Büyütme, küçült ki olsun...

Bugün yine gerçek anlamı ile benim için mucizevi günlerden bir tanesini daha yaşadım.

Evren artık anlamaman mümkün değil dermiş gibi, aynı konu ile ilgili aynı mekanda 10 kişiden daha fazla insanla karşılaşmamı sağladı.

Hepsi birbirinden farklı ve birbirleri ile görüşmeyen insanlar olmalarına rağmen, beni şu dönem sorduğum sorulara cevap olarak aynı yöne doğru yönelten insanlar olmaları gerçek anlamı ile çok etkileyici.

Yaşamı dinledikçe, artık günden güne daha net olarak benimle konuştuğunu olağanüstü bir şekilde deneyimliyorum.

Bugün sevgili arkadaşım, Türkiye’nin pek çok önemli projesine imza atan, özellikle sosyal sorumluluk projelerinin önde gelen ismi Zuhal Ceran ile akşam çay içerken inanılmaz bir farkındalık yaşadım. Tabi bu sefer bende farkındalık yaratan isim Zuhal’in ta kendisiydi.

Zuhal’e bir konunun benim için ne kadar önemli olduğunu anlatırken, birden bana dönüp “Bu kadar büyütme, küçült, daha basitleştir” dedi.

Bunu demesinin üstüne inanılmaz bir aydınlanma yaşamaya başladım. Çünkü hepimiz kendi hayatımızda bir çok konuyu kendimiz için çok büyük ve önemli hale getiriyoruz. Ve ne kadar büyütürsek, o kadar içimize alamamıza ve onu varlığımız ile kapsayamamıza neden oluyor.

Hatta o kadar önemli ve büyük bir hale gelebiyor ki, adeta kavrayamayacağımız bir gezegene dönüşebiliyor.

Yaptığımız görüşmelerde veya bir konudan bahsederken ne kadar rahat olursak bizim için de o kadar rahat bir şekilde her şey akıyor.

Tabi rahat olmak ve küçültmek derken, onu umursamayın demiyorum. Bunu çok iyi anlamak lazım. Tam tersine ona değer verin. Lakin sizin için ulaşılamayacak, büyük, kocaman, hayatınızın tek hedefi, çok önemli, paha biçilemez, vazgeçilemez, saplantılı olduğunuz, onsuz olamayacağınız, olmamasına da gönüllü olmayacağınız ve korkularınızın olduğu bir konu olarak kodlamayın.

Çünkü bu saydıklarımın hepsi, tam tersi etkiyi yaratarak sizin ile elde etmek istediğiniz şey arasında büyük uçurumlar, duvarlar ve tümsekler kurabilir.

Siz ne kadar rahat ve zorlamaz bir konumda olursanız o kadar kolay bir şekilde size doğru gelir.

Diğer bir önemli nokta ise koskocaman bir dağı kavramak ile bir taş parçasını kavramak arasında her zaman fark olduğudur. Hiçbir şey sizin için bir dağ olmasın, her şey sizin elinize alıp, gerektiğinde bir sanat eserine dönüştürebileceğiniz bir kaya parçası olsun.

O yüzden hiçbir şeyi büyütmeyin, tam tersine küçültün ki rahatlık ve neşe ile olsun.

Hatta hayallerinizin ötesinde kolaylıkla olsun...

Sevginin kaynağının gücü, hayatımın hayallerimin ötesinde kolaylık içinde olması ve gelişmesi için benim için neler yapabilirsin?

Sizi seven bir Can...