Ece’yi de madara ettik, rahatladık

Hepimiz rahata erdik...

Nasıl da madara oldu...

Ohhh, bir daha da çıkıp 5 dil biliyorum demez...

Bilgiye karşı açılan bu ilkel savaştan korkunç bir haz alıyor herkes...

Kimi kıskançlıktan, kimi uyuz olduğundan, kimi de bakın o da bizim gibi dil bilmiyormuş iç ferahlığıyla yükleniyor Ece’ye.

Bir defa şu bir gerçek; Ece Vahapoğlu bu ülkede yaşayanların yüzde 90, hatta daha fazlasından iyi yabancı dil biliyor...

Üstelik birden fazla biliyor...

Ha o yabancı diliyle belki kitap çevirisi yapamaz, simultane tercümanlık yapamaz ama dünyanın neresine götürürseniz götürün derdini fazlasıyla anlatacak yabancı dillere sahip olduğu gerçek.

“Mr. and Mrs. Brown” seviyesine rağmen İngilizce biliyorum diyenlerden geçilmeyen bir ülkede bırakın da Ece Vahapoğlu yabancı dil bilenler sınıfında yer alsın yani...

UEFA’nın gecesini de yabancı dille sunuyor, yabancı konukların bulunduğu davetleri de, iş dünyasının yer aldığı yemekleri de...

Buna rağmen canlı yayında takıldığı için dalga geçiliyor kızla...

Dört dil biliyorum deyip hiçbirini konuşamayan mankenle eş değer seviyeye indiriliyor hemen...

Hiç yabancı dil bilmiyormuş muamelesi çekiliyor.

Yabancı dilleri 10 üzerinden 10 olmayan bilir Ece’nin...

Yabancı dil bilen Okan’ın Fransızca’sı ne kadar 10 üzerinden 10’sa artık...

Oysa ben şahidim toplantılarda Erol Aksoy’un kaç kez Okan’ın Fransızca’sını düzelttiğini...

Şimdi Okan’a Fransızca bilmiyor mu diyeceğiz?..

Bilgiyle böylesine dalga geçildiği için kızıyorum bu işe...

Bu ülkede genç bir kadın 5 dil biliyor diye övüleceği yerde, “Hıahhah bilmiyormuş yahu” diyerek dalga geçmek için özel bir çaba sarf ediliyor.

Çalışkan öğrenciyi, mahalle çocukları gibi ortamıza alıp “dört göz” diye makara yapıyoruz...

Hazin bir durum, çok hazin...

Ele ele göz göze

Rahmetli Bülent Ecevit’in Beyaz Saray’da Bill Clinton’ı ayakta dinlediği fotoğrafı çok tartışılmıştı...

Hatırlayın Clinton koltuğun kenarına yaslanmış, Ecevit ise karşısında ayakta duruyordu.

Sanki Clinton Ecevit’e nasihat eder gibi bir izlenim yarattığı için, o fotoğraf yüzünden çok eleştirilmişti Ecevit...

Dün ise Erdoğan-Obama’nın el ele göz göze fotoğrafları vardı gazetelerde.

Üstelik Obama, Erdoğan için “Arkadaşım” diyordu...

Baktım da bu iki fotoğrafı yan yana koyup “Nereden nereye” diyen bir hükümet sevdalısı köşe yazarı çıkmadı.

Bu kıyaslamalı fotoğraf üzerine övgü dolu manşetler de atılmadı.

Büyük fırsatı kaçırdı hükümet medyası, fena atladılar haberi...

Ayşe’nin tuzu kuru

Nikahsız yaşayan kadının da nafaka hakkı olmalı dedim... Ayşe Arman karşı çıktı; “Bir erkek birkaç yıl yaşadığı kız arkadaşına neden para ödemek zorunda kalsın” diyerek...

Kendinden yola çıkma Ayşe’cim... Bu ülkede imam nikahıyla yaşayan, çalıştırılmayan binlerce kadın var. Sonra da kapı önüne konulan.

Batı’da evli olmana gerek yok İngiltere, Kanada’da 5 yıllık ilişkiden sonra kadının pay talep etme hakkı doğuyor. “Common law partner” diyorlar bu ilişki çeşidine, bizdeki ‘hayat arkadaşı’nın karşılığı; Avrupa’daki kadın bile bu işten hak talep ediyorsa bizim kadınlar hayli hayli etmeli...

Bu ne öfke?

Diyarbakır’da yaşanan olaylar sırasında kameralara çarpıcı bir görüntü yansıdı.

Yüksekçe bir yerde duran Diyarbakırlı genç, yerden aldığı kaldırım taşını üç adım önünden geçen muhabirle kameramana fırlattı.

Ama ne fırlatma...

Öldüresiye...

Muhabirin canına kastederek...

Saldırıya maruz kalan Show TV’nin kadın muhabiri Rengin Gültekin ve kameraman Akın Sağlam.

Diyarbakırlı gösterici Rengin’in kafasını hedef alıyor ve taşı yakın mesafeden büyük bir hırsla fırlatıyor.

Rengin Gültekin, son anda 10-15 santim öne fırlamamış olsa bugün aramızda olmazdı, en iyi ihtimalle yoğun bakımdaydı.

Son anda kendini öne atınca kaldırım taşı kafası yerine sırtına geldi, üzerindeki kalın paltonun sayesinde omurilik zedelenmesiyle olayı ucuz atlattı.

Görüntüleri Show Haber’de izlerken kanım dondu...

Bu nasıl bir öfkedir?

Diyarbakırlı gencin, bir kadın muhabiri öldürmeye götürecek kadar gözünü döndüren hangi yanlışlar yapıldı bu ülkede?

Show Haber “Bu saldırganı bulun” başlığıyla verdi haberi...

Kardeşlik duygumuzu kaybetmişiz biz, saldırganı bulsan ne olur bulmasan ne olur...