
Atıcılık ve Avcılık Federasyonu, Latif Aral Aliş (2004 yılından beri 7 yıl. Ondan önceki başkan Metin Sertoğlu 27 yıl.)
Masa Tenisi Federasyonu, Oktay Çimen (2000 yılından beri 11 yıldır)
Bisiklet Federasyonu, Emin Müftüoğlu (2005 yılından 6 yıldır)
Dağcılık Federasyonu, Alaattin Karaca (1997 yılından beri 14 yıldır)
Yelken Federasyonu, Nazlı İmre (2000 yılından beri 9 yıldır, 2004-2006 arası iki yıl yapmadı.)
İzcilik Federasyonu, Hasan D. Subaşı (2004 yılından beri 7 yıldır)
Satranç Federasyonu, Ali Nihat Yazıcı (2000 yılından beri 11 yıldır)

Dekan görevden alınmalı

“Mini etek giyen, dekolte giyen kadın tecavüze uğrar” sözünü söyleyen bir dekan görevde kalamaz, kalmamalı.
Bunun Müslümanlıkla, İslamiyet’le falan bir ilgisi yok, bunun insanlıkla ilgisi var. Eğitim sisteminde bu zihniyete sahip insanlar kilit noktalarda yer alamaz, almamalı.
YÖK Başkanı’nın duruma müdahale etmesi, soruşturma başlatılmasını istemesi, Selçuk Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Süleyman Okudan’ın çıkıp kamuoyundan özür dilemesi durumu değiştirmez.
İlahiyat Bölümü Başkanı Orhan Çeker görevden alınmalıdır.
Giyimi kuşamı nedeniyle kadına tecavüzü hak görmek insanlık suçudur... İnsanlık suçu işleyenler de ilahiyatçı, matematikçi, fizikçi uzmanlık alanlı ne olursa olsun eğitimci olamaz.
Tecavüzü, şiddeti özendirici açıklamalar yapamaz.
Dizideki tecavüz sahnesini haftalarca tartışan Türkiye’nin tecavüzü savunan eğitimciyi ne kadar tartışacağını merakla bekliyorum...
Yazarın Tüm Yazıları