Arena rezaleti!

Onu Milli Takım Teknik Direktörü Fatih Terim düşünsün...
Benim kastettiğim rezalet, Arena Stadı...
Olimpiyatlar’a aday olan, Avrupa Futbol Şampiyonası finallerini yapmak isteyen Arena Stadı’na, şehrin göbeğindeki bu ‘modern’ yapıya ulaşabilmek hâlâ mümkün değil.
Gidişi bir dert, dönüşü ayrı dert...
Maç gecesi 20.30’da Etiler Günaydın’dan kalktığımızda maçın başlamasına 1 saat 15 dakika vardı.
Şahidim, yan masamızda oturan Şahan Gökbakar’dır.
Etiler’den Seyrantepe’deki TT Arena arası sadece 6,5 kilometre...
Bu yolu arabayla kaç saatte gittik biliyor musunuz?
Tam 1,5 saat!
Statta her zamanki yerimize oturduğumuzda maçın ilk 17 dakikasını kaçırmıştık.
Dünyanın çeşitli yerlerinde statlara gittim, insanların yürümesi, trafiğin yoğun olması, metrolara itiş kakış binilmesi çok normal...
Ama bu kadar rezaletini hiç görmedim!
Aaa pardon gördüm; İkitelli’deki Olimpiyat Stadı var bir de...
Orada da dere tepe yürümek zorunda kalıyor taraftar.
Tamam, trafiğin yoğun olması normal ama kilit haline dönmüş bir trafik normal değil!
Stadın altındaki otoparka olması gerekenden fazla araç alındı, herkes birbirinin önüne bırakıp gitmiş arabayı.
Acil bir işin çıksa, arabanı alıp gitmen mümkün değil.
Hesapta otopark kartlarımız var arabalarımızda ama eskiden kartın okutulduğu bariyer bile yok ortada.
Bu yüzden park yerinden çok araç var içeride.
UEFA görse, kesin ceza yağdırır!
“Neden bu çileyi çekiyorsun, metroyla git” diyenler olabilir...
Denemedik mi sanıyorsunuz efendim?
Açıldığı günden beri Arena Stadı’na gidiyorum, her yolu denedim.
Metronun da gidişi iyi ama dönüşü felaket!
Maç çıkışı binlerce insan aynı anda metroya hücum ettiğinden tam bir izdiham var.
Maçtan sonra en az bir 45 dakika beklemek lazım metroyla insan gibi gidebilmek için...
Şimdi gelin bu statta Avrupa Futbol Şampiyonası finali oynatmaya kalkın...
Sonra onu da alamazsak “Gezi yüzünden” dersiniz...

Şubatta İvedik

Şahan Gökbakar, çok iyi bir Galatarasaylıdır...
Real Madrid maçından önce kendisine Etiler Günaydın’da rastladım.
Daha 6 gol yemediğimiz için keyfi yerindeydi.
“Recep İvedik 4”ün hazırlıklarının iyi gittiğini söyledi.
Filmin vizyon tarihini de açıkladı.
“Recep İvedik 4”, şubat ayında sinemalarda...
Hayranlarına duyurulur...

Polisin itibarı

Adana’da polisin 16 yaşındaki kıza tecavüz etmesiyle ilgili önceki gün yazdığım yazı üzerine Adana Emniyet Müdürlüğü’nden aradılar...
“Tecavüzcü polis”, “katil polis”, “dayakçı polis” gibi genel bir kanı oluşmaması için bu tür işlere karışan polislerin en ağır cezayı alması, üstleri tarafından kollanmaması gerektiğini yazmıştım.
Adana Emniyeti’nden Halkla İlişkiler Şube Müdürü Alparslan Korkut, herhangi bir koruma-kollama olmayacağını, olaya karışan polisin görevden uzaklaştırıldığını, dava ve soruşturma açıldığını söyledi...
Tam “Ne güzel, hep böyle olması gerekiyor” derken...
Antalya’da otoparkta gençleri öldüresiye döven, birinin gözünü kaybetmesine neden olan 17 polis hakkında sadece 16 ay kıdem durdurma cezası verildiği haberi geldi...
Yetmedi...
Mersin’de bir polisin 8 yaşındaki çocuğu hastanelik edinceye kadar dövdüğü haberi ulaştı...
Muhtemelen o polis de hiçbir ceza almayacak...
Peki vuran, kıran, öldüren, döven, tecavüz eden polisin reputasyonu nasıl düzelecek?