Arda’nın Madrid’de ünlü yaptığı restoran

“Ten Con Ten” adında bir restoran.
İnsanların şık gittiği, son derece trendy, yemekleri de atmosferi de güzel bir mekan.
Biz bilmiyorduk meğer burayı meşhur eden bizim Arda Turan’dan başkası değilmiş...
Birazdan masamıza geldi zaten, uzamış sakalları, gözlükleri, ince kravatıyla son derece şık görünüyordu.
Çok sık gittiği bir mekanmış burası.
“Ne güzel bir yermiş burası” deyince, “2,5 yıl önce böyle değildi abi” diyerek anlatmaya başladı Arda...
İlk olarak Demet Akbağ’ın eşi Zafer Çika’nın keşfettiği bir yermiş burası...
“Sizi güzel bir restorana götüreceğim, itiraz etmeyin” demiş Arda ve Demet Akbağ’a...
Gitmişler, çok sevmişler.
O günden sonra da sürekli eşiyle, dostuyla, arkadaşlarıyla gitmeye başlamış Arda...
“Biz buraya ilk geldiğimizde ne Real’liler ne Ateltico’lular burayı biliyordu. Şimdi şehrin en gözde mekanlarından biri oldu” dedi Arda...
Her zamanki neşeliydi, “Burayı da Papermoon’a çevirdik abi” diyerek de espri yaptı...
Yolunuz düşer de Madrid’de Ten Con Ten’e giderseniz Arda’yı görme ihtimaliniz yüksektir.

Lahmacun özleyen futbolcu

Daha önce de defalarca yazdım Arda, insan olarak da çok sevdiğim bir futbolcudur.
Madrid’i fethetmesinden de, Avrupa futboluna kendini kabul ettirmesinden de bir Türk olarak gurur duyuyorum.
Arda’yla birlikte yurt dışına transfer olup lahmacun özleyen futbolcu dönemi de kapandı.
Arda’nın abilerinin hepsi, “Kebap özledim, lahmacun özledim” diyerek vatan özlemiyle yanıp tutuşan, kafası hep Türkiye’de olan futbolculardı.
Bu yüzden de başarılı olamadılar.
Arda ise Madrid’li olmuş.
Orayı yaşıyor, orayı soluyor, büyük ilgi ve itibar görüyor.
Mekan popüler yapacak kadar trendy bir isim.
Kim özlemez, elbette o da lahmacunu, kebabı, İstanbul’u özlüyordur ama bunu yaşam biçimine dönüştürmüyor.
Kafası İstanbul’da değil.
Bu yüzden de başarıdan başarıya koşuyor.
Tebrikler Arda, yolun hep açık olsun...
Not: Arda’nın abileri içinde bir istisna vardı: Tugay Kerimoğlu... O da İngiltere’yi yaşayıp soluduğu için Premier Lig’de yıllarca başarıyla top koşturdu.

Eyvah! Di Maria...

Arda’ya Real Mdrid-Galatasaray maçıyla ilgili “Ronaldo oynamayacak galiba, iyi haber değil mi” dedim...
“Ne iyisi abi... Ronaldo yok daha beteri var, Di Maria oynayacak yerine. Ronalda’dan daha tehlikeli bana göre, inşallah bize güzellik yapmaz” yanıtını verdi.
Maç dün akşam oynandı, henüz sonucu bilmiyorum.
Umarım Arda’nın dediği olmamıştır...

Hesaplar Arda’dan...

Akşam 22.00 gibi gittik restorana, 24.00’te kalktık...
5-6 kişilik bir gruptuk, gecenin sonunda hesabı istedik garsondan...
“Arda Turan ödedi” dedi...
Kaşla göz arasında hesabı ödemiş Arda.
“Mahçup ettin bizi” deyince, “Olur mu abi, burası Madrid benim misafirimsiniz” yanıtını verdi Arda...

Keyfi yerinde...

Magazincilere, “Sizin yüzünüzden kaçtım buralardan” diye sitem ediyor ya Arda...
Valla haklı galiba...
Madrid’te gördüğüm Arda, bir keyifliydi bir keyifliydi sormayın.
Neşesi yerindeydi, eğlenceliydi, iyi görünüyordu...
Ben de böyle keyifli bir gecede “Evlilik, ayrılık” sohbeti açıp, Arda’nın keyfini kaçıracak değildim... Yapmadım da...