Paylaş
Savunma hataları, müthiş goller, Ertuğrul Sağlam, hakem, ofsayt, yağmur... Ancak hiçbirine gerek yok. Çünkü bunları milyonlarca kez daha göreceğiz. Ancak bir Salih Uçan daha gelmeyebilir yeşil sahalara...
Hayata, puslu bir Aralık günü Paris’te gözlerini yuman avangart yazar, şair, eleştirmen Samuel Beckett'in meşhur sözleri Bursaspor-Fenerbahçe müsabakası sonrası kafamda yankılanıyordu: “Hep denedin. Hep yenildin. Olsun. Gene dene. Gene yenil. Daha iyi yenil.”
Bu sözün aklıma düşmesinin sebebi Bursaspor'un mağlubiyeti değil. "Eee Fenerbahçe dün yenilmedi ki" dediğinizi de duyar gibiyim. Salih Uçan getirdi aklıma Beckett meşhur cümlesini. Saçlarından başka hiçbir ortak özelliği olmayan Fellaini'ye benzetenlere inat, "Ben Sergio Busquets'e daha çok benziyorum" diye kendini tanımlayan Salih, mükemmel bir futbol sergilemedi kupa maçında. Ancak mükemmel olacağına dair emareleri gösterdi. Yeşil sahada yaşıtlarından beklenmedik, hatta yaşıtlarını bırakın Türk orta sahalarda bile alışık olmadığımız figürleri sergiledi; geleceği için 'Bu çocukt ciddi ciddi olacak galiba' dedirtti. Varsın hata yapsın, varsın 'zeka' parıltıları henüz takım arkadaşları tarafından yansıtılmasın. Yanlış anlamayın, Salih baştan aşağı hatalı oynadı demiyorum. Ancak öyle bir hava var ki kendinde hata yapa yapa, doğrusunu bulacak gibi. Zaten tecrübe dediğimiz şey değil miydi, yapılan hataların toplamı?
Türkiye'nin en önemli altyapılarından birine dönüşen Bucaspor'da parlayan ve Fenerbahçe, Beşiktaş ve Rubin Kazan'ı peşinden koşturan Salih'in ne kadar zeki olduğunu Serkan Akkoyun'un Futbol Extra için yaptığı röportajda anlamıştık zaten. Rubin Kazan'a Rusya'nın soğuğu ve yemekleri nedeniyle gitmeyen, Beşiktaş'a ise geleceğine dair kuşkuları nedeniyle hayır diyen genç yetenek, Fenerbahçe'yi Aykut Kocaman için tercih etmiş. Bu zekasını sahada da göstermekten imtina etmiyor... Üstelik kendisini yetiştiren Kocaman'ı da haksız çıkartmıyor.
Ancak bir gerçeği göz ardı etmemek gerek. Fenerbahçe'nin gençlerle bir problemi var. Uzun yıllardır süregelen bu sorunu çözmeye kararlı görünen Aykut Kocaman da, eline geçen her fırsatta Salih'e şans vererek bu makus talihi değiştirmek istiyor. Berk Elitez, Gökay İravul, Okan Alkan, Özgür Çek, Can Arat gibi gençlerle geleceği kotaracağı düşünülen ancak her isimde hüsran yaşayan sarı lacivertlilerde Salih'in kendinden emin, sağlam ve yavaş adımlarla ilerlemesi, Fenerbahçelilere yeni bir umut aşılıyor.
Salih'in sorun yaşaması ancak şu iki hatayla mümkün olabilir. Biri Salih'e, diğeri Fenerbahçe taraftarına bağlı... Salih, şu şans bulduğu dönemdeki gibi hata yapmaktan çekinmez, Beckett Abi'sine biraz kulak verir ve 'Daha iyi yenilmekten' korkmazsa kendini benzettiği Busquets'ten çok daha iyi bile olabilir. Başarısızlığa götürecek diğer olguysa Fenerbahçe taraftarının insafına kalmış. Her ne kadar gençleri desteklemekten imtina etmediğini söylese de, basit hatalar, top kayıpları, yenilgiler sonrası 'kendi geleceğine' zaman zaman homurdanan taraftar, elverdiğince Salih'e destek olmalı.
Paylaş