Cohen’e hasta oldum

Hava rüzgarlıydı ve ben bu yazıyı yorgan döşek yazıyorum.
Ateşim yükseliyor, midem bulanıyor ama sonra konseri düşünüyorum da, değerdi...
Üç saat sahnede kaldı Leonard Cohen...
Açıkhava’ya koşanların çoğunluğu aynı fikirdeydi; “Dünya gözüyle bir daha nerede izleyeceğiz!” Malum bugüne kadar Türkiye’de hiç konser vermeyen Cohen, 70 yaşında...
Kaçırdın, kaçırdın...
Bu yüzden iki gece de tıklım tıklım doluydu Açıkhava’da.
İki kez gelenler bile vardı; konseri yan yana izlediğimiz Belçim Erdoğan gibi...
Yılmaz Erdoğan da ikinci kez gelmeyi çok istemiş. Ama yönetmen Sırrı Süreyya Önder’in 24’te başladığı “Kafa Dengi” programı nedeniyle konserde yoktu.
Bir gün önce Leonard Cohen tişörtüyle gelmişti Yılmaz konsere; “Nereden buldu onu, bu konser için özel mi bastırdı, yurtdışından mı aldı” diye sordum...
Geçen yıl yurtdışından almış. “Yılmaz tam bir Cohen delisi” dedi Belçim. Anlaşılan Cohen’in şair yanı çekiyor Yılmaz’ı...
Belçim neredeyse bütün şarkılara eşlik ederek hayrete düşürdü beni. Ayağa kalkıp “O da canlı canlı dinlesin, bir daha bulamaz” diyerek karnını tuttu arada.
Bilmeyenler için söyleyeyim, Yılmaz ve Belçim ilk çocuklarını bekliyor...
* * *
Konseri birlikte izlediklerimiz arasında sadece Belçim değil, Fikret Ercan ve TMSF Başkanı Ahmet Ertürk de vardı. Hemen yanında da işadamı Hüsnü Özyeğin ve eşi...
Ahmet Ertürk’ün müziğe, şiire, edebiyata olan ilgisini biliyordum da, Cohen hayranlığını da böylece öğrenmiş oldum...
Bir ara Fikret Abi’ye döndü, “TMSF olarak bu kadar işe girdik çıktık ama sizinki kadar zor olanını görmedik” dedi.
CINE5 ve Olay TV’yi de elden çıkardıklarında TMSF medyadan tamamen çekilmiş olacak, ancak daha zamanı varmış bunun...
Gösteri dünyasından ise Okan Bayülgen ve eşi Şirin Ediger oradaydı. Şirin doğurdu doğuracak artık karnı burnunda...
Nil Karaibrahimgil, Teoman ve Biricik Suden’le gelen Mazhar Alanson, Cohen’e ilgi gösteren ender şarkıcılar arasındaydı.
Rebecca-Sinan Çetin, Serdar Erener’le birlikte gelmişlerdi.
Eyüp Can-Elif Şafak çifti de oradaydı. Çıkana kadar türbanlı-türbansız hayranlarının Elif’in önünü kesmesinden “Aşk”ın yarattığı etkiyi fazlasıyla gördük.
* * *
Seyirci profilinden de anlaşılacağı üzere iki gün boyunca İstanbul’un en kalburüstü isimlerini Açıkhava’ya çekmeyi başardı Leonard Cohen...
Cohen muhteşemdi de, ekibinin de hakkını vermek gerek. Barcelona’lı gitarcısı Javier Mas ile saksofon ve diğer üflemelilerde Dino Soldo muhteşemdi...
Ya vokalleri? “In My Secret Life”ı söyleyen Sharon Robinson ile İngiliz Charley ve Hattie Webb kız kardeşler ayakta alkışlandı. Böylece fonda duran lir çalan kız resminin de ne olduğunu konser sonunda öğrendik.
Üç kez geldi Cohen sahneye ve Belçim’in yorumuna göre, Cohen’le ekibinin performansı ilk geceye göre daha iyiydi...

Leonard Cohen’den alınacak dersler

Lenoard Cohen, İstanbul’da iki gece konser verdi. Ne yazık ki bizim popüler sanatçılarımızdan gelenler bir elin parmakları kadar azdı. İlk gece bir tek Gökhan-Burhan Şeşen’in fotoğrafı geldi...
İkinci gece gelenleri yukarıda yazdım işte; Nil, Teoman ve Mazhar Alanson...
Oysa bizim şarkıcıların gelip bir şeyler öğrenmeleri gerekiyordu. Ben yine de onlar için özet çıkardım...
DAKİKLİK: Leonard Cohen her iki konsere de ilan edildiği saatte, tam 21.00’de başladı, ne erken ne geç... Oysa üç gün önce aynı sahnede Tarkan, 21.00’deki konserine 21.40’ta başlamıştı.
EKİBE SAYGI: Hem ilk yarıda hem de ikinci yarıda ekibini seyirciye tanıtırken genç-yaşlı demeden hepsinin önüne tek tek gidip şapkasını çıkardı ve eğilerek selam verdi. Her müzisyenin solo bölümünü de şapkasını çıkararak saygıyla dinledi.
CENTİLMENLİK: Üç kadın vokaliste olduğu kadar seyirciye karşı da son derece centilmendi. 70’lik bir duayenden beklenmeyecek kadar mütevazıydı... Bizde ise bir klip çeken bile burnundan kıl aldırmıyor.

Kenan Doğulu’nun iddiası

2009 ilk 6 ay satışlarına göre İbo ve Sezen’in ardından 3’üncü sırada olan Kenan Doğulu aradı, “Hiç merak etme, bu albüm birinciliğe çıkacak” dedi.
Ben “Gerçek bir Kenan Doğulu albümü olsa silip süpürürdü” diye yazmıştım.
“Bu albümde çok iyi şarkılar var, Patron ve Rütbeni Bilicen’e takılıp kalmasın kimse. Beyaz Yalan, Burada Şimdi gibi şarkılar yavaş yavaş yükselecek.
Ben de bu işten biraz anlıyorsam, Patron’un en çok satan albüm  olacağından şüphem yok...”
Bu kadar iddialı Kenan...
Bu arada klibi de herkesin beklediği şarkılara değil, “Burada Şimdi” ya da “En Kıymetlim”e çekmeyi planlıyor.
Kenan son olarak dedi ki, “Albümü tekrar dinle, keşfedilecek daha çok Kenan Doğulu şarkısı var orada...”
Tavsiyesine uydum, arabanın CD çalarına Patron’u yeniden koydum...
Bu arada geçen gün verdiğim albüm satış listesine Sibel Can ve Nilüfer kanadından da itiraz var. Her iki sanatçı da albümlerinin çok yeni olduğunu, 4-5 ay önce çıkmış albümlerle kıyaslanamayacağını söylüyorlar.
Haklılar, bu yüzden söz 4-5 ay sonra listeyi yeniden vereceğim.