Paylaş
Hele Başkan’ın “Bana baktığında gözünde Beşiktaşlı ışığı aldım Reza Zarrab’ın” demesi büyük makara konusu oldu...
Latif Demirci de geçen gün Hürriyet’in birinci sayfası için bu konuyla ilgili bir karikatür çizdi.
“Beşiktaş’ın yeni sezon forması Patek Philippe’li olacak” şeklinde...
Latif’in ince zekasına yakışan çok güzel bir espriydi.
Beşiktaş yönetimi bir açıklama yaparak, “Bu karikatürün ifade özgürlüğünü aştığını ve Beşiktaş’ın imajını zedelemeye yönelik olduğunu” iddia etti.
Bunun üzerine bazı Beşiktaş taraftarları da hemen Hürriyet’e tepki göstermeye, kampanyalar düzenlemeye başladı.
Komik olmayın arkadaşlar...
Size bir şey söyleyeyim mi; Hürriyet belki de hiç olmadığı kadar Beşiktaşlı bir dönemini yaşıyor.
Karikatürüne tepki gösterdiğiniz Latif Demirci var ya, koyu bir Beşiktaşlıdır...
İyi bir taraftardır ve belli ki o karikatürü çizerken de bu yönü ağır basmış, Zarrab’ın ağırlanmasına bir taraftar olarak sahici bir tepki göstermiş.
Hürriyet Genel Yayın Yönetmeni Sedat Ergin’in Beşiktaşlılığını bilmeyen yok zaten...
Beşiktaş’la ilgili yazdığı yazıları, hatta 10 yıl önceki yönetimin mafyayla yakınlaşması üzerine verdiği “BJK üyelik kartımı artık cüzdanımda taşımayacağım” tepkisi hafızamızda...
Öyle sıkı bir Beşiktaşlıdır Sedat Abi.
Yayın koordinatörümüz Fikret Ercan derseniz, 6 yıl kulübün resmi yöneticiliğini yapmış, Beşiktaş’ın her şeyini çok iyi bilen bir isim.
Yazı işleri toplantılarında yıllardır Beşiktaş’ın en büyük savunucusu...
Şimdi böyle Beşiktaşlı bir karikatüristin çizdiği, böyle Beşiktaşlı bir kadronun yayınladığı karikatür yüzünden Beşiktaşlılar, Hürriyet’i protesto etmeye kalkıyorlar!
Vallahi protesto edenleri bilmem ama yukarıda saydığım isimlerin Beşiktaşlılığına şahidim, bu yüzden tartışmam bile...
İŞTE LATİF DEMİRCİ'NİN BEŞİKTAŞ KARİKATÜRÜ
Wilma’ya Başkan sözü
Filinta dizisinin setini ziyarete giden Cumhurbaşkanı Erdoğan’la oyuncu Wilma Elles’i tanıştırıyorlar.
“Gerçekten yabancı mısın, yoksa yabancı rolü mü oynuyorsun?” diyor Erdoğan.
Koskoca Cumurbaşkanı’nın dizi oyuncularının hepsini tanıyacak hali yok, geçen sezon Carolin olarak ortalığı kasıp kavuran Wilma’yı bilmemesi normal...
Ama Emine Hanım belli ki dizileri ve magazini takip ediyor... Wilma’nın yabancı gelinimiz olduğu, hatta bebek beklediği bilgisini veriyor Cumhurbaşkanı’na...
Bu arada Wilma’nın vatandaşlık talebi için “Onu hallederiz” diyor Erdoğan...
“Filinta”nın setinden çıkan magazin haberleri bununla bitmiyor...
Emine Hanım, Wilma’ya dönüp “Wilma, Başkan en az üç çocuk istiyor ama” diyor.
Bu güzel siyasi-magazin haberinden bana;
Wilma’nın dört çocuk sözü vermesinden çok aile içinde başkanlığın çoktan kabul görmüş olması kalıyor...
Oktay ne diyor?
Oktay Kaynarca; “Gezi başlı başına bir hataydı” dediği için linç edilen ünlüler kervanına katıldı.
Herkes bir gün 15 dakikalığına ünlü olacaksa...
Her ünlü de bir gün linç olmanın tadına varacak.
Oktay da bunu tadıyor şimdi...
Oktay’ın bu sözü neden söylediğine dair iki genel kanı var:
1- Şirketine maliye ceza kestiği, başı maliyeyle derde girdiği için hükümete yanaşmak istedi...
2- Yeni dizisi atv’de başlayacağı için yukarılara bir yerlere Gezi üzerinden selam çakıyor...
Açıkçası ben ikisine de ihtimal vermiyorum.
Çünkü aynı Oktay’ın Gezi olaylarına katıldığı için atv’de ekrana gelecek yarışması, bölümleri çekilmiş olmasına rağmen apar topar kaldırılmıştı.
Aradım Oktay’ı “Tam olarak bunu mu söyledin?” dedim.
“İnsanlar nasıl algılamak istiyorsa öyle algılıyor” yanıtını verdi...
Bir araya gelip mevzuyu konuşmaya karar verdik.
Laleyi abarttık mı?
10 yıl önce İstanbul’a ilk laleler ekilmeye başladığında da savunmuştum, şimdi de savunuyorum.
“Lale paralarıyla İstanbul’a başka şeyler yapılamaz mı” diyenlerden olmadım hiç...
Yaşadığımız şehrin güzelleşmesinin, estetik görünmesinin, sokağa çıktığımızda içimizin açılmasının, rengarenk çiçekleri görüp yaşama sevinciyle dolmamızın önemli olduğuna inanıyorum çünkü...
Ama bakıyorum da son yıllarda bu lale işini biraz abarttık gibi... Duvar süslemeleri, elektrik direkleri derken şimdi de laleden dünyanın en büyük halısını yapmışız.
Ayasofya’yla Sultanahmet Camii arasındaki 262 metrekarelik alana 545 bin lale dikilerek halı motifi oluşturulmuş.
Dünyanın en büyük laleden halısıymış bu.
Guinness Rekorlar Kitabı’na girecek miyiz bilmiyorum...
Ama ne gerek vardı?
Her sene böyle bir organizasyonun önünü açarsak, İstanbul çılgın lale projelerinden geçilmez olur.
Boğaz’ın üzerini bile karşıdan karşıya lalelerle kaplamayı düşünebiliriz...
Bu sene ekilen lale sayısı 30 milyona çıkmış!
“Her şeyin fazlası zarar” diyor ya uzmanlar...
Bu lale işinde de biraz frene bassak hiç fena olmayacak.
Paylaş