Bir “her şey dahil” turizm sezonu daha biterken

Buna rağmen ilk 9 ayda Türkiye’ye gelen turist sayısı bir önceki yıla göre yüzde 6.11 arttı.
30 milyon 88 bin turist geldi ilk 9 ayda...
Türkiye’ye en çok turist nereden geliyor? Rusya ve Almanya...
Gelenlerin yüzde 13.77’si Rus, 13.59’u Alman...
Yüzde 7.38’le İngiliz turist üçüncü sırada...
Üç otuz paraya dünyanın en güzel tesislerinde günün 24 saati yiyorlar, içiyorlar...
Dünyanın en güzel plajlarında güneşlenip, en güzel denizlerine giriyorlar...
Çünkü bizde her şey dahil!..
Bu yaz Belek tarafına bir kez gittim, ne zaman buradaki otellere gitsem içim kan ağlayarak dönüyorum.
Sabah akşam bitmeyen bir yemek servisi, viskiden votkaya en pahalı içkiler her saat bedava...
Tabak tabak alınan tadına bakılıp bırakılan yiyecekler...
Türkiye’nin milli serveti çöplere dökülüyor...
Hatırlıyorum yıllar önce Cornelia’nın patronları Belek’te otellerini ilk açtığında “Biz her şey dahil sisteme girmeyeceğiz” demişti, ne kadar sevinmiştim...
İki yıl dayanabildiler...
Hollywood starlarını getirip oteline muhteşem bir açılış yapan Rus milyarder Telman İsmailov bile dayanamadı, daha ne olsun...
Gidin şimdi, lüks içindeki Mardan Palace’ta bile her şey bedava...
Vallahi yazık, günah...
Geçenlerde Cornelia Diamond Golf Resort’un Genel Müdürü Zafer Alkaya ile sohbet ediyordum...
“Ne olacak böyle her şey meselesi” diye sordum...
“Bu gidişle batana kadar gideceğiz herhalde” yanıtını verdi...
Çok seyahat eden dünyanın en sıradan otellerine dünyanın parasını veren biri olarak “Bu bana koyuyor” dedim...
Ülkemin tesislerinin iliklerine kadar sömürülmesi, gelen tursitin otel dışına adımını atmaması sinirlerimi bozuyor.
Her sene milyonlarca turistin geldiği Belek’te Starbucks gibi kahve zincirleri bile yok düşünün...
Adam niye dükkan açsın ki, gelen turist otelde kahvesini, içkisini, kolasını bedava içerken...
Sayın Ömer Çelik, her şey dahil sistemine karşı Türkiye’nin bir turizm politikası geliştirmesinin zamanı gelmedi mi artık...
Hükümet “kaldırın şu sistemi üç-dört yıl arkanızda duracağım” dese, her şey dahilden çıkan tesisleri desteklese, kolaylıklar sağlasa inanın 5 yıl sonra her şey değişmiş olacak...
Türkiye turizmde 4 harcayıp 5 kazanmayacak...
3 harcayıp 10 kazanacak...
Ama bunun için ciddi bir devlet politikasına ihtiyaç var...
O olmazsa eğer daha yıllarca en kıymetli hazinemizi, doğal güzelliğimizi üç otuz paraya satmaya devam edeceğiz...

Bir yıl sonra düzeldi
Geçen yıl Cumhuriyet Bayramı haftasında gittiğim Selanik dönüşünde “Bomboş bir Atatürk evi” diye yazmıştım...
Restore edildikten sonra yeniden açılan Atatürk’ün evinde tek bir kişisel eşyası yoktu...
Bomboş, dört duvar bir evi gezen herkes de aynı şeyden şikayet ediyordu...
Evin ruhunun olmadığı, Atatürk’e ait eşyaların konulması gerektiğini söylüyordu her gezen...
Dün Hürriyet’te Yorgo Kırbaki’nin haberinden öğrendik ki, bu bomboş eve Atatürk’ün 50’ye yakın kişisel eşyası getirilmiş...
Annesi Zübeyde Hanım ve Atatürk’ün gençlik halinin birer silikon heykeli yapılmış...
Müze evin biraz daha gezilebilir ve hissedilibilir hale gelmesinden mutlu olduğumu söylemeliyim...

91 yıl 91 kadın…
Dün Hürriyet’in 91 yıl 91 kadın eki muhteşemdi...
Neredeyse tamamının hikayesini okudum, hiç bilmediklerim de vardı aralarında, tanıdıklarım da...
Hepsi Cumhuriyet’i Cumhuriyet yapan, bugünlere getiren kadınlardı...
Böyle saklanacak bir eki verdiği için gazetemle gurur duydum...
O 91 kadının önünde saygıyla eğiliyorum...

Sinema sektöründe iddialı bir oyuncu: TAFF…
TAFF yapım şirketini itiraf edeyim bilmiyordum, Unutursam Fısılda filmi sayesinde kısa bir süre önce öğrendim...
“Tam Aile Filmleri Fabrikası”nın kısaltmasıymış TAFF...
Sahipleri Timur Savcı ve Cemal Okan’mış...
Dizi sektöründen çekilen Timur Savcı’nın ortak olduğu film şirketinin diğer ortağı Cemal Okan ise Yeşilçam’ın en bilinen markalarından FONO Film’in sahibi...
Geçen sene kurmuşlar TAFF’ı ve bu yıl iddialı bir şekilde girmişler sinema sektörüne...
Dün vizyona giren Unutursam Fısılda dışında bu sezon, Çakallarla Dans 3, Burak Özçivit-Fahriye Evcen’in filmi Aşk Sana Benzer, Magi, Güvercin Uçuverdi ve Dabbe olmak üzere 5 filmleri daha vizyona girecek...
2013’te kurulup ilk sezonunda 6 iddialı filmle vizyona çıktığına göre TAFF önümüzdeki dönem en çok konuştuğumuz film şirketlerinden olacak demektir.
Not: Dün Kelebek’e verdikleri Unutursam Fısılda’yla ilgili üç tam sayfalık ilana ise bayıldım. Unutursam Fısılda’yla ilgili kamera arkası notları iyi bir magazine diliyle anlatıldığı güzel bir ilan çalışmasıydı...

Kıvanç’ın dizisi bitti
Kaçınılmaz son gerçekleşti ve Kıvanç Tatlıtuğ’un dizisi Kurt ve Seyit Şura bitti...
Senaryoda yapılan değişikler, oyuncu takviyeleri diziyi kurtarmaya yetmedi.
Geçen yıl başlayan ve ilk bölümden itibaren istenilen ratingi almayan dizinin arkasında Star yönetimi ısrarla durmuştu...
Yurt dışı satışları olmasa bugüne kadar bile gelemezdi dizi ama oradan elde edilen gelirle bugüne kadar direnebildi...
Sonunda kanal yönetimi de dayanamadı ve diziyi bitirmeye karar verdi.
Üç hafta daha yayınlandıktan sonra ekrana veda edecek dizi...
Kurt Seyit gibi Benim Adım Gültepe gibi iddialı, büyük prodüksiyonların, kaliteli işlerin, iyi çekilmiş yapımların yayından kalkması Türk televizyonculuğu için büyük kayıp...
Çünkü yapımcılar ve kanallar ortada bu örnekler varken bundan sonra böyle büyük işlere girmekte aynı cesareti gösteremeyecekler.
O yüzden Kıvanç’a değil, aslında dizi sektörüne geçmiş olsun demek lazım...