Paylaş
Siyasetten ekonomiye, spordan magazine her sayfaları bir alem...
Dün bir haber okudum bu arkadaşlarda; Beren Saat’in sosyal medyadan siyasi mesajlar vermesinin, HDP’yi desteklemesinin bir nedeni varmış.
Neymiş biliyor musunuz?
Rahmi Koç’un dikkatini çekmekmiş derdi...
Sonunda Beren Saat verdiği siyasi mesajlarla Rahmi Koç’un dikkatini çekmeyi başarmış ve Arçelik reklamını kapmış.
Şimdi böyle bir haberi yapmak için gerçekten başka bir kafa yaşamak gerekiyor.
Çünkü o kafaya şunları anlatamazsınız;
* Kardeşim Türkiye’nin en önemli markalarından Arçelik’in, sizin gazete gibi amatörce yönetildiğini mi zannediyorsunuz? Siyasi mesaj yazana reklam çektirecekler öyle mi? Bi gidin ya, bi gidin...
* Böyle bir ‘trol döneminde’ yazdığı siyasi mesajların Beren Saat’e yarardan çok zarar getireceğini bilmez misiniz? Reklam, konser, iş, dizi kapmak için siyasi mesajın nasıl verilmesi gerektiğini en iyi siz bilirsiniz...
* Beren Saat’in reklamda oynamak için patronlara mesaj göndermeye ihtiyacı mı var? Daha önce oynadığı Patos, Rexona gibi reklamlarda sosyal medyayı da böyle yoğun kullanmıyordu üstelik...
* Kenan Doğulu ve Beren Saat’e evlendikten sonra birlikte oynamaları için onlarca reklam teklifi gittiğini ben biliyorum. Kapılarında şirketler kuyruk olmuşken olayı Beren’in siyasi mesajlarına bağlamak, okuyucunun zekasına hakaret...
* Zeka dedim de bir gülme tutu beni, öpüyorum sizi...
BBG’ye 30 bin kişi başvurdu
Müzik yarışmaları, yetenek yarışmaları, şarkı yarışmaları derken herkes kolay yoldan şöhret ve parayı bulma peşine düştü.
“Biri Bizi Gözetliyor” (BBG) olarak bilinen “Big Brother” yarışmasına kaç kişi başvurdu biliyor musunuz?
30 bin kişi...
8 erkek 8 kadın yarışmacının aynı eve gireceği yarışma için 30 bin başvuru...
Son başvuru tarihi cuma. O güne kadar bu rakamın 35 bin kişiye ulaşması bekleniyor.
Yapımcı firma Endemol’den aldığım bilgilere göre başvuranların çoğu üniversite mezunuymuş, yaş ortalaması ise 25’miş.
Gördünüz mü ne çok işsiz üniversite mezunumuz var...
Bizim üniversiteliler bilimle, sanatla, sporla uğraşacağına yapımcı firma kapılarında kuyruk oluyor.
Koca bir kuşağı yarışma manyağı yaptık ya hepimizin payı var bunda...
Sabri Bey yaşasa, Beşiktaş’a ne yapardı
Türkiye’nin en büyük firmalarından Ülker’in sponsorlukları, spora yaptığı yatırımlar önemli...
Tabii patron Murat Ülker’in koyu bir Fenerbahçe taraftarı olduğunu bilmeyen yok...
Haliyle sponsorluklar çoğunlukla Fenerbahçe’ye gidiyor.
Fenerbahçe için Ülker Sport Arena gibi dev bir tesis yaptılar.
Fenerbahçe Basketbol Takımı’nın 2006’dan bu yana en büyük destekçisi oldular...
Basketbol sponsorlukları 1 Ağustos’ta bitti ama Ülker bu kez de Şükrü Saracoğlu Stadı’na isim sponsoru oldu...
Stadın adı bundan böyle Fenerbahçe Şükrü Saracoğlu Ülker Stadyumu olarak anılacak.
Bunun için 90 milyon lira ödedi Ülker.
Ülker’in kurucusu ve Murat Bey’in babası rahmetli Sabri Ülker ise koyu bir Beşiktaşlıydı.
Hatta Sabri Bey’in, bir Fenerbahçe galibiyetinden sonra oğlu Murat Ülker’in astığı bayrak için “Hadi gidip şunu indirelim” diye arkadaşlarına şaka yollu takıldığı bile anılarda anlatılıyor...
Merak ediyorum, Sabri Bey hayatta olsaydı Beşiktaş’ı biraz daha kollar mıydı acaba?
Tabii işin şakası bu...
Çünkü Ülker’in Türk sporunun en önemli destekçilerinden olduğunu ve sadece Fenerbahçe’ye değil, Beşiktaş ve Galatasaray’a da yıllarca sponsorluk yaptığını
biliyoruz.
Otostopçu robot Türkiye’de parçalansaydı
Kanadalı bilim insanları, otostop çekerek dünyayı dolaşan bir robot icat ettiler.
İnsanlar robotu arabalarına alıyor ve gidecekleri yere götürüyorlardı.
Bir sosyal deneydi bu; insanların tek başına yola çıkan bir robota ne yapacaklarını araştıran...
Kanada, Hollanda ve Almanya yolculuklarını başarıyla tamamladı robot ama Amerika’da saldırıya uğradı.
Kafasını gözünü parçaladılar robotun. Kullanılmaz hale geldi...
Şimdi bu robot Türkiye’de otostop çekse ve aynı şey başına gelse demediğimizi bırakmazdık.
“Tecavüz de etmişler mi?” diye sorardık.
“Uzaylıları taşladık, robotu parçaladık” diye geyik yapardık.
“Dünyaya rezil olduk” derdik.
Ama gördünüz işte, vandalizmin dini, dili, ırkı, memleketi yok.
Her yerde kendini bilmez ahmaklar çıkıyor...
Paylaş