Paylaş
36 günde 28 şehri motosikletiyle dolaşacak Gülşah Merve...
Sosyal medyada hakkında yapılan bazı yorumları okuyorum, utanç verici...
Sağ görüşlüsü de, sol görüşlüsü de, muhafazakârı da, liberali de makaraya sarıyor olayı...
“Yasal ötenazi bu...”
“İzmit’ten öteye gidemez.”
“21 yaşında, tek başına, Pippa’yı unutma.”
Dalga geçen, cesaret kırmaya çalışan yorumlar...
Oysa Gülşah Merve diyor ki; “Kadın isterse neleri başarabilir göstermek istiyorum. Ülkemin güvenli olduğunu tüm dünyaya haykırmak istiyorum...”
Helal olsun, hiç tanımadığım bu genç kadına...
Şile’nin Karadeniz kıyısından Türkiye’yi dolaşmaya başlayacak ve 7 bin kilometre yol kat edecek tek başına...
Geçen yıl Halfeti’de öldürülen iki erkek motorcunun hatırasına sahip çıkmak için Halfeti’ye de uğrayacak.
Yaptığı, hiç kolay bir iş değil...
O yüzden bu büyük tura destek olan Yamaha Türkiye, Gülşah Merve Yüksel’in günlük rotasını, nerelere uğrayacağını, nerede olduğunu, her gün ne kadar yol yapacağını, an be an takip etmeli...
Gerekli bilgileri sosyal medyadan paylaşmalı...
Hep birlikte takipçisi olmalıyız Gülşah’ın...
Bu güzel insanlar çıkmasa inanın bu ülke bu kadar güzel olmazdı...
Yolun açık olsun Gülşah...
Bursa’ya kuaföre gideni de gördüm ya
Kadınların kuaförlerine olan sadakati hep şaşırtmıştır beni...
Evlerini, arabalarını değiştirmek, kuaförlerini değiştirmekten daha kolay herhalde...
Bildiği, rahat ettiği kuaförünü asla değiştirmez...
Nerede olsa gider bulur...
Bulur da bu kadarını ilk kez duydum...
Bir kadın arkadaşım önceki gün saçlarını boyatmak için İstanbul’dan kalkıp Bursa’ya gitti günübirlik...
Sabah yola çıktı, saçlarını boyattı, akşamüzeri geri döndü...
İnanamadım...
Bunu ona söylediğimde de “Ne var bunda? Kadınlar kuaförlerinin peşinden her yere giderler” cevabını verdi bana.
Çok normal bir şey yapmış gibi...
Bilemiyorum sizin daha ilginç kuaför hikâyeniz var mı ama kadınların kuaför sadakati konusunda benim duyduğum en ilginç hikâye buydu...
Varsa daha ilginç hikâyeniz yazın bana...
İclal’e torpil işinden etti
O Hayat Benim dizisinin oyuncusu İclal Aydın’la dizinin görüntü yönetmeni Efe Kubilay evlendi...
Mutluluklar diliyorum sevgili İclal ve eşine...
Ancak bu evlilik daha ilk başta iş anlamında bir olumsuzluğu beraberinde getirdi...
Görüntü yönetmeni Efe Kubilay’ın önümüzdeki sezon O Hayat Benim dizisinde olmayacağı kesinleşti...
Bunun en büyük nedeni de İclal Aydın’a çekimlerde yaptığı torpil...
Sevgili olduktan sonra İclal’e özel filtreler, özel çekimler yapmaya başlamış Efe Kubilay, onun sahnelerini çok daha özenli ve uzun sürelerde çekmiş...
O Hayat Benim dizisine bakın, gerçekten de İclal’in sahneleri hep daha özenlidir... Bu da uzun süredir dizi setinde diğer oyuncular arasında rahatsızlık konusuymuş...
Görüntü yönetmeni Efe Kubilay’ın sevgilisi/eşinin daha iyi görünmesini istemesinden normal bir şey yok...
Ama diğer oyuncular da bu torpilin aşırıya kaçtığına inanmış artık...
İkili evlendikten sonra da yapımcı önümüzdeki sezon için yeni bir görüntü yönetmeniyle çalışma kararı almış...
Peki dizinin oyuncusu İclal Aydın bu durumda ne yapacak?
Kocası işinden olduğu için o da diziyi bırakacak mı yoksa devam mı edecek?
Onu önümüzdeki günlerde göreceğiz...
Ramazan reklamları
Ramazan ayında yayınlanan reklamlar her sene aynı tat aynı dokuda olmak zorunda diye herhalde yazılı olmayan bir kural var...
Müzikler aynı...
Tema aynı...
Renkler aynı...
Konsept aynı...
Reklam yapan şirketlere bir tavsiyem var:
Her sene boşuna para harcamayın arkadaşlar...
Bir tane reklam çekin 5 sene boyunca yayınlayın, inanın kimse yeni mi eski mi fark etmez bile...
Çünkü yeni diye yayınladığınız reklamların eskilerden bir farkı yok.
Geçen yıl ramazanda yayınlanan reklamı gösterin olsun bitsin...
Niye çuvalla para alıyorsunuz, daha da önemlisi reklamveren niye size çuvalla para veriyor?
Babalara bir kitap
Bir haftadır Babalar Günü neden hep ikinci planda diye söylenip duruyorum ya...
Gökalp Gökulu tam da bu konuyla ilgili yazdığı bir kitabını gönderdi bana...
Adı: Baba Baba...
“Sevgilim bir anda anneye dönüşmeye başladı ve ister istemez ikimizin yola çıktığı bu hayatta beni görece yalnız bıraktı...
Başrolde olduğun bir filmde bundan sonra anne ve bebek arasında yardımcı erkek oyuncuya dönmek gibi bir şey bu” diyor kitabında...
Sonra da oğlu Levent’le ilk 6 yılda yaşadıklarını anlatıyor...
Uçakta, doğum gününde, okula yazdırırken...
Çocuklarıyla ilgili bütün babaların yaşadığı şeyler...
Ve her anıyı çok komik anlatmış...
Okurken “Evet ya, aynen böyle” dediğim o kadar çok şey oldu ki...
Bütün babalara ve baba adaylarına tavsiye ederim...
Paylaş