Paylaş
Alişan’la ilişkisi bittikten sonra hakkında haberler çıkmaya başladı.
- Daha önce Seda Önder’le ilişki yaşayan evli bir adam Alişan’ı arayıp “Bu kıza güvenme” demiş.
- Seda Önder, evli bir futbolcuyla aşk yaşamış.
- Besteci Ersay Üner’le bir dönem berabermiş...
- Yaşar İpek ve Murat Kurşun’un eski sevgilisiymiş...
Falan da filan...
Hangisi doğru, hangisi yalan bilemem.
Benim itirazım, bir genç kadının böyle ahlaksızca şeceresinin ortaya dökülmesine.
Birileri tarafından linç edilmesine...
Günlerdir Seda Önder’le ilgili böyle ‘hafif kız’ (ne demekse) portresi çiziliyor, Alişan’ın ayrılığı da bu ‘hafifliğe’ bağlanıyor.
Dün telefon açtım Seda Önder’e...
Anladım ki bunu reklam malzemesi olarak da kullanma peşinde değil...
Ne televizyona çıkmak istedi ne de açıklama yapmak...
“Ben tek başıma bunlarla nasıl mücadele edebilirim ki Cengiz Bey? En iyisi susmak” dedi...
Alişan’ı da anlamıyorum...
“Sevgilim” dediği kadının medyada linç edilmesine suskun kalarak destek oluyor...
Ne sanıyordun Alişan?
Seda Önder’in senden önce hiç sevgilisi olmadığını mı?
O ne kadar karalanırsa, ilişkiyi bitirdiğin için o kadar haklı çıkacağını mı?
Dev aynası
Habertürk’te işten el çektirilen Yiğit Bulut’un arkasından teneke çalanlardan değilim. Ama Twitter’da şu açıklamasına takıldım;
“Bu yolda bin Yiğit feda olsun” diyor
Yiğit Bulut.
Ne yolu, hangi yol?
Hangi misyonu yüklendin de bizim haberimiz yoktu?
Hangi dev aynasında baktın kendine?
Eskilerden bir Cem Uzan sloganıyla; “Açın Yiğit’in önünü” diye haykırmak geliyor içimden...
Şükür’ün yorumculuk yapması için desteğe mi ihtiyacı var?
Milletvekili Hakan Şükür’ün “Maraton”a yorumcu olması ya benim yazdığım gibi; “Bir siyasi partiye angaje ismin gazetede/televizyonda yorumculuk yapması medya etiği açısından ne kadar doğru?” diye tartışılır...
Ya da Mehmet Tezkan’ın yazdığı gibi; “Milletvekilliğine nasıl zaman ayıracak? Vekillik ek iş mi oldu?” çerçevesinden...
Yoksa dün pek çok yazarın yazdığı gibi olaya, “Önünde Tayyip Erdoğan, arkasında Fethullah Gülen... Yürü Hakan Şükür” açısından bakacak olursak ben de şunu söylerim;
Bunu Hakan Şükür’ün milletvekilliği için söyleyebilirsiniz ama futbol yorumculuğu için asla...
Üstüne de şunu sorarım;
Ne yani en kazma eski futbolcuların bile yorumculuk yaptığı bir ülkede, “önünde Erdoğan, arkasında Gülen” olmasa Hakan Şükür gibi bir futbol efsanesi yorumculuk yapamaz mıydı?
Bal gibi de yapardı.
Hakan Şükür’ün siyasi arenada desteksiz duramayacağı gerçek...
Ama futbol yorumculuğu için kimsenin desteğine ihtiyacı olmadığı da bir başka gerçek.
Şişmanlara uçakta ekstra ücret
Akrep Nalan, THY uçağında acil çıkıştan kaldırılmasına isyan etmiş...
Dün konuştum Akrep’le; “Yıllardır dünyada her yere uçarım, ilk kez böyle bir uygulama duydum” dedi.
“Acil çıkış kapısı havacılıkta önemli bir yer, oturtmama hakları var” hatırlatması yaptım.
“Tamam, kiloluyum ama elim sakat değil. O kapıyı açabilirim” yanıtını verdi.
Şişman bir yolcunun acil çıkış kapısından kaldırılmasının bir ayrımcılık olduğunu düşünmüyorum.
Ama pek çok şişman yolcu da diğer koltuklara sığamıyor.
Obezitenin tüm dünyada arttığı günümüzde havacılık şirketleri belli bir kilonun üzerindeki yolcular için imtiyazlı koltuklar bulundurmalı artık.
Bu koltuklar da daha pahalı olmalı.
“Business’ta geniş koltuklar var” demeyin...
Business ile ekonomi arası bir yerde olmalı şişmanlar için özel koltuklar.
Ücreti de business ile ekonomi arasında olmalı.
Şişmanlar ne der acaba bu işe?
Paylaş