Paylaş
Bu görüntülerin Başbakanlık uçağında Başbakan’dan habersiz çekilebilmesi, daha da önemlisi Başbakan’dan habersiz servis edilebilmesi mümkün mü?
Bu yüzden el altından sızmış görüntüler değil, güzel bir viral reklam çalışmasıdır bu.
Kötü bir şey olduğu için söylemiyorum, Obama’nın da Beyaz Saray’dan benzer fotoğrafları servis ediliyor.
Olayı, “Başbakan’a gizli kamera yapmışlar” sananlar çıkmasın diye söylüyorum.
Seçim öncesi böyle başka viral reklamlar da görebiliriz.
Elektrikli otomobil
Hayatımda ilk kez elektrikli otomobil kullandım.
Geçen hafta İstanbul trafiğinde iki gün boyunca elektrikli Smart’la gezdim.
Şu kadarını söyleyeyim; Ba-yıl-dım.
Hem Smart gibi küçücük bir arabayı kullanmaya hem de elektrikli otomobilin performansına.
130 kilometre hıza çıkabiliyor, yokuşlarda falan çok iyi aracın performansı.
100 kilometre menzili var, ondan sonra götürüp şarj etmek durumundasınız.
Sessiz, gürültüsüz, yağ gibi kayan bir otomobil.
Elektrikli otomobili kullandıktan sonra neden hala benzinli araç kullanıyor olduğumuza şaşırdım.
Elektrikli otomobilin teknolojisi çok yeni olduğu için, sürekli kendini yeniliyor.
Tıpkı cep telefonları gibi...
Bugün aldığınız otomobil 6 ay sonra geri bir teknolojiye sahip oluyor.
Bu yüzden de alınan arabayı iyi fiyata satmak mümkün değil.
Yani elektrikli otomobilin şimdilik ikinci el piyasası yok...
Bu yüzden de pazarda yavaş yükseliyor.
Ama eminim bundan 10 yıl sonra benzinli, dizel araçlar kullanmak kesinlikle demode olacak...
Bisiklet kiralar gibi otomobil kiralamak...
Bundan 10-15 yıl sonra büyük şehirlerde yaşayan insanların artık otomobil almayacağını düşünüyorum.
Elimdeki argümanlar şunlar:
1- Toplu taşıma kullanma alışkanlığı hızla yaygınlaşıyor.
Artık pek çok şirkette üst düzey yöneticiler, ünlüler bile metroyla işe gidip gelmeye başladı. Aynı yolu özel arabanla 1,5 saatte gitmek mi, toplu taşımayla 20 dakika da gitmek mi?
2- Park sorunu ciddi mesele. Cihangir, Nişantaşı gibi semtlerde aylık otopark kiraları 300-400 liraya yükseldi. Ev kirası gibi... Sokaklarda araba koyacak yer bulmak sayısal lotodan büyük ikramiyeyi tutturmak gibi...
Peki ne olacak?
Araba satın almak moda olmaktan çıkacak, araba kiralamak moda olacak...
Günlük, saatlik araba kiralayacağız.
Elinde abone kartın metrodan indiğin yerde hemen kiralık bir arabanın kapısını açıp bineceksin, istediğin yerde bırakacaksın.
Otomobil sahipliği diye bir şey kalmayacak.
Modern insanın otomobiliyle kurduğu aşk bitecek.
Kiralık bisikletle biner gibi, elektrikli küçük kiralık arabalarımıza binip istediğimiz yere gideceğiz.
TRT, reytingleri sabote ediyor
Hatırlayın, bir yıl kadar önce Kanaltürk Top Bizde’yi, TV8 de Telegol’ü 10’a bölerek yayınlıyordu.
Hatta program bölme işini o kadar abarttılar ki, 2 dakikalık 3 dakikalık parçalar halinde 20’ye 30’a bölmeye başladılar.
İlk 100 listesi Telegol ve Top Bizde’den geçilmiyordu.
Aynı şekilde haber bültenleri ve diğer programlar da bölmeye başladı.
Sonunda atv bu saçma duruma isyan etti ve tepki olarak Esra Erol’la Müge Anlı’nın programlarını 10’ar parçaya böldü.
Böylece ilk 50 içinde 10 Esra Erol, 10 Müge Anlı programı yer aldı...
İş zıvanadan çıktı.
Sonunda TİAK duruma el koydu, bölme işini kaldırın, programlar bölünse bile tek parça olarak değerlendirilecek dedi.
Şimdi de TRT sabote ediyor reyting listelerini...
TRT Çocuk kanalını günlük ölçümlere soktular.
Soktukları yetmemiş gibi 1 dakikalık, 5 dakikalık çizgi filmler yayınlamaya başladılar.
Böyle olunca reyting listesi TRT Çocuk programlarından geçilmez oldu.
Bakın ilk 100’e giren TRT Çocuk programlarına:
Tel Ali, 15.00’de başlamış 15.09’a bitmiş, 9 dakika...
Çınar, 20.19’da başlamış 20.34’te bitmiş, 15 dakika...
Tilki, 14.54’te başlamış 14.55’te bitmiş, 1 dakika...
Biz İkimiz, 10.08’de başlamış 10.26’da bitmiş 18 dakika...
Çizgi Film Makinesi, 14.55’te başlamış 14.58’de bitmiş, 3 dakika...
Diğer programlarının süresi de 20-30 dakika...
TRT Çocuk’un 3 dakikalık 5 dakikalık programlarla listeye girmesi reyting raporlarını sabote etmek değil de nedir?..
Eskiden Telegol ve Top Bizde’nin yaptığından ne farkı var bunun?..
atv bu duruma tepki olarak Müge Anlı’nın programını neden yine 10’a bölmüyor?
Ben diğer kanalların yerinde olsam hemen 2-3 dakikalık dolgu programlar hazırlar, ilk 100’e 20 program birden sokardım.
Çünkü iş böyle zıvanadan çıkmadıkça TİAK’ın aklına müdahale etmek gelmiyor...
Paylaş