34 E 1649...

Benim aracı ihbar etmeme gerek yok, gençler kendi kendilerini ihbar etmişler.

Haberin Devamı

Avcılar’dan Bahçelievler’e doğru yoğun trafikte son model araçlarıyla makaslar atıp, korkunç bir hızla giderken kendilerini videoya kaydetmişler.
Sonra da Youtube’a yüklemişler.
Honda S2000 araç önden gidiyor.
Arkadan ona yetişmeye çalışan Corvette’in içindeki gençler de onu kaydediyor.
Genç sürücünün görüntüsü, 34 E 1649 olan plaka alenen ortada.
Sonra plakayı internette arattım, arkadaş trafikte “çılgın sürüş teknikleriyle” ufak çaplı şöhret olmuş zaten.
Başka ihlal görüntüleri de var.
Kendi hayatıyla birlikte trafikte diğer sürücülerin de hayatını, ara sokaklarda yayaların hayatını tehlikeye atan görüntüler.
Bu yazıyı trafik müdürlüğünden çok o gencin babasının, ailesinin okumasını çok isterim.
Kimsenin canı yanmadan belki müdahale ederler.
Bu yazının müziği:
Nicki Minaj ft. Drake: Moment 4 Life
Kings of Leon: Sex On Fire.

Haberin Devamı

Yazı müziği...

Bu ‘yazı müziği’ temasını sevgili arkadaşım Mustafa Hoş’tan çaldım.
Bir dönem Star gazetesinde yazarken, yazılarının sonuna böyle yazı müzikleri eklerdi...
Benim de çok hoşuma giderdi.
Arada kullanayım dedim...
Bu yazının müziği:
Enrique Iglesias ft. Pitbull: I Like It
Gökhan Özen: Aramazsan Arama

Revnak...

Dünyanın ilk ve tek kadın tasavvuf müziği topluluğunun adı Revnak...
Önceki akşam TİM’de Hakan Aysev’le birlikte “İlahi Aşkın Tınısı” adlı konserleri vardı.
Ne yazık ki erken çıkmak zorunda olduğum için sadece ilk yarısını izledim konserin.
Hiç fena kalabalık yoktu...
Ve Hakan Aysev... Magazin programlarına malzeme ola ola sesini geri plana atmış bir isim olduğunu gösterdi o gece...
Müthiş sesi var...
Revnak grubu da müthiş...
Semazenlerle renklenen, koro sanatçılarının eşlik ettiği bir müzik şöleniydi.
Maalesef tek gösterim için biraraya geldiklerini duydum.
Umarım doğru değildir.
Hakan Aysev ve Revnak konserleri devam etmeli.
Bu yazının müziği:
Revnak ve Hakan Aysev: Ben Yürürüm Yane Yane...
Revnak ve Hakan Aysev: Ayrılık...

O botoksu bilmiyor mu

Robert De Niro’yla Sigourney Weaver’ın oynadığı Medyum (Red Lights) filmini izledim.
Sigourney Weaver, sahte medyumların ipliğini pazara çıkaran bir üniversitenin psikoloji bölümünde görev yapan bir öğretim üyesini canlandırıyor.
Ruh çağırma, telapati, metafizik gibi olayları ülke çapında araştırıp üzerine gidiyor.
Robert De Niro ise ünlü medyum Simon Silver rolünde...
30 yıl sonra yeniden gündeme gelip gösterilere çıkmaya başlıyor.
Müthiş heyecanlı ve sürükleyici başlayan bir gerilim filmi.
Sigourney Weaver yaşlanmış...
Tabii sadece görüntü olarak söylüyorum, oyunculuk daha da müthiş çünkü...
Yüzünde çizgiler, alnında kırışıklıklar...
Peki Sigourney Weaver botoksu, estetiği hiç mi duymadı?
Bizim kadın oyuncular gibi hemen gidip alnına botoks yaptırıp, yüzünü gerdirseydi Medyum’da gencecik gözükseydi...
O bunu bilmez mi? Pekala botoks da yapabilirdi.
Peki botokslu yüzüyla rolünde aynı ifadeyi, mimikleri, aynı performansı gösterebilir miydi?
Özellikle genç kadın oyuncular...
Medyum’da Sigourney Weaver’ı izleyin, yanıtınızı ona göre verin.
Bu yazının müziği:
Victor Reyes: What Is It You’ve Come to See

Yazarın Tüm Yazıları