Asıl suç, bu saygısızlığa zemin hazırlayanlarda...

Daha doğrusu ailesi ve yakınlarından oluşan küçük bir kalabalık uğurladı.
Yapılan veda töreninde salon bomboş kalınca da “Fikret Hakan’a vefasızlık, saygısızlık” başlıklarıyla haber oldu gazetelere.
Daha önce Bülent Kayabaş’a da aynısı olmuştu...
Osman Gidişoğlu’na da, başka oyunculara da...
Fikret Hakan gibi bir oyuncunun son yolculuğunda böyle anılmasına neden olmak kimsenin hakkı olamaz.
Ailesinin bile...
Ben o veda törenine gitmeyenleri eleştirmiyorum. İnsanlar gidemeyebilirler, tatildedir, ailesiyledir, işi vardır vesaire vesaire...
Gitmedikleri Fikret Hakan’ı sevmedikleri, değer vermedikleri anlamına da gelmez.
Ama bunu Fikret Hakan’ın cenazesiyle test etmeye kalkmak, en başta usta oyuncuya yapılmış büyük bir ayıp.
Buyrun ortaya çıkan fotoğraftan memnun musunuz?
Üstelik üç aşağı beş yukarı böyle olacağı önceden belliyken...
Gerçekleri biraz görmek bu kadar mı zor?
Lütfen kaybettiğimiz her oyuncunun ardından salonlar kapatıp veda törenleri yapmayınız.
Bu veda törenleri saygıdan çok, oyuncunun hatırasına saygısızlık oluyor.
Fikret Hakan’la ilgili son konuştuğumuz şey bu oluyor.
Fikret Hakan gibi dev bir oyuncu bunu hak ediyor mu?

Utanmaz tekne sahipleri, ahlaksız kaptanlar...

Her sabah paddle board (bir board’un üzerinde ayakta durup, kürek çekerek yapılan spor) yapıyorum Bodrum’da...
Ortakent’ten çıkıp, tek sakini tavşanlar ve martılar olan karşıdaki Çelebi Adası’na gidip geliyorum.
1 saatlik bu yolculuğum sırasında kimi zaman tanıdık olduğum çirkin manzarayı görseniz isyan edersiniz...
Dünyanın en güzel denizlerinden birine sahip olan Bodrum kıyılarını, tekneler hâlâ kirletmeye devam ediyor.
Boşaltılmış sintineler (teknenin tuvalet de dahil olmak üzere toplanan pis suyu) yüzünden köpük köpük olan deniz yüzeyi mi istersiniz...
Denize atılan poşetler, bira şişeleri, sigara, çikolata paketleri mi?
Belli ki teknenin çöp kutusunu boşaltıp gitmiş adam.
Bunu yapan ahlaksız kaptanlara, buna göz yuman utanmaz tekne sahiplerine sesleniyorum:
Sizin hiç mi vicdanınız yok?
Nasıl kirletebilirsiniz güzelim denizi...
Geçen gün Sahil Güvenlik komutanıyla konuşuyordum; “Gördüğünüz zaman söyleyin, hemen karaya kızağa çekmezsem yakama yapışın” dedi.
Ama görüp yakalayabilmek o kadar zor ki...
Boşaltıp gidiyor adam.
Çünkü vicdanı, doğa sevgisi, insan sevgisi yok. Sadece pisliği var!

Bir yanlış klişe!

Türkler tatil için Yunan adalarına giderken, dünyanın ünlü isimleri Türkiye’ye geliyor diye cümleler kuruluyor.
Ne demek bu?
Yunan adalarına gitmek suç mu?
Siz hiç bugüne kadar, “İspanyollar, Fransız Rivierası’nı tercih ederken, dünya ünlüleri İspanya’ya akın ediyor” gibi bir cümle duydunuz mu?
Duyamazsınız.
Çünkü turizm tam da budur işte... Kendi ülken dışında başka ülkeleri, kültürleri de görmek istersin.
Türkler sadece Türkiye’yi, Yunanlar sadece Yunanistan’ı gezse turizm mi olur?
Şu, “Türkler tatil için Yunan adalarına giderken...” klişesini medyadan atmanın zamanı gelmedi mi?

Ne Gizli Kalsın’mış be!

Emirgan’da ünlülerin gittiği mekanın sadece adı Gizli Kalsın, içeride yaşanan hiçbir şeyin gizli kaldığı falan yok.
Murat Boz’un parti öncesi eğlencesi...
Tuba Büyüküstün’ün mekanın işletmecisi Umut Evirgen’le yakınlaşması...
Son olarak Ahu Yağtu’nun sabah 5’e kadar Hacı Sabancı’yla dudak dudağa olduğu söylenen eğlencesi...
Hadise’den Cem Yılmaz’a, Nazlı Çelik’ten Ozan Güven’e, Aras Bulut’tan Çağatay Ulusoy’a kimlerin dedikoduları çıkmadı ki bu mekandan. Ve bunun gibi daha niceleri...
Son yıllarda bütün büyük magazin olayları buradan patlıyor ama adı hâlâ Gizli Kalsın.
Ünlüler en büyük dedikoduyu kendi camialarının yaptığının hâlâ farkında değiller galiba...

Sözü aldık Sayın Bakan

2017-18 futbol sezonu başlamadan Gençlik ve Spor Bakanı Akif Çağatay Kılıç, NTV Spor’a çıktı.
Statlarda olay çıkaranlara göz yummayacaklarını, yeni tedbirler getireceklerini, tribünden anında almaya kadar yeni cezalar getireceklerini söyledi.
Eskiye gitmeye gerek yok. Daha 1,5 ay önce Antalya’da oynanan Eskişehir-Göztepe maçında yaşanan rezaletle ilgili ne yapıldı Sayın Bakan?
Biz yine de eski defterleri karıştırmayı bir kenara bırakalım ve yeni bir sayfa açalım.
Söylediklerinizi söz olarak alıyoruz Sayın Bakan.
Sezon boyunca inşallah bu gazete haberlerini önünüze koyacağımız olaylar yaşamayız.